Düşgücü güzelliği, adaleti, mutluluğu yaratır. -Pascal |
|
||||||||||
|
Eylül Geç saat kahveleri midemi acıtıyor.Geceyarısı uyanıyor, sonra da uyuyamıyorum..Başlıyoryazma sancısı.Bilmezdim yazmanın bu kadar güzel / Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu / Bu derde düşmeden önce.( Bkz. O. V. Kanık ) Niçin yazma sancısı dendiğini yazmaya başladıktan sonra anlıyor insan. Öyle bir sancı ki cihan değer. -------------------------------------------- Ben incir reçelini çok severim. Demek sevmeyenler de varmış.Aytaç Ağırlar'ın İncir Reçelini izlerken bazı bölümler de kendimi tutamadım,çok hüzünlüydü.Ama iyi ki o gece tesadüf ettik.Son zamanlar da böyle yeni ve konulu bir film seyretmemiştim.Her yer dizi .Sinema zevkimiz yok olmakta. --------------------------------------- O kadar da dikkat ediyorum ama yine şişti işte bademciklerim. Annemin dolaptan çıkmış sütlacına dayanamazsan böyle olur.Tiroidimle de hiç geçinemiyor boğaz iltihabı. Bu ikisi başıma dert olacak ileri de biliyorum.Şimdilik Agumentin ve Euthyrox idare ediyor. ---------------------------------------- Ufacık bir şey altüst ediveriyor hayatımı.Bir hastalık , bir telefon... Hiç istemiyorum değişiklikleri . Oysa değişmeyen yalnız ölüler ve delilermiş.Kaldı ki bence onlar da değişir. "İnsanlık arkasında kalan sahilin görüntüsünü kaybetme cesaretini göstermeseydi, yeni karalar keşfedemezdi." Andre Gide Önemli olan değişimi yönetebilmek. oYsa ben kendimi dalgalara bırakmış gibiyim son günlerde.Zaman denizindeki dalgalara...Bakalım beni nereye götürecekler. 'Yirmi yaşında istek, otuz yaşında zeka, kırk yaşında akıl önemlidir.' diyor BENJAMIN FRANKLIN .Ya ellilerde? Lütfen okuyun, bakın Ümit Yaşar Oğuzcan nasıl düşünüyor. 50 Yaş Şiiri Ne zaman baksam çevreme elli yıl sonra Hep aynı gördüklerim; bir keşmekeş, bir bozuk düzen Bir lokma ekmek uğruna tükenmesi insanların Yaşamak ve ölmek için hep aynı neden Sefil doymazlık: ete, kana, paraya Öylesi bir açlık ki eksilmeyen, bitmeyen İnsan, ezebildiğince mutlu insan, oğul Nereye gidersen git hep o tuzak, o dümen Küçük hesaplarla kabaran büyük hesaplar Ve değişmez çığlığı insanoğlunun: Ben, ben, ben!" Sen yok musun? Onlar yok mu? Biz yok muyuz? Nereye bu gidiş? Delicesine pupa yelken Söyle neyi değiştirebilirsin ki tek başına Yıldırırlar, sustururlar vururlar seni de hemen Düşler bitmişse, gerçekler bir tokat gibi inmişse Tek başına mutlu ol bakalım, olabilirsen En güzeli sevmek diyeceksin insanları tümüyle Usanmadan, bir şey ummadan, beklemeden Ver, durmadan ver, eller uzanmış, baksana Ver ki; kurulsun sofra, başlasın şölen Bir yanda umutların, düşlerin, düşüncelerin Bir yanda aldığını geri vermez koca bir evren Bak! Bütün ağızlar yutmaya hazır seni Bir noktadan, bir lokmadan başka nesin sen Dönüp gerilere bakıyorum, bir de kendime Elli yıl geçmiş, ha gün, ha yarın derken Değişen birşey yok, bir şaşkın benden başka İşte aynı yol, aynı kapı, aynı merdiven Hani nerdeler? Kimi yitmiş kimi gitmiş dostların Bir ak saçlı anam kalmış yolumu bekleyen Sabah-öğle-akşam . . . Hep o tekdüze yaşam Ve kırılmış bir kalple yorulmuş bir beden İşte böyle geçti yıllar. bozbulanık Ben sevdim, ben ağladım, başkalarıydı gülen Ne zaman uzattıysam ellerimi, parçalandı Mutluluk serseri bir mayındı denizlerimde yüzen
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ülkenur Kaynar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |