..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Müzik söylenemeyeni, ama sessiz de kalınamayanı anlatıyor. -Victor Hugo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > Nilüfer Aydur




25 Kasım 2011
Bendeyişler - 5  
Nilüfer Aydur
Zaman, acılarımızın aktığı nehirdir bir bakıma. Bu nehrin yanı başındaki bir ağacın altına oturup, Nirvana’ya ulaşmayı bekleyebilir insan; ama bu hissizlikten medet ummaktan başka nedir ki? Oysa insanı gerçek anlamda acılarının esaretinden kurtaracak olan, acılarından kaçmak değil, tersine onlarla savaşmaktır. İnsan, acılarını yenmeyi, kazanarak bilmelidir. Kazanmak, yengiyi hak etmektir, savaştığını yok etmek değil. Yok saymak hiç değil...


:BBBH:
Çocuklar
24/11/2011

Çocuklar, yetişkinlerin turnusol kâğıdıdır. Çocuklarımızla birlikte ortaya çıkar bütün renklerimiz.
Çocuklarıyla sarıya dönenlere ve onların çocuklarına ne mutlu… Onlar, güneş gibi sıcak, aydınlık ve sevecendirler. Üstelik maviden, yemyeşil bir baharı, kırmızıdan, dallara vurmuş turuncu ortaya çıkarıverirler.


Kazanmak
24/11/2011

Zaman, acılarımızın aktığı nehirdir bir bakıma. Bu nehrin yanı başındaki bir ağacın altına oturup, Nirvana’ya ulaşmayı bekleyebilir insan; ama bu hissizlikten medet ummaktan başka nedir ki? Oysa insanı gerçek anlamda acılarının esaretinden kurtaracak olan, acılarından kaçmak değil, tersine onlarla savaşmaktır.
İnsan, acılarını yenmeyi, kazanarak bilmelidir.
Kazanmak, yengiyi hak etmektir, savaştığını yok etmek değil. Yok saymak hiç değil...


Özgürlük -2
24/11/2011

Özgürlük, çerçevesi olmayan bir formun içeriği olamaz.
Sınırsızlığın özgürlüğünden bahsedilemeyeceğine göre, bizde özgürlük isteğini uyandıran ya da özgür olduğumuzu hissetmemizi sağlayan, tıpkı özgürlük gibi doğuştan sahip olduğumuz bir irade olmalı.
Bu irade, adına ahlak dediğimiz doğru eylemin ölçeği olabilir ancak. Ahlak ve özgürlük, biri olmadan diğeri olmayan bu iki form, varoluş zincirinin temel halkalarıdır diyebiliriz.


Vicdan
24/11/2011

Vicdanla merhameti birbirine karıştırmamak lazım, vicdan tümel bir erdemdir, merhamet ise vicdanın yozlaşmış halidir.
Merhametiyle, iyiliği bahşettiği kibrine kapılır insan, oysa vicdanıyla, iyiliğe girdiğini bilir ki; iyilik, kalbin cennetidir.

Kaçış
27/10/2011

Hemen her türden kültür -kendi temel unsurları üzerinden- tepkisel ve giderek saldırgan bir hale gelerek ayağa kalkmış görünüyor. Neden? Güvene ve mutluluğa odaklı insan yapısının bu kaostan kurtulmak için ‘’tek yürek’’ten beslenip ‘’tek beyin’’den yönetilmeyi bir huzur kapısı olarak görebilmesi için mi?
Bu ilahi yöneliş gibi gönüllü bir teslimiyet değilse bile belirlenmişliği herkesçe görülebilen bir yöneliş olarak intihar demektir, tüm yürekler ve beyinler adına...
Bilinçle yaşanan belirsiz bir ölümün sürekli tehdidinden, belirli ve bilinçsiz bir yaşama kaçış görüyorum. Burada ölüm hayatın sonu olmayacak çünkü hayat sadece yaşanmakta olan an’a indirgenmiş olacak.
Cenneti sonsuz imkân, mutluluk ve ödevsizlik vaatlerinden kurtarmazsak, herkes gittiği bu yerin cennet olduğu sanısına kapılabilir.


Teknoloji
25/10/2011

Teknoloji bizi duyu-algısal değil duygu-algısal (duygusal) boyutta yükseltmedikçe, insanlık teknolojik olarak ilerlemiş sayılmamalıdır.
En ileri duygu-algısal teknoloji koşulsuz sevgidir. Arkasından koşulsuz vicdan ve sorumluluk duygusu gelir.


Kurtuluş
24/10/2011

Farkında olmadan günahlarını, hatalarını ve her türden yoksunluklarını bir ağlama duvarı gibi karşındaki insanla arana yerleştiriyor, onun için döktüğün gözyaşlarıyla kendi içinde okyanuslar yaratarak kimseye yüreğinde yaşayabileceği bir kara parçası bırakmıyorsun. Bu da öyle görünüyor ki karşındakine; acılarına, bir sevgiliye verdiğinden daha çok değer veriyorsun.
Suçluluk duygusunu sorumluluk duygusuyla devşirmeli insan, suçsuz insan yok; lakin af yolunda sorumlu insandır kurtulan -ki odur kurtaran…

Cehennem
22/10/2011

Senin ateşin senin cürümün kadar, benim ateşim benim cürümüm kadar başkasının katilidir.
Ve aslında, herkesin ateşi kendini yakmaya yetecek kadar cehennemdir.


Aşk
4/10/2011

Seven, sevdiği konuşarak kalbine dokunsun istiyor da sevdiğine susarak dokunabildiğini hissediyor ya; aşk ilişkilerini bu paradoks zora sokuyor.


Dogma
25/11/2011

Hiçbir dogma, savaşarak ortadan kaldırılamaz, yerine başka bir dogma koyulmadığı sürece.


Nilüfer Aydur



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çirkin Ördek Yavrusu İnsan Hayvan mı?
Bendeyişler - 6
Kutsala İlişkin
Bendeyişler - 4
Bendeyişler - 3
Sistemin Ruhu - 8
Sistemin Ruhu - 7
Bendeyişler - 1
Bendeyişler - 2
Bilgi Donanımımız ile Eylem Biçimimiz Arasındaki Uçurumun Yarattığı Gerginliğin Ortadan Kaldırılması Üzerine

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sevgi ve Söz Üzerine

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sus - II - [Şiir]
Sus - I - [Şiir]
Kızıma [Şiir]
Yalnızlık Kimsesizlik Değildir [Şiir]
Söz Vermiştin İnanacaktım [Şiir]
Hâlâ Bitmedik İnadına - VI [Şiir]
Hâlâ Bitmedik İnadına - VII [Şiir]
Hâlâ Bitmedik İnadına - V [Şiir]
Hâlâ Bitmedik İnadına - IV [Şiir]
Aynı Zamandı [Şiir]


Nilüfer Aydur kimdir?

İçine hapsolduğumuz evrenin dışına hiç çıkamayacak olsak da, bizim işimiz o evrenin duvarlarını kemirmektir. Zira o duvarlar ruhumuzun besin ihtiyacını karşılar.

Etkilendiği Yazarlar:
Daha çok felsefi etkilerden söz edebilirim...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Nilüfer Aydur, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.