..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sevgi en azgın yüreği uysallaştırır, en uysal yüreği azdırır. -Alexis Delp
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Dinler, İnançlar ve Ateizm > Fuat Türker




14 Temmuz 2012
Neye Sımsıkı Tutunuyorsunuz?  
Fuat Türker
Saçı dökülen, gözleri bozulan, kulağında sorun bulunan, midesi ağrıyan, böbreğinde taş, midesinde ülser ya da asit fazlalığı bulunan hatta kanser olan milyonlarca insan. Allah, dünyaya bağlanmamaları için insanlara o kadar çok acz vermiştir ki, saysanız binlercedir.


:AHAH:
Bir kağıt kalem alın ve hayatınızda bağlı olduğunuz şeyleri yazın. Şimdi sırasıyla okuyalım.

İlk sırada muhtemelen-varsa- çocuklarınız yer alır.

İkinci sırada eşiniz ya da sevgiliniz olmalı, değil mi?

Daha sonra gelenler anne babanız, kardeşiniz.

Burada da çok sevdiğiniz bir dostunuz sanırım.

Beşinci sıradaki kişiye göre değişir; hatta bazıları için ilk sırada bile olabilir. Paranız, eviniz, işiniz, malınız-mülkünüz gibi...

Ya da hepsi bir yana doya doya yaşanması gerektiğini düşündüğünüz dünya hayatına mı sıkı sıkı bağlısınız?

Dünyaya bir kez gelindiğini bilmeniz nedeniyle mi hayata tutunuyorsunuz? Bilmiyor musunuz ki ahirete de bir kez gidilecek. O halde ahirete sımsıkı tutunmanız gerekmiyor mu? Ki ahiret asıl ve sonsuz hayat iken dünya hayatı sonlu ve geçici. Sonsuz olanı bırakıp, sonlu olana mı yöneliyorsunuz?

İnsan yüzeysel baktığında dünya hayatının gerçeğini göremez; baktığı açıdan ne kadarı görünüyorsa dünyayı o kadarı ile görür. Tıpkı halıdaki mayt gibi. Mayt için halı oldukça büyük bir mekandır; tamamını göremez. Dar görüşlü olan insan da aynı durumdadır. Oysa insan dünyayı her cepheden görebilmelidir. Yüzeysel bakınca, görüş de çok sığ ve yüzeysel olur. O zaman insan acı çeker, yanlış yollara gider.

Tümünün geçici olduğunu, dünyadaki herşeyin değerini yitirdiğini, yıprandığını, yok olduğunu bildiği halde, insan kendisini bunlara şiddetle bağlanmaktan alıkoyamaz. Sahip olduğu her şeyi bir gün bırakmak zorunda kalıp dünyadan ayrılacağını bilir ancak yine de bu tutkulu bağlılığı sürdürür.

İnsan, Allah’ın kudretini gereği gibi takdir edebilse, dünyaya dair herşeyin imtihan amacıyla kendisine verildiğini görebilir. Karşılığında yapması gerekenin de tüm bu nimetlerin gerçek sahibi olan Allah’a kulluk etmek ve şükretmek olduğunu anlayabilir. Ancak hırsla dünyaya bağlanan kişinin kavrayışı körelir; çok daha hayırlısının ve üstün nimetlerin bulunduğu sonsuz ahiretten vazgeçip, dünya hayatına razı olur.

"Dünyanın metaı azdır” buyurur Allah. Dünyada bağlanmaya değer bir şey yoktur. Ne görürüz baktığımızda? Sabah kalktığımız andan itibaren acizliklerimizle yüzyüze geldiğimizi. Her insanın onlarca uğraşı var. En basiti belli bir süre uykuya ihtiyaç duyar. Kalktığında temizlik yapmalıdır; elini yüzünü yıkar, dişlerini fırçalar, duş alır. Kahvaltı etmesi, su içmesi gerekir yoksa ayakta duramaz.

Kimi insan ise çay, kahve sigara içmeli ki canlanabilsin. Acizlikleri hiç bitmez insanın. Örneğin beli ağrır, boynu tutulur, nezle ya da grip olur.

Kimi kilolarından şikayet eder, kimi ise yediği halde kilo alamaz. Saçı dökülen, gözleri bozulan, kulağında sorun bulunan, midesi ağrıyan, böbreğinde taş, midesinde ülser ya da asit fazlalığı bulunan hatta kanser olan milyonlarca insan. Allah, dünyaya bağlanmamaları için insanlara o kadar çok acz vermiştir ki, saysanız binlercedir.

Kur’an’da, “Her nerede olursanız, ölüm sizi bulur; yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile.” buyrulur. İnsan en modern hastanenin, en kaliteli odasında da yatsa, en iyi doktorların gözetiminde, en gelişmiş ilaçları da alsa yine kaçamaz, ölüm onu her yerde bulur.

İnsanın, Allah karşısındaki aczini görmezden gelerek dünyaya bağlanması, ölümü ve ahireti kendince hafife alması büyük gaflet halidir. Ölümle birlikte onunla gidecek olan, dünya hayatında bağlandıkları değil, dünya hayatında yaptığı iyi ve kötü amelleri ve erteledikleridir. Onu gerçek muhteşem hayata kavuşturacak olan ise yalnızca Allah’ın hoşnutluğu için yaptıklarıdır.

Kur’an, insanları henüz yaşıyorken ve zaman varken iman etmeleri için, ahiretteki sonsuz azaba karşı uyarır. Ve Peygamberimiz(sav)’in "Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur’an’ı terk edilmiş (bir Kitap) olarak bıraktılar." (Furkan Suresi, 30) ifadesiyle şikayet ettiklerinden olmamak için sımsıkı tutunmamız gerekenin ne olduğunu haber verir:

Şu halde, sana vahyedilene sımsıkı-tutun; çünkü sen dosdoğru bir yol üzerindesin. (Zuhruf Suresi, 43)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın dinler, İnançlar ve ateizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık
Zulümden Yalnızca Zulmeden Sorumludur
"Allah Evrimle Yaratmış Olabilir" Düşüncesi Neden Yanılgıdır?
Yazacaklarım Nedeniyle Rabb'imi Tenzih Ederim, Överim, Yüceltirim!
Kalplerinde Hastalık Olanlar
Dünyanın İmtihan Mekanı Olduğunu Unutmayalım
Ey Alem-i İslam, Uyan!
Münafık Şeytan Benzerliği

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler"
Dünyalık Peşindeki Din Adamları
Münafık Matruşka Gibidir...
Yalanın Rengi
Toplumda Yerleşik Kur"an Dışı Sözler - II
Birlikte Allah'ın İpine Sarılma Zamanı Gelmedi mi?
'Allah Baba' ve 'Allah Seni Yakar': Çocuk Eğitiminde İki Yanlış
Darwinizm Putunu Kırmak Neden Önemlidir? - I

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler [Deneme]
Son Perde [Deneme]
Dinin Çıkarlarını Gözetmek [Deneme]
İnsan Neden Kıskanır? [Deneme]
Konuşma Kişiliği Yansıtır [Deneme]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.