..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Umutlarým her zaman gerçekleþmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ýronik > Kaan Alpaslan




5 Temmuz 2013
Ýnekler  
Kaan Alpaslan
Ýneklerin dünyayý ele geçireceðini söyleyen bu adamla tanýþmanýzý isterdim. Benim için gerçekten çok ilginç bir deneyim olmuþtu.


:AFAI:
Ýneklerin dünyayý ele geçireceðini söyleyen bu adamla tanýþmanýzý isterdim. Benim için gerçekten çok ilginç bir deneyim olmuþtu. Adamýn psikolojik bir sorunu olduðunu daha onu gördüðüm ilk anda anlamýþtým. Kirli sakalýnýn üzerinde dolaþan arýyý görmezlikten gelip ekmeðine özenle sürdüðü reçeli aðzýna götürmüþ afiyetle yiyordu...

Anadolu yollarýnda benzininiz biterse en yakýn köye gidip yardým istemeniz gerekir ama uçsuz bucaksýz bir yerin ortasýndan geçen toprak bir yolda lastiðiniz patlarsa yapacaðýnýz ilk þey bagajý açýp stepneyi çýkarmak olacaktýr. Fakat böyle bir þey baþýnýza geldiðinde, benim gibi bahtsýz bir insansanýz iþler biraz deðiþebilir.

‘’Has..’’ devamýný getirmiyorum. Çünkü arkasýndan daha ne küfürler ettim þu an hatýrlamýyorum. Tek baþýna yolculuk etmenin bir güzel yaný da budur. Gördüðünüz her þeye küfredebilirsiniz. Yolda gözünüzü alan güneþe, önünüzde yavaþ ilerleyen arabaya, yol boyunca çalýþan iþçilere (?), yanýnýzdan hýzla geçen arabaya, otlayan ineklere, arkanýzdan selektör yapan arabaya, yol kenarýndaki otlara ve daha bir sürü þeye küfür edebilirsiniz, bunu yapmak için yalnýz olmanýza gerek yok tabi ama yalnýzken daha rahat olduðu bir gerçek. En azýndan siz küçük bir çukura girdiðiniz için küfretmeye baþladýðýnýzda yanýnýzda hiçbir þeyden haberi olmayan ve sizin küfürlerinizle uyanan, iþin kötü yaný ilk baþta küfürlerin kendine edildiðini sanýp ‘’Ne yaptým gene?!’’ diye direk savunmaya geçen biri olmaz. Bu yüzden iþ için yaptýðým yolculuklarý tatile tercih ediyorum çünkü tek baþýma özgürce dolaþabiliyor ve iþ nedeniyle gittiðimden hesap vermek zorunda kalmýyorum.

Her neyse muhtemelen anlýk bir dikkatsizlik sonucu girdiðim çukurda lastiði patlatmýþ ve takýr tukur sesler arasýnda frene basarak bu ýssýzlýðýn ortasýnda arabamý yolun kenarýna doðru çekmek zorunda kalmýþtým;

Arabadan çýkýp bagajý açtým. Stepne yerinde yoktu. O an hatýrladým; Bundan yaklaþýk bir sene evvel lastiði patlamýþ yol kenarýnda yardým isteyen ve yedek lastiði olmayan genç bir kadýna stepnemi hediye etmiþtim. Aslýnda bu bir hediye deðildi. Kadýn zor durumdaydý ve ben de bir centilmen olarak ona yardým etmek zorundaydým. Lastiðini deðiþtirdikten sonra stepnemi geri almak için telefon numaramý vermiþ ve beni aramasýný söylemiþtim. Kadýn da sözünü tutmuþ ve patlayan lastiði onardýktan sonra stepnemi geri vermek için telefon etmiþti. Üstelik teþekkür etmek maksadýyla beni güzel bir restorana akþam yemeðine davet etmiþti. Tabii ben de hemen hazýrlanýp o akþam yemeðe gitmiþtim. Tanýþma faslý ile baþlayýp, yolda kalan arabalar ve lastik deðiþtirme hikayeleri ile devam eden muhabbet zamanla keyifli bir hal alýnca geceyi devam ettirmek adýna kadýný içki ýsmarlamak için bir bara götürmüþtüm. Nezaket sýrasý ona geçince o da beni sabaha karþý evine kahve içmeye davet etmiþ, sonrasýnda olanlar olmuþ ve asýl amaç olan stepne teslimini unutmuþtum. Sabah iþe yetiþmek zorunda olduðumdan aceleyle kadýnýn çýplak vücuduna son kez bakýp yanaðýna bir öpücük kondurup evden ayrýlmýþ, sonra da birçok sefer yaptýðým gibi ne telefonlarýna çýkmýþ ne de geri aramýþtým.

Ýþte bu yüzden deliler gibi küfrediyordum. Beþ on dakikalýk bir zevk için adýný bile bilmediðim dað baþý bir yerde mahsur kalmýþtým. Arabayý kilitleyip en yakýn köye yürümekten baþka þansým yoktu. Patlayan lastiði de çýkartýp yavaþ yavaþ yürümeye koyuldum. En son gördüðüm köy çok geride kalmýþtý o yüzden geriye dönmektense nedense yakýnlarda olduðunu tahmin ettiðim bir sonraki köye doðru yürümeye karar verdim. Arabadan daha uzaklaþmamýþtým ki kararýmý irdelemeye baþladým. Ya ileride bir köy yoksa?

Yolda Gelirken arabayla yarým saatten az bir süre önce bir köy geçtiðimi hatýrlýyordum. Oraya gitmek daha akýllýca olmaz mýydý? Ama Türkiye’de onbinlerce köy olduðunu varsayarsak her köyün arasýnda en fazla yarým saatlik bir mesafe olmalýydý. Yani ileride çok yakýnlarda bir köy bulunmalýydý. Tabii bu köyde araba ve buna baðlý olarak lastik tamircisi olacaðýna dair bir garanti yoktu fakat köylerde traktör olduðunu varsayarsak ve traktörlerin de lastiklerinin patlayabileceði ya da deðiþtirilmesi gerekeceðinden mutlaka benim lastiði tamir edecek birileri elbet bulunurdu. Bu düþüncelere kendimi kaptýrmýþ bir yandan da patlak lastiði yuvarlayarak yürürken arkamda bir hareketlenme hissettim. Dönüp baktýðýmda bir inek sürüsünün bana doðru yaklaþtýðýný gördüm.

Hayvanlarýn arasýnda kalmamak için kenara çekildim ve baþý boþ bir þekilde aðýr aksak ilerleyen ineklerin yanýmdan geçmesini bekledikten sonra peþlerine takýldým. Bu ineklerin mutlaka gittikleri bir yer olmalýydý diye düþündüm. Muhtemelen gelirken yol kenarýnda otlarken gördüðüm inekler bunlardý ve iþlerini bitirmiþ evlerine yani benim de bulmayý umduðum köye doðru yürüyorlardý. Yapabilecek en mantýklý þey peþlerine takýlmak ve inekleri izlemekti. Bu fikrin tek kötü yaný ineklerin insaný çýldýrtacak derecede yavaþ ilerlemeleriydi. Bir süre sonra inekler iyice yavaþladýlar ve durdular. Durduklarý yerde birkaç inek otlara uzanmýþ sanki sürüyü bekliyorlardý. Arkadaþlarýný görünce kalktýlar ve sürüdeki yerlerini aldýlar. Tekrar ilerleyecekleri için sevinmiþtim ama hayvanlar öylece bekleyip durdular. Ne sorun olduðunu kontrol etmek için lastiði býrakýp sürüye karýþtým ve en baþa kadar ilerledim. Orada yol kenarýnda aðacýn altýna oturmuþ bir adam gördüm.

Kirli sakalýnýn üzerinde dolaþan arýyý görmezlikten gelip ekmeðine özenle sürdüðü reçeli aðzýna götürmüþ afiyetle yiyordu. O an adam benim için bir peygamber gibiydi. Bana kurtuluþ yolunu gösterecek Mesih karþýmda duruyordu. Dudaklarýnda kalan reçele doðru aðzýna yönelen arýyý bir fiskeyle uzaklaþtýrdýktan sonra bana baktý ve hiçbir þey demeden yanýnda duran mataradan su içmeye baþladý. Biraz sonra matarayý bana doðru uzattý ve su isteyip istemediðimi iþaretle sordu, istemediðimi söyleyip teþekkür ettim.

‘’Zaten su kalmadý.’’ Matarayý ters çevirip içinde kalan suyu döktü. Adamýn bir sorunu olmalýydý.
‘’Arabamýn lastiði patladý, yedeði de yok nerede tamir ettirebilirim, köyün buraya yakýn mý?’’
‘’Yakýn.‘’
Pek konuþkan olduðu söylenemezdi.
‘’Buradan dümdüz mü yürümeliyim?‘’
‘’Evet’’
‘’Saðol, o zaman ben gideyim.’’
Bu adamla vakit kaybetmek istemiyordum ama çok merak etmiþtim, ‘’ Bu inekler seni mi bekliyor?’’ diye sordum.
‘’Hayýr, her zaman burada bir süre beklerler.’’
‘’Öyle mi, peki bu hayvanlarýn sahibi yok mu?’’
‘’Tabii ki var ama ineklere asla sahip olamazsýn.’’
‘’Peki ama ne bileyim bunlarý yönlendirecek biri olmalý, böyle baþý boþ dolaþabilir mi bunlar? ‘’
‘’Onlara ben bakýyorum ama onlarýn bana ihtiyaçlarý yok, kendi baþlarýnýn çaresine bakarlar, bizde daha çok þey biliyorlar ‘’
‘’Nasýl yani?’’
‘’Burada niye beklediklerini sormuþtun ya.. ‘’
‘’Evet…’’
‘’Durumu gözden geçiriyorlar.‘’
‘’Nasýl yani?’’
‘’Her þey yolunda mý diye rapor veriyorlar.’’
Bu adam gerçekten deli olmalýydý diye düþündüm. Sohbetimiz giderek ilginçleþiyordu.
‘’Anladým, ne gibi bir sorunlarý olabilir ki, mesela karýnlarý mý doymadý?’’
‘’Ýnekleri hafife alma!’’
‘’Peki ama anlamadým neyin raporunu veriyorlar, kime veriyorlar? ‘’
‘’Þu en öndekini görüyor musun, ufakça olan, iþte o liderleri yani bu grubun lideri, bütün kontrol ona ait’’
‘’Anladým, bir þikayeti olan hemen ona bildiriyor ve o da çözüm üretiyor.’’
‘’Anlamýyorsun yabancý, sana bir sýr versem tutar mýsýn?’’
‘’ Tabii ki de.’’
‘’Uzun zamandýr bir þeyler planlýyorlar, çocukluðumdan beri onlarý izliyorum, çok büyük bir þey planlýyorlar ve bu konuda çok temkinliler.’’
‘’Nasýl yani, inekler bir þey mi planlýyorlar, ne peki biliyor musun?’’
‘’ Emin deðilim ama birkaç açýklarýný yakaladým.’’
‘’E nedir planlarý?’’
‘’Dünyayý ele geçirmek istiyorlar. ‘’
‘’Ne?! Bu ineklerin dünyayý ele geçirmek istediðini mi söylüyorsun?’’
‘’Þþþt! Baðýrma! Bunu bildiðimizi anlamamalýlar’’
‘’Tamam tamam, daha sessiz konuþalým istersen.‘’
‘’Evet iyi olur.’’
‘’Peki, sen bu iþgal planýný nasýl anladýn ?’’
‘’Dedim ya, benden kaçmaz, onlarla büyüdüm ben, her gün süt verdikten sonra köþelerine çekilip etrafý gözlemliyorlar, bizleri gözlemliyorlar, hepimizin ne zaman ne yaptýðýný izliyorlar, týpký benim onlarý izlediðim gibi. Artýk hepimizin zayýf noktasýný öðrenmiþ olmalýlar, kendi güçlerinin farkýndalar. Zamaný gelince bir araya gelip otluyorlar sonra geviþ getirip planlarý hakkýnda kafa yoruyorlar’’
‘’Öyle mi, peki dünyayý nasýl iþgal edecekler?’’
‘’Sütleriyle’’
‘’Nasýl ?’’
‘’Bizim onlarýn sütleriyle büyüdüðümüzün farkýna vardýlar, bu yüzden yeni nesli büyütmeyecekler.’’
‘’Nasýl? Süt vermeyerek mi?’’
‘’Evet ya da bozuk süt vererek, planýn bu bölümünü daha çözemedim’’
‘’Anlýyorum ama bunu yapabilirler mi yani süt vermeyebilirler mi? Ya da bozuk süt verebilirler mi bu yetenekleri var mý?’’
‘’Oh hem de nasýl, onlarý hala hafife alýyorsun yabancý’’
‘’Ýyi de dediðin gibi olsun, süt vermesinler ya da bozuk süt verip bizi zehirlesinler, insanoðlu yapay süt üretebilir, hem koyun var keçi var, yani ineklere ihtiyacýmýz yok ki, atýn bile sütü var?!’’
‘’Ýþte bu da planýn bir parçasý anlamýyor musun?’’
‘’Amaçlarý kullanýþsýz hale gelmek mi?’’
‘’Evet!’’
‘’Anladým yani çiftliklerden kovulacaklar, kimse onlarla ilgilenmeyecek ve baþý boþ gezecekler öyle mi, peki iþgal nasýl olacak?’’
‘’Daðlara çekilecekler, kaybolacaklar, burada birkaç ineðin kaybolmasýndan bahsetmiyorum, dünya çapýnda bir hareket bu, milyarlarca inekten bahsediyorum, bütün dünyada bir sürü baðýmsýz inek, kullanýþsýz halde baþý boþ otlayýp, üreyen bir sürü inek düþün’’
‘’Evet düþünüyorum, peki sonra?’’
‘’Sonra beklenen gün geldiðinde saldýracaklar.’’
‘’Nasýl, nereye ?’’
‘’Her yere, köylere, kasabalara, þehirlere...‘’
‘’Þehirlere mi?’’
‘’Evet, hiç haberleri izlemedin mi, sahibinden kaçýp þehirde yola fýrlayan bir ineðin yarattýðý kargaþayý görmedin mi ?’’
‘’Evet evet, bütün trafik duruyor, polisler falan geliyor, sonra hayvaný yakalýyorlar.‘’
‘’Birkaç saat içinde evet yakalýyorlar, bütün bunlar da planýn parçasý, deneme yani anladýn mý, bizi deniyorlar, büyük saldýrý zamaný karþýlaþacaklarý direniþi deniyorlar’’
‘’Bir dakika, haklýsýn sanýrým, bir inek tek baþýna iki saat bir yerde yaþamý durdurabilirse bir sürü inek þehri felç eder.’’
‘’Ýþte anlýyorsun artýk yabancý, milyarlarca inekten oluþan bir ordu, tarihin gördüðü en büyük ordudan bahsediyorum sana ayný anda bütün þehirlere akýn edecekler, büyük bir kaos, düzen bozulacak, inekler þehre akýn ederken insanlar birbirlerinin peþine düþecekler, yaðmacýlar, katiller, tecavüzcüler hepsine gün doðacak ve sonuç bin yýllýk insan uygarlýðýnýn sonu!’’
‘’Peki ama insanoðlunun silahlarý bombalar, füzeleri?’’
‘’Bunu istiyorlar zaten, kurban vermeye hazýrlar, bombalar kargaþayý tetikler anlasana, bu arada unutma her füze yüz inek öldürürse bir o kadar da insan öldürecek ve onlarýn sayýsý bizden daha fazla. ‘’
‘’Evet, anlýyorum, durum gerçekten çok ciddi, peki ne yapmalýyýz, onlarý nasýl durduracaðýz?’’
‘’Benimde bazý planlarým var ama bunun için daha çok erken’’
‘’Nedir planýn?’’
‘’Söyleyemem yani þimdi söyleyemem burada olmaz duyabilirler, zaten yeterince þüphe çektik, hadi köye doðru yürüyelim artýk. Orada söylerim.’’
‘’Peki, gidip lastiðimi alayým o zaman.‘’
‘’Dikkatli ol, þüphelendilerse sana zarar verebilirler’’
‘’Tamam, bu arada bir þeyi merak ettim, neden dünyayý iþgal etmek istiyorlar?’’
‘’Çünkü bu düzenden mutlu deðiller, binlerce yýldýr, insanoðluna hizmet ediyorlar, sadece süt deðil canlarýný veriyorlar, köle gibiler ve bundan artýk býktýlar, kendi güçlerinin farkýna vardýlar. Ýnsanoðlu nasýl dünyayý ele geçirdiyse þimdi de onlar ele geçirmek istiyorlar’’
‘’Ama inekler dünyayý yönetemezler ki, insanoðluyla anlaþmalýlar bence bilmiyorum, Hindistan’daki gibi kutsal olmayý istesinler, Bir dakika yoksa orada ineklerin kutsanmasý da planýn bir parçasý mý?’’
‘’Evet yabancý tabii ki de! Hint inekleri plan dahilinde bin yýl kadar önce deney amaçlý olarak bir giriþimde bulundular. Hintli ineklerin yaptýðý bölgesel iþgalin sonucu insanoðlu onlarýn kutsallýðýný kabul etti ama bu genel iþgal sonrasý ineklerin kutsanmakla yetineceðini sanmýyorum, daha fazlasýný isteyeceklerdir gene de bunu öðrenmeye çalýþacaðým.’’
‘’Anladým, gayet iyi anladým, bu planýn bu kadar eski olduðunu düþünmemiþtim.’’
‘’Sana inekleri hafife alma demiþtim. Hadi gidelim artýk’’

Tehditkar bakýþlar altýnda ineklerin arasýndan geçtim ve patlayan lastiði alýp adamýn yanýna geldim. Köye kadar yürüdük, bu sýrada inekler peþimizden geliyorlardý. Sözde þuursuzca bizi takip ediyorlardý ama aslýnda bizi gözetlediklerini biliyordum. Köyde lastiði tamir ettirdim, adam inekleri çitlerin arasýna kapattýktan sonra beni arkadaþýnýn motosikleti ile arabama býraktý, gitmeden önce ineklerin iþgaline karþý hazýrlamakta olduðu plandan bahsetti ve zamaný gelince benden yardým alacaðýna dair söz aldý. Beni generali ilan etti ve askeri bir eda ile veda ettikten sonra motoruyla uzaklaþtý.

Adamýn gözden kaybolmasýný bekledikten sonra gülmeye baþladým. Çýlgýnlar gibi gülüyordum. Kaç saattir kendimi gülmemek için zor tutmuþtum. Ýneklerin dünyayý iþgali, bugüne kadar duyduðum en ilginç komplo teorisi, paranoyaklýðýn son noktasýydý herhalde. Gene de deli adamý sevmiþtim daha doðrusu ona acýdým, yýllardýr ineklerle uðraþmak zorunda kalmýþ olmak onu çýldýrtmýþ olmalýydý, belki baþka bir yerde dünyaya gelse önemli biri olabilecek yaratýcýlýða sahipti ama iþte dünya adaletsizdi, belki de bu adam bu yüzden yakýnýyordu, aslýnda düzene isyan eden inekler deðildi kendisiydi. Gülsem mi aðlasam mý diye düþünerek lastiði taktým ve yola koyuldum.
-
‘’Yani kýsacasý bu adamla tanýþmanýzý isterdim. Birer kahve içer miyiz?’’
Karþýmdaki kadýn gülümsedi, ineklerin dünyayý ele geçireceðini söyleyen adamýn hikayesi benim gibi onu da güldürmüþ ve biraz da düþündürmüþtü. Saatine baktý ve kalkmak için izin istedi.
‘’Saðol, kahveyi ofiste içerim geç kaldým da. Yarýn akþam yemeðine bana davetlisin sakýn geç kalma!’’
‘’Ah ne geç kalmasý, sabýrsýzlanýyorum, umarým erken gelmem. Ofise býrakayým mý?’’
‘’Yok lütfen rahatýný bozma hemen karþýsý zaten.’’
‘’Peki görüþürüz o zaman, iyi günler.’’
‘’Ýyi günler.’’
Müstakbel sevgilim masadan kalkýp Cafe’den çýktýktan sonra garsonlardan birini çaðýrdým.
‘’Bana mi filtre kahve getirir misin, sade olsun ama.’’
‘’Sade mi? Abi sen hep sütlü içerdin’’
‘’Yahu ne bileyim artýk sade içeyim diyorum.‘’



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýronik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bay Ýyi
Ahlak Bakanlýðý
Sadece Bir Oyun

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýyi Geceler
Ýnsanlarý Mutlu Eden Adam
Azrail Korkunca
Zindan
Neden?
Ölümden Önce Ölümden Sonra
Maðara


Kaan Alpaslan kimdir?

. . .

Etkilendiði Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Kaan Alpaslan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.