Öyle yaşamalısın ki ölünce mezarcı bile üzülsün. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Cumhurbaşkanımız Sayın Derviş Eroğlu sanata ve sanatçıya büyük önem veren bir Devlet Adamıdır. Kendilerinin bu özelliğini yaptığı icraatlarda görüyoruz… Bilindiği gibi Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizde büyük bir eksikliği olan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın ne kadar ihtiyaç olduğunu görmüş ve hemen girişimlerde bulunarak bu eksikliği gidermiştir. Verilen talimatla yasaları, tüzükleri hazırlanmış, bütçesi çıkarılmış ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası kurulmuştur. Tabii Senfoni Orkestraları dev bir kadrodan oluştuğu için tamamlanma aşamasındadır. Bu da an meselesidir. Fakat Sayın Cumhurbaşkanımız yine de halkımızı bu zevkten mahrum etmek istememiş ve Dünyanın çeşitli yerlerinde görev yapan sanatçılarımızı KKTC’ye davet ederek Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası altında iki dev konser verdirmiştir. İlki 18 Nisan 2015 tarihinde Yakın Doğu Üniversitesi’nde yapılırken ikincisi geçtiğimiz Perşembe akşamı Gazimağusa Rauf Raif Denktaş Kültür Ve Kongre Sarayı’nda yapıldı. İşte Mağusa’daki bu muhteşem konsere ben de aldığım davet üzere gittim. Doğrusu, hayatımın en güzel müzik ziyafetlerinden birini yaşadım. Her şeyden önce 700 kişilik salon tamamen doluydu. Gazimağusalılar bu dev organizasyona büyük ilgi gösterdiler. Yaklaşık 2 saat süren Senfonik Özlem Konser’i neredeyse nefes alınmadan heyecanla izlendi. Konser, “ Jean B Lully”nin “ Osmanlı Heyetini Fransa Sarayı’nda Karşılama Müziği” ile başladı. “Edvard Grieg”in “ Peer Gynt Suit N0 1 Dağlar Kralının Sarayında” ile devam etti. Birinci bölümde 6 konser parçası çalındı. 10 dakika aradan sonra ikinci bölüme geçildi. İkinci Bölüm ünlü Bestekâr P. I. Çaykovski’nin “Fındıkkıran” Bale Suiti ile başladı ve Brams’ın Macar Dansı 1 Macar Dansı 5 parçaları ile devam etti. Son bölümde ise Kıbrıs Orkestra Suiti izleyenler tarafından büyük beğeni topladı. Konser sonunda izleyenler, sanatçıları dakikalarca ayakta alkışladı. Gazimağusa Kaymakamı Sayın Şifa Çolakoğlu da konser sonunda sanatçılara bir çiçek buketi takdim ederek, böyle güzel bir gece yaşattıkları için başta Cumhurbaşkanımıza, sanatçılara ve tüm emeği geçenlere teşekkür etti. Şifa Çolakoğlu “Gerçekten hasret kalmışız, Susamışız böyle bir ziyafete. Umarım bundan sonra bu zevki sık sık yaşarız.” dedi. Konseri İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Şefi Kıbrıslı Türk Sanatçı Sayın Ali Hoca yönetti. Ali Hoca, 1961 yılında Lefkoşa’da doğdu. 8 yaşından itibaren Akerdeon, gitar ve piyano dersleri aldı. 1976 yılında Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı’na giderek Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Sanatçısı Metin Yalçın ile trombon, 1979 yılında Nevit Kodallı ile kompozisyon çalışmaya başladı. 1985 yılında Trombon ve Kompozisyon Bölümlerinden mezun oldu. TRT Ankara Çocuk ve Gençlik Koroları Korrepetitörlüğü yaptı. Bir yıl Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü’nde Armoni ve Kontrupan dersleri verdi. 1988 yılında İzmir Devlet Opera ve Balesi’nde Trombon sanatçısı olarak girdi. 1990 yılında da şef yardımcılığı görevine getirildi. 2000-2002 yıllarında Almanya’ya gitti Bonn, Düsseldorf ve Duisburg Operaları’nda çalıştı. Halen İzm ir Devlet Opera ve Balesi’nde Orkestra ve Koro Şefi olarak görevine devam etmektedir. Sanatçının “Lale Çılgınlığı” adlı operası çok tanınan bir eserdir. Dünyaca tanınan kendi sanatçılarımızın, adamıza gelerek bizler için konser vermesi gerçekten çok anlamlıdır. Tabii bu sanatçıları toplamak ve bir araya getirmek de ayrı bir düşüncedir. Salondaki kalabalığı görünce halkımızın sanata karşı olan duyarlılığını bir kez daha gördüm. Gerçekten Kıbrıs Türkü, sanatı ve sanatçıyı seven bir toplum. Tabii başımızda da sanata önem veren bir Devlet Adamı olunca daha da güzel şeyler çıkıyor ortaya… “Sanatsız kalan bir milletin damarlarından biri kesilmiş demektir.” Sanata ve sanatçıya gereken önemi vermeli ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nı bir an önce tamamlayarak halkla buluşturmak gerekli. Bunun için de hükümetin artık harekete geçmesi ve gerekli yasa ve tüzüklerin Bakanlar Kurulundan geçirilip imzalanması gerekli. Çünkü halkımız bunu istiyor…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Hakan Yozcu, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |