Şark Bülbülü
(Hakan Yozcu) 26 Mart 2022 |
Anı |
| |
Yaşlı bir şairin gemi yolculuğu |
|
Nur - Işık
(Hakan Yozcu) 1 Nisan 2022 |
Toplumcu |
| |
Evi de yoktu. Sağlıksız, virane görünümlü, boyasız, sıvasız, rutubetli küçücük bir odada kalıyordu. Burası bir dükkândan bozma bir mekândı. Ev desen eve benzemiyor, dükkân desen dükkâna benzemiyordu.
Yalnızdı. Yapayalnız. Karısı, çocuğu, akrabası kimsesi yoktu. Bu yüzden gamsız, kedersiz, umarsız olmuştu. Beklediği, istediği hiçbir şey yoktu. Nasıl olsa ölecekti. Niye bu dünyayı kendine zehir edecekti? Bir döşek, bir yastık, bir battaniyesi vardı ya, kuş tüylü yatağı, yorganı olsa ne yapacaktı? |
|
Adanalı
(Hakan Yozcu) 4 Nisan 2022 |
Anı |
| |
yeter ki sevmesini bilsindi. Hayat daha başka güzel olurdu o zaman. Sevgi ile her şey yeşerirdi... |
|
Iskadro
(Hakan Yozcu) 6 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Ayağımdaki küçük dediğim nokta, her geçen gün büyüyor, büyüdükçe çoğalıyordu. Ayağımın üzeri küçük küçük noktalarla dolmuştu. Zamanla bu noktalar birleşiyor ve kocaman bir yumru oluşturuyordu. Ne yapacağımı bilemiyordum. Yumru büyüdükçe, bot da ayağıma dar gelmeye başlıyordu.
Iskadro denilen bu siğillerin yakmakla geçtiğini biliyordum. |
|
Halı
(Hakan Yozcu) 6 Nisan 2022 |
Anı |
| |
- Etme gözünü seveyim. Onu Allah doyuramıyor ki ben doyurayım. Adam, insan değil, mübarek ayı. Doymak nedir bilmiyor ki, dedim.
Tam bu sırada dışardan uzun bir korna sesi duyduk. Bir araba tam ön tarafımızda durdu.
Gelen Burhan’dı:
- Hocaaaaa! Diye bağırdı.
Mehmetali:
- İşte geldi seninki hocam, dedi. Bu arada kebapları da atmıştı mangala.
|
|
Köy Öğretmenleri
(Hakan Yozcu) 6 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Okula geldiklerinde şaşkınlıkları bin kat daha arttı. Okul demeye bin şahit isterdi. Bırakın duvarların boyasını, sıvalar dökülüyor, demirler pas tutmuş, iskelet gibi görünüyordu. Sınıflara üç beş masa konularak bir sınıf havası verilmişti. Duvarda bir kara tahta bile yoktu. Kara tahta olmayan bir yerde tabii ki tebeşir olması beklenemezdi.
Ne yapacaklardı? Bu kadar yoklukta nasıl eğitim verebileceklerdi? Okul sorumlusu Koray öğretmenle görüştüler. O da göreve başlayalı birkaç gün olmuştu. İşleri çok zordu. Ama umutluydular. İyimserdiler. |
|
13. Maaş
(Hakan Yozcu) 6 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Eğlenecek bir yer bulamamışlardı.
Çareyi köye dönmekte buldular. Köye geldiklerine kahvehaneyi açık buldular. Arabadan inip içeri girdiler. Kimileri içip sohbet ediyor, kimileri televizyon seyrediyor, kimileri de küçük çaplı okey oyunu oynuyorlardı.
Arka tarafta bulunan odanın kapısı kapalıydı. Merak edip baktılar. İçeri girdiler. İçerde bir masa kurulmuş oyun oynanıyordu. Oynanan oyunu izlemeye başladılar. |
|
Iskadro (Siğil)
(Hakan Yozcu) 6 Nisan 2022 |
Anı |
| |
çoğalıyordu. Ayağımın üzeri küçük küçük noktalarla dolmuştu. Zamanla bu noktalar birleşiyor ve kocaman bir yumru oluşturuyordu. Ne yapacağımı bilemiyordum. Yumru büyüdükçe, bot da ayağıma dar gelmeye başlıyordu.
Iskadro denilen bu siğillerin yakmakla geçtiğini biliyordum. “Erkekse geçer; yok dişi ise çoğalır, artar.” denilmişti. Benimkisi çoğalıp artan türdendi. |
|
Futbol Maçı
(Hakan Yozcu) 7 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Ben, her ihtimale karşı, saha kenarındaki seyyar satıcılardan köfte de almıştım. Öyle ufak tefek şeylerle doyacak biri değildim.
Sahaya erken girmemize rağmen, etraf mahşer günü gibiydi. Saha içi seyircilerle daha şimdiden dolmuştu. Tüm seyirciler, tezahürat ederek takımlarını destekliyordu. Ama bırakın saha içini dışarısı da öyleydi. Ana baba günüydü. Binlerce insan stada girmek için kuyrukta sıra bekliyorlardı. Sahanın etrafı köfteciler, kebapçılar, şapka satanlar, bayrak satanlar, kaşkol satanlar, forma satanlar, binlerce görevli polis, kapıcı, biletçi, görevli ile doluydu…
|
|
Cassandra Hotel Bodrum
(Hakan Yozcu) 8 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Dar sokaklardan ilerliyoruz. Minibüs, yolcu alıp indiriyor. Bu nedenle sık sık duruyor ve hareket ediyor. Yolcuların büyük çoğunluğu yabancı. Minibüste genellikle hep İngilizce konuşuluyor. Türkçe konuşan yok denecek kadar az.
Şoföre:
- Ne kadar kaldı? diye soruyorum.
- Daha var, gelince ben size söylerim, cevabını alıyorum.
Araç, devam ediyor. |
|
Güzel Bir Dünya
(Hakan Yozcu) 9 Nisan 2022 |
Anı |
| |
Bu gün de aynı şeyleri görmüyor muyuz? Yolsuzluklar, haksız kazançlar, sahtekârlıklar, üçkâğıtçılıklar, düzenbazlık, tokatçılık, adam kayırma, insan seçme…
Peki, bu durum nereye kadar sürüp gidecek? Bu insan, ne zaman değişecek? Ne zaman sadece kendini düşünmeyecek? Ne zaman kölesi olduğu paraya değer vermeyecek? Onun kölesi olmayacak? Bu dünyayı ne zaman güzelleştirecek? Ne zaman, insan, insanı insan olarak görecek?
|
|
Yozcuların Kökeni ve Çangaza Köyü
(Hakan Yozcu) 4 Mayıs 2021 |
Kültür Çatışmaları |
| |
Çangaza Köyü o kadar çok ilgimi çekiyor ki araştırmadan, soruşturmadan yapamayacağım. Bu konuda da You Tube imdadıma yetişiyor.
Kadirli, gerçekten okuma oranı olarak belki de Türkiye’nin en yüksek orana sahip bir ilçe. O kadar çok okuyan insan var ki neredeyse bütün şehir çocuklarını okutmuş, üniversite mezunu etmiş. Yani buradan o kadar çok okumuş insan çıkmış ki bunlar önemli makam ve mevkilere gelerek Türkiye’nin her yerine yayılmış. |
|
Lahmacun
(Hakan Yozcu) 19 Nisan 2021 |
Anı |
| |
Cama yaklaşıp içeriye göz attım. Kimse görünmüyor. Yan tarafa doğru yürüyüp birileri var mı diye bakmaya başladım. Gerçekten kimse yok.
Tekrar ön tarafa gelip kapıya yaklaştım. Cama hızlı hızlı birkaç defa vurdum. Yok. Allah’ın bir kulu görünmüyor. Bu defa biraz daha hızlı vurdum. Tam umudu kesmiştim ki içeriden genç bir bayan çıktı: |
|
ve İlk Bölüm Yayınlandı
(Hakan Yozcu) 4 Nisan 2021 |
Günlük Olaylar |
| |
Dizi, daha ilk sahnelerden itibaren ilgi çekiyor. Köyde geçen bir yaşam, Türklerin kendine has bir yaşam biçimi, sevgi, saygı, huzur ve barış dolu bir yaşam biçimi gözler önüne seriliyor. Rum komşularıyla iyi geçinen, onlarla hiçbir sorun yaşamayan ve hatta düğün derneklerini birlikte yapan aileler olarak veriliyor. Ta ki Rumların Kıbrıs’a tek başına hakim olmak istemelerine kadar.
Dizide Rum Lideri Makarios bunu açık bir şekilde dile getiriyor: “Kıbrıs’ta bir Türk kalmayıncaadanın kime ait olduğu sorunu da ortadan kalkacak” diyor. |
|
ve İlk Bölüm Yayınlandı
(Hakan Yozcu) 4 Nisan 2021 |
Günlük Olaylar |
| |
Dizi, daha ilk sahnelerden itibaren ilgi çekiyor. Köyde geçen bir yaşam, Türklerin kendine has bir yaşam biçimi, sevgi, saygı, huzur ve barış dolu bir yaşam biçimi gözler önüne seriliyor. Rum komşularıyla iyi geçinen, onlarla hiçbir sorun yaşamayan ve hatta düğün derneklerini birlikte yapan aileler olarak veriliyor. Ta ki Rumların Kıbrıs’a tek başına hakim olmak istemelerine kadar.
Dizide Rum Lideri Makarios bunu açık bir şekilde dile getiriyor: “Kıbrıs’ta bir Türk kalmayıncaadanın kime ait olduğu sorunu da ortadan kalkacak” diyor. |
|
Olcay Kıraç İle Kıbrıs Sorunu
(Hakan Yozcu) 13 Mart 2021 |
Günlük Olaylar |
| |
Sayın Kıraç, Kıbrıs’ın Ortadoğu’da çok önemli bir konuma sahip olduğunu, bu nedenle de bütün süper güç devletlerin dikkatini çektiğini dile getiriyor: “Kıbrıs, Ortadoğu’nun kapısı. Burada kıyıları var. Jeopolitik bir öneme sahip. Yeraltı zenginliklerini de buna eklersek süper güçlerin dikkatini çekiyor. Hepsi de buraya konuşlanmak ve buraya hâkim olmak istiyor.” diye görüş belirtiyor. |
|
yaşar Kemal’in Ölüm Yıldönümü Münasebetiyle
(Hakan Yozcu) 28 Şubat 2021 |
Yazarlar ve Yapıtlar |
| |
Kadirli’de edebi etkinlikler düzenleyin. Yaşar Kemal Günleri, haftaları düzenleyin. Türkiye’den ve Dünyadan bir çok ünlü edebiyatçıları Kadirlj’ye davet edin. Bunu her yıl yapın. Çeşitli konferanslar, seminerler verin. Yasar Kemal roman yazma yarışmaları düzenleyin. Böylece hem edebiyatımıza yeni yazarlar ve yeni eserler kazandırmış olursunuz. Bu sayede Kadirli’nin adını bir kez daha duyurmuş olursunuz. |
|
Beşik Gibi Sallandık
(Hakan Yozcu) 22 Ocak 2021 |
Günlük Olaylar |
| |
Oğlum da geldi dışarı. Kızım yoktu. “Ayça nerede?” dedim. “Odasındaydı” dedi. Sallantı artık durmuştu. Yaklaşık 15 saniye kadar sürdü. Hayat normale dönmüştü. Biraz sonra kızım da aşağıdaydı.
“Niye inmedin?” diye sordum. “Masanın altına girdim” dedi. “Ya kızım, ev yıkılsaydı, masa sağlam kalacak mıydı?” dedim. O da “Ya baba, ev yıkılsaydı 15 saniyede aşağıya inebilecek miydim?” dedi. O da haklıydı. “Sen, doğrusunu yapmışsın” dedim. |
|
|

|