..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sevginin ölçüsü ölçüsüz sevmektir. -Spinoza
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Günlük Olaylar > Hakan Yozcu




21 Şubat 2016
"Acaba Nereli?" Zihniyeti  
Hakan Yozcu
Sadece basit bir beğenme yüzünden arkadaşını tuvalete kapatıp öldüresiye döven ve onun kafatasının kırılmasına yol açan gençlikten toplum olarak ne bekleyebiliriz?


:ACBI:

     Dün, sosyal medyada bir haber okudum. Başlık “Nasıl Bir Gençlik Yetişiyor?” şeklindeydi. Habere mi üzülsem, yoksa bu habere yapılan yoruma mı bilemedim!
     Bir lisemizde, 17 yaşında bir öğrenci, hoşlandığı kızın, facebooktaki fotoğrafını beğendiği gerekçesiyle 16 yaşındaki başka bir öğrencinin kafatasını duvara vurarak ve yere düşmesiyle tekmeleyerek hastanelik olmasına sebep olmuş.
     Hele bir düşünün, henüz 16 yaşında olan gençler, sosyal medya yüzünden ne hallere düşüyor? Bir arkadaşı, sırf, resmi beğendi diye kıskançlığından onu hastanelik ediyor. Bir de yüz yüze görüşselerdi o zaman kim bilir ne olurduı? Bu kadarına da pes diyoruz artık…
     İster istemez kafalarda “Gençlik nereye gidiyor?”, “Nasıl bir gençlik yetişiyor?” sorularını sormadan edemiyoruz.
     Sadece basit bir beğenme yüzünden arkadaşını tuvalete kapatıp öldüresiye döven ve onun kafatasının kırılmasına yol açan gençlikten toplum olarak ne bekleyebiliriz?
Buna benzer bir olay da geçenlerde Mağusa’da bir okulda olmuştu. Kıskançlığı yüzünden bir öğrenci, eline bir taş alarak, diğer arkadaşı sırf sevdiği kızla konuştu diye kafasına vurmuş ve ciddi şekilde darp etmişti. Öğretmenler tarafından hastaneye götürülen yaralı, doktor raporu almıştı. Ama daha sonra gençler barıştırılarak olay kapatıldı.
Peki, olay başka şekilde gelişseydi ne olacaktı? Ciddi bir şekilde kalıcı yaralanma veya ölüm olsaydı bunun hesabını kim verecekti? Darp eden çocuğun ailesi mi? Okul idaresi mi? O anda nöbetçi olan öğretmenler mi? Neyse ki, Allah’tan, korkulan kötü şey olmadı. Gençler de daha sonra barıştırıldı.
Gelelim Facedeki olaya…
Buradaki durum da oldukça ciddi bir durum. Darp edilen öğrenci ciddi şekilde yara alıyor. Tabii bu durum yargıyı ilgilendiriyor. Aile zaten yargıya başvurmuş. Mahkemelik olmuş. Yargımız bu olay için mutlaka bir karara varacaktır.
Benim asıl üzerinde durmak istediğim konu, bu haberin sosyal medyada yayınlanması üzerine yapılan yorumlar. Bir takipçi yorumunda “ACABA NERELİ?” diye soruyor.
Nereli olduğu önemli mi? Farz etki Adanalı, Mersinli, Erzurumlu, Trabzonlu, Hataylı, Girneli, Güzelyurtlu, Lefkoşalı, Mağusalı, İskeleli… Önemi var mı?
Burada sorulması gereken soru nereli olduğu değil, gençliğin neden ve nasıl bu duruma düştüğü, düşürüldüğü olmalıdır. Acaba nereli demekle ne kast ediliyor? Kim veya kimler kast ediliyor?
Hiç hoş olmayan, yakışık almayan, medeni olmayan bir zihniyet bu…
Eğer siz gençliğin bu duruma neden geldiğini sorgulayamıyorsanız ve onları hemen doğum yerine göre değerlendiriyorsanız çok yazık size.
Siz, bu zihniyette olduğunuz sürece, bu toplumun başına ne gelse azdır…
Ayrımcılık, topluma bir şey kazandırmaz… Aksine çok şeyi götürür… Bunun gibi olayları artırır… Terörü doğurur… Huzursuzluğu yaratır…
Gençlere sosyal medyayı ve interneti amaçları doğrultusunda kullanmayı öğretmek gerek. İnterneti, başvurulacak en yakın arkadaş olarak bilme, büyük bir paylaşım ağı olarak kabul etme, bilgi kaynağı olarak görme, yeni şeyler öğrenme aracı olarak kullanmayı öğretmek gerek…
Sosyal medyayı bile tedhiş ve suç aleti olarak kullanıyorsa gençler ortada bir yanlış var demektir.
Siz de bu suçu işleyenler için “Acaba nereli?” diye soruyorsanız kusura bakmayın, bu suça ortak oluyorsunuz demektir…
Yapmanız gereken nereli olduğunu sorgulamak değil, bu hale neden gelindiğini araştırmaktır…
Mutlaka bir sebebi vardır… İşte mesele onu bulmaktır…
     

.

.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın günlük olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
ve İlk Bölüm Yayınlandı
ve İlk Bölüm Yayınlandı
Beşik Gibi Sallandık
Olcay Kıraç İle Kıbrıs Sorunu
Adanalıyık Allah’ın Adamıyık
Ayhan Menteş Hoca’mızın Ardından
öğretmene Verilen Değer Her Şeye Değer
Hatay Gezisi
3. Dünya Savaşı mı?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi
"Bitemeyen Proje" Üzerine

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.