|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
28 Ekim 2003
Öyle Dur Çekiyorum!
bir varoluş eskizi
bayVeritas
bana bir aptala bakar gibi baktı ve hayır dedi, güzel elmamız için tüm kurtların birleşmesine adayacağım kendimi! dur ulan dedim, ne diyorsun sen! bir kırıkkale çıkardı dayadı burnuma. hareketlerim engellenemez dedi. engellenirsin engellenmesine bok sıpas |
|
iki elinden tuttuğum çocuğu döndürdükçe döndürdüm. kahkahalarına kusmuğu karıştı. bu ne sevgi! topladığım otlarla ağzını yüzünü sildikten sonra beraber bir banka oturduk. bana birşeyler anlatıyordu başta... sıkıldı hemen ve benden hiç hoşlanmadığını söyledi. ne istediğini sordum, her ne istiyorsa beni ilgilendirmiyormuş. aptallaştı bu bebe dedim içimden. benden kaçmaya çalıştı. çamurla oynamaya, ağaçlardan düşmeye başladı. peşinden koştum, kafasına taş attım. her defasında benden uzaklaşmasını becerdi. birkaç kemikle şeytana ulaşmaya çalıştı, gizlendiği çalılıkta, üstüne bir kova su döktüm. bunun üzerine değiştireceğim ben bu düzeni, alacağım kovaları ellerinizden dedi. sen süper kahramansın değil mi dedim sadece iletişim kurmak amacıyla. bana bir aptala bakar gibi baktı ve hayır dedi, güzel elmamız için tüm kurtların birleşmesine adayacağım kendimi! dur ulan dedim, ne diyorsun sen! bir kırıkkale çıkardı dayadı burnuma. hareketlerim engellenemez dedi. engellenirsin engellenmesine bok sıpası dedim içimden ama korktum. peşinden koştum. elma değil elma ağacı dedim. durdu ve bana baktı. sen dedi, beni anlayamazsın. tamam o zaman, ben seni yola getirmesini bilirim dedim içimden ve tuhafiyecide çalışan kızdan söz açtım durup dururken, ne güzel saçları var, taş gibi de göö.....(kaşlarını çattı, üzerime abdest suyu attı)....rünüyor.... bana ne dedi kıza bakarken, kısmetse artık dedi kız da ona bakarken, ben onsuz bir hiçim dedi kız kalçasını sallarken. attım önüne arabesk soslanmış her türden müzik kasetini, açtım rakıyı, perdenin ardına gizlendim. sarhoş olmasını izledim, memnuniyetle. saçı başı dağınık sabah çıktı karşıma; ne oldu güzel elmana, diye sordum. elma varsa yiyelim, olmadı iki yumurta kıralım dedi. sen dur, ben kırarım dedim mutfağa kaçtım. televizyonlu odada yalnız bıraktım onu. sabahtan akşama her şeyi öğrendi. tuttum elinden kıza götürdüm, hadi bakalım eğleşin! aman olur mu dedi kız, ben başkasını sevebilirim her an ne bileyim şimdi bu saatte.... aldım pembe kağıdını sahiplerinden kolajladık cümbür cemaat bizim mavi kağıtla... aklı elmadan kavuna kaymış bizimki rakıyla banyo yaptı. gözü sürmeli kız eh bari burdan yakın diye uzattı ikiyüzelli gram. işte böyle dedim akşam yatağıma girerken huzurlu; işte böyle...
ballanması gerekmeyen aylarını kısa tutturdum ve oğlanı eşeği yeni ölmüş adamın yanına verdim, sosyal güvencesi olsun da nasıl olursa olsun dedik, el sıkıştık, aman ne güzel başladı işte odun taşımaya gerekirse taş.... arabesk rakıyla ağlarken her akşam, kendi köşeme çekildim onların yatakodasında. daha ne isteyim, kendim dönmeden de döndürüyordum işte onları; eski fotoğraflarla siliyorlardı birbirlerinin ağzındaki yüzündeki kusmuğu....
ah bu ne sevgi!
Söyleyeceklerim var!
Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazıları
yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz
ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız,
yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.
Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.
|
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
|
tersmeditasyon@gmail. com
Etkilendiği Yazarlar:
her okuduğumdan etkilendim...
|
|
|