..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Doğaüstü henüz anlayamadığımız doğal şeylerin adı. -Elbert Hubbard
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > Deniz Güney




14 Temmuz 2001
Bencilce Bir Deneme  
Bencil Yazı

Deniz Güney


buna tanıtım gerekmez.. nasılsa hepimizde var kıyısından köşesinden


:BIDB:
Unutmayın ki bencillik bazen hic de fena değildir. Çok acı duyuyor
Ve kanatıyorsunuz içinizde bir yerleri…Yüreğinize hani bir yumruk oturmus gibi ve dokunsalar gözyaşlarınız, akmaya hazır öylece…
Yada dünyadan yokolmak gibi bir mod’a bürünüverdiniz…
Bir sürü sebebiniz var biliyorum, şu yaşadığınız güne saate dair…
Belki çok umut ektiniz farkında olmadan, verimli olamayacak topraklara. .
Yada biliyordunuz ekerken de ama belki diye bir hasletiniz vardı, fidan olacağı yönünde kimbilir? Ama olmadı…
Belki çok inanmışlığınız vardı... Bir laf, bir cümle, yetti hayata bakış açısını
Görebilmeniz için…Ve siz inanmışlığınızla kaldınız! İnanırken verdiklerinize bakıp boşa gitti diye düşündünüz… hatta şu an ağlayabilirdiniz bile. .
Belki binlerce sene geçmişti buraya gelene kadar, yada birkaç aya sığdırmıştınız tüm dünyayı… hepsi yıkıldı biliyorum. . çok üzgünüm bende!
Belki hep doğru oldunuz hayata, insanlara ve kendinize…Ve de en çok ona. .
Hepimizin bir “O” su vardır biliyorum. Ama bir baktınız ki o bir yalan!
Oysa o sizing sigara külüne batırılmış nemli pamuklu hep parlattığınız şeydi biliyorum... Ama çok çabuk kararırdı ve siz yine parlatmak zorunda kalırdınız. Sonra yine kararırdı sizing sigara kokusu çıkmayan ellerinize inat!
Yine ovardınız ama hep bir yerde hare kalırdı şöyle siyahımsı… Anlıyorum!
Oysa o hiç parlamaya niyetli değildi... Çünkü tümüyle parlarsa içindeki karanlıkları daha iyi görecektiniz... Bence biliyordu kendinin yanlış sizing
Doğru olduğunuzu... Ne zaman ki ellerinizi düşünceli bir şekilde sabunlarken
Akan siyahımsı köpükleri gördünüz. O zaman uyandınız siz de olaya…Siz hep parlatmaya çalışırken onun hiç değilse bu parlaklığı koruyup kollamaya
Niyeti yoktu. Üstelik günlerce ellerinizden çıkmayan nikotin kokusuda çabasıydı size… Çok üzgünüm!Ama iyi ki anladınız her metalin gümüş olmadığını... Zaten siz alırken dikkat etmemiştiniz... Üzerinde 925A damgası
yoktu. Satıcı kıza da sormak aklınıza gelmemişti… Sağlık olsun bir daha alırken dikkat edersiniz... Hayat biraz da kazıklanmaktır nasılsa…
Belki şimdi kınadığınız pekçok insanın yerinde olmayı arzu ediyorsunuz. .
Çünkü her kınadığınız eleştirdiğiniz şeyde aslında bir parça yapamadıklarınız vardı…
Simdi gidip akıl danışmayı da yediremessiniz kendinize... Onlarda vermez zaten elestirdiginiz icin…Yediremezsiniz zira hepimizde var o yüksek çevrili duvar ve ortasında sakladığımız çekirdek yapımız... Bende de var ondan merak etmeyin…
Pekala ne yapmalı?
Biraz bencil olmayı düşündünüz mü hiç? Yani aslında hepimizde vardır biraz da bunu ön plana çıkarmayı düşündüğünüz oldu mu?
Sizde yok mu? Hadi canım neden çektirdiğiniz fotoğraflarda önce kendinize
Bakarsınız o zaman? Gulmeyin hadi!Hepimizde var işte kıyıdan köşeden…
Biliyorum karakterinize uygun değil ama bir kerecik olsun once ben mantığıyla yaklaştınız mı insanlara…? Ayrıca karakterinize uygun değil ama siz
Şu anda öyle karakteristik bir hüzün yumağı gibi duruyorsunuz ki ben dayanamıyorum...
Ne kadar tutmasanız da, dünyaya dair tüm ilişkilerin ana kaynağında var bencillik! Bana hiç de mantıksız gelmiyor... Çünkü öncelikle siz mutlu olmadan
Almadan karşınızdakine birşey sunamazsınız. . Zira olmayan birseyi var edip veremeyiz. Düşünsenize bir psikolog bir dahiliyeci bile siz neyiniz olduğunu
Bir ipucu şeklinde söylemedikçe size ne ilaç yazabilirler... Nede teşhis koyabilirler…
Hep önce almayı bilirseniz, insanlara daha çoğalarak verirsiniz... Çünkü bizim
Karşı taraf istemeden sunduklarımız bizim için çok değerlidir... Kolay alinan
Şeyler bazı insanların ellerinde çabuk örselenir... Çok üzülürüz…
Oysa önce biz almış olsaydık eğer daha kolay verecektik. . Ve örselensede
Üzülmeyecektik çok fazla... Hani eskilerin ”haydan gelen huya gider” diye
Bir deyimi vardır. Tıpkı onun gibi... Tabii bu bir genelleme degil... Huy’a
Gitmeyenlerde var arada… Ama denk gelmedi size…
Deneyin vallahi!Baslangic icin hiç de kötü bir yöntem değil...
LÜTFEN BİRAZ BENCİLLİK!
Ben varım diyebilmek için!
Ellerinize sinen bu nikotin kokusunu bir daha animsamamak icin!
Tohumların fideye dönüşünü gözünüzün önünde görebilmek için!
Eğrileri doğrularınızla kırmak adına!
Su an ki huznunuz adina!
Insanlardan korkar oldum dememek icin!
Hayatın tadına bir de böyle varmak için!


Sevgi ve bencil dileklerimle;



Önemli not: Bu formülü 7 yas ve alti cocuklarda, 50 yas ustu insanlarda
Lutfen denemeyin. . Zira ya yalniz kalirsiniz yada kaybettiginizde ‘KESKE’
Lerle baslayan gozyaslariniz olur...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kırmızı Kiremitte Deniz Özlemi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Gelme [Şiir]
Akşam Güneşi Hale'ye... [Şiir]
Mandıra Filozofu 2: İstanbul İzle [Şiir]
Geciyorum Sehirden [Şiir]
Seyrusefer [Şiir]
Bir Sen, Bir Ben [Şiir]
Derinde Saklı İsmim [Şiir]
Sokaklarda Düşenlere [Şiir]
Hatırlatma [Şiir]
Martılar Dönemi [Şiir]


Deniz Güney kimdir?

yaşını başını almış bii çocuk. . . . . . beyaz peynirsiz yaşayamayan , bir duble rakı eşliğinde acıları yolculayan , cooookk biiii Deniz ! dalgası yaralayan, güneşi zamansız yakan , sevdayı dökmüş kayalara kurutan. . . . ne denir? ne söylenir? bu yalnızlıkla baş koltukaltında seyrüsefere nasıl gidilir ?????

Etkilendiği Yazarlar:
Ümit Yaşar, Ahmet Arif, Murathan Mungan, Refiş Durbaş


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Deniz Güney, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.