..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir klasik herkesin okumuş olmayı istediği ancak kimsenin okumayı istemediği eserdir. -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Gülmece (Mizah) > BİNNUR EDİSAN




11 Ağustos 2004
Çapkın Erkek (Kadın)  
BİNNUR EDİSAN
Çapkın: 1) Geçici aşklar arkasından koşan 2) Cinsellik taşıyan ve hatırlatan 3) Haylaz 4) Okşayıcı bir söz gibi de kullanılabilir.


:DIFC:
Çapkın Erkek(Kadın)

Çapkın:

1)     Geçici aşklar arkasından koşan
2)     Cinsellik taşıyan ve hatırlatan
3)     Haylaz
4)     Okşayıcı bir söz gibi de kullanılabilir.

Demek ki, sadece sevgilisi olan ya da evli erkelerin(kadınların) partnerleri dışındaki başka kadınlar(erkekler) için ağızları ile kuş tutma çabalarının dışında bir şey bu 'çapkınlık' mevzuu.
Nasıl edinilir?
Edinilir mi yoksa doğuştan mıdır?
Bir kişilik bozukluğu mudur?
Bir hastalık mıdır?
Korunma yolları var mıdır; varsa nelerdir?
Gibi sıralanabilecek soruların cevaplarını ben bulamam herhalde! Etrafımda bol miktarda 'çapkın' insan bulunmakta. Anlatı için gerekli ve hatta fazlasıyla malzemem var merak etmeyin.
Nasıl mıdır? Okuyunuz, sıkıldığınız yerde hemen okumayı bırakın. Pek iç açıcı değil bu yazı benden söylemesi:)

Adam kişi son model arabasıyla seyir halindedir yollarda..
Hatun kişi son model arabasıyla seyir halindedir yollarda..
'Yollarda bulurum seni!'
Adamın yanında başka bir adam daha vardır.
Kadının yanında başka bir kadın daha vardır.
Hatunların arkasında bu adam kişilerden oluşmuş bir konvoy daha vardır!
Hatun kişilerin arabasında müzik son sestir. Camlar açılarak, klima etkisiz hale getirilmiştir. Günlerden Pazar da olsa makyajlar son vites, saçlar fönlüdür. Bu duruma amiyane de olsa zaman zaman 'piyasa yapmak' da denilir .Sadece ama sadece kafa dağıtmak için ya da arabayı bir vasıta olarak kullanmak için de yollarda bulunulabilir. Karıştırmamak lazım gelir. Arabada makyajlı, fönlü saçlı ve müzik dinleyen her kadın 'piyasa ' yapıyor değildir.
Adam yaklaşır arabasıyla kadının arabasına doğru.. Ve yüzyılın aşkına adım atacak anahtar kelime seçilir özenle(?)
'Bu kadar güzel iki bayan trafiğe çıkarsa tabii ki sıkıştırırlar sizi..'der adam kişi
'Eee, ne yani dışarı çıkamayacak mıyız biz!' diye cevap veriri hatun kişi....
İşte bir aşk, bir aşk başlıyor sevgili dostlarım......
Adam kişi diğer tu kaka hemcinsleri gibi değil bakınız. Bayanları sıkıştırmıyor, önlerine arabayı zart diye kırmıyor.. Ne hoş! Bir başka sokak ayırımında bu büyük aşkın kahramanları 15 dakika kadar sonra tekrar karşılaşırlar...
Adam yaklaşır arabasıyla kadının arabasına doğru..
Kadın gülümser...
Adam sorar. 'Beraber bir çay içelim mi, eğer istemezseniz sizi rahatsız etmeyip yoluma devam edeceğim ..'
Kadının yanındaki kadın 'Hayır!' der üzerine vazife olmayan bir eda ile. Adam gıcık olur sinir olur ve çeker gider aslında umursamayarak.
Veya ...
Kadın ve yanındaki kadın arasında şöyle bir konuşma da geçebilir.
'Neden hayır dedin, masum bir çay davetiydi, içseydik keşke'
'Saçmalama, sapık mıdırlar manyak mıdırlar nereden bileceğiz. Ne çayı, ne kahvesi gel geç bunları.....'
'Ama diğerleri gibi değildi baksana, nasıl da kibardı.'
'Yani?'
'Yani; kabul etmeliydik!Bir çay içecektik ya!'
'Çok salakça bir şey bu !'
öyle ya da böyle bir aşk doğacaktır.

Veya...
Adam ve yanındaki adam arasında şöyle bir konuşma da geçebilir.
'Oğlum, o ne biçim davetti. Çaydan başka bir içecek bulamadın mı!'
'Niye yahu! Çay çok masum bir içecek. İlk aklıma o geldi.'
'Aferim! Neymiş, çay içelim mi..yuhaaaaaaaaaaa'
'Gülme be oğlum, yalnız yanındaki ne gıcıktı öyle. ''Hayır!'' diye atladı salak!'
'Bence de..'
'Madem ''hayır'' ne işiniz var Pazar günü bomboş sokaklarda, laf işte. Ne yani müziğin sesini aç, camları aç, dekolte giyin, sonra da çay davetini kabul etme. İş değil bu abi! Piyasa bunlar .Boş ver! Sanki whisky içelim dedik'
'Boşveeeeeeeeer, ama kadın çok güzel araba kullanıyordu. Dişime göre bir direksiyondu.(Direksiyon, direksiyon, direksiyon sanki kadının güzelliğinden etkilenmemiş gibi yalanlara başvurulur özenle!) Biraz hız mız yapsaydık, kapışsaydık keşke. Eğlenceli olurdu. Neyse geçti artık!Hepsi o salak kadın yüzünden.'
...........................SÜRER DE SÜRER...............................................
Bar çapkınlarını anlatmaya gerek bile duymuyorum...
40 ve üzeri yaş bunalımındaki evli-barklı, çoluklu-çocuklu amcaların, genç (çıtır da denilebilir) kız tavlama ve bir an önce 'kadını' ilan etme ve bu kazançlarını(!) akşam sohbetlerinde 'geyik' malzemesi haline getirme son yıllarda daha da yaygınlaşmış bir salgın hastalıktır. Yüzyıllar öncesinin laneti 'Veba Salgını' gibi! Bu amcaların genellikle cepleri dolgundur. Zamanında erteledikleri 'hayatı yaşama' ilkesini tetikleme ancak o yaşlara denk gelmiştir. Ve gerekirse dibine kadar yaşayacaklardır kaybedilen o zamanları!İdeal eş olma durumlarından sıyrılma gibi bir endişeleri yoktur, öyle ya da böyle yeni gözdelerine kabul ettireceklerdir evliliklerini de çocuklarını da. Kabul etmeyene yol gösterilir. Avcı yaşıyorsa avını nerede olursa olsun bulacaktır ve afiyetle yiyecektir. Bir kekliği kaçırırsa başka bir ceylanı; ceylanı da kaçırırsa kaplanı bulurlar alimallah! Yeter ki, cüzdanlarını, arabalarını ve kredi kartlarını yanlarında bulundursunlar. Çok meşakkat gerektirecek bir vazife değildir nasıl olsa. .Zaman zaman kendilerini bankamatik gibi görüp derin hüzünlere kapıldıkları olmuştur ama kısa sürede bu densiz kuruntulardan uzaklaşırlar.

Müzmin bekar (çapkın) erkekler..

Bu arkadaşlar etrafta gezinen en tehlikeli erkek (kadın) türlerindendir. Numaraları komik ve anlatılmaya değerdir!
Bir kadına bağlanmaktan deli gibi kaçarlar. Arada sırada akşamları yalnız kaldıklarında bekarlıktan sıkıldıkları olur fakat kendilerine bile itiraf etmekten çekinirler.
Genel anlamda, 'Bekarlık sultanlıktır.' desturundan hareketle neşe içinde yaşarlar. Her zaman cep telefonlarında, fihristleri ağzına kadar doludur. Portföyleri asla tükenmez. Silinenin yerini aynı hızda bir başkası mutlaka alır. İş çıkışlarında evlerine yalnız gitmekten ve sabahları yalnız uyanmaktan hiç haz etmezler. İstirahat günlerini şehir dışında bir yerlerde, kahvaltı sefası ile geçirmeye bayılırlar. Hafta sonunu paylaşacakları kız arkadaşları özenle seçilmiştir. Car car olmayan, huzur veren ve baş ağrıtmayan, iki günde olsa ideal eş flamasını taşıyabilecek olanlar tercih nedenidir. Bu tür adamlarla beraber olanlar bir anda kesilen telefonlardan, cevap alınamayan çağrılardan dolayı onların öldüğünü falan düşünmemelidirler. Endişeye kapılmayın bir süre sonra size dönceeeeeeeklerdir! Ulaşamamanızdan dolayı sitemleriniz karşılığında bahane üretemezler; sıkıştırırsanız açık olabilirler. Bu da ne kadar hoşunuza gider tartışılır. Böyle bir adamla olurken bana mı sordunuz:)

Müzmin bekar (çapkın) kadınlar..

Amanın! Feminist olma olasılıkları hayli yüksek olan bu bayanlar hafif çekilmez, kompleksli ve 'cool' durlar. İyi bir kariyer yapmış olma ihtimalleri yüksektir. Girebileceğiniz 'kültür şoku' una karşı gardınızı almanız tavsiye edilir. Eğer dişine göre değilseniz anında sizden uzaklaşır. Salak ama yakışıklı olan erkek türüne hiç tahammül edemezler. Karizma olun, entelektüel çapınızı ifşa edin yetecektir. Onlardan uzun bir beraberliği sürdürmelerini beklemeyin. Mümkünse aşık filan da olmayın. Terk edileceksiniz nasıl olsa! Sadece iyi sevişiyor olmanız sizi kurtaramaz. 'Aşk böceği' olma yaşlarını geçtiklerini düşündüklerinden yalnızca uyum peşindedirler.
Acemi çapkınlar...
Genellikle gençtirler. Yaşları yaşınıza yakındır ve ruhlarını büyütmeye çalışırlar. Büyüyen bedenleri karşısında dehşete düştükleri anda saçmalamaya başlarlar. Çocukça davranırlar, şımarırılar ciddi konuları geçiştirmeye bayılırlar. 'Evlilik' kelimesinden nefret ederler. Evlenmeyi baba olma ihtimali ile örtüştürünce gece uykuları dahi kaçabilir. Sizsiz gezdikleri ortamlarda sizi unuturlar. Yeni tanıştıkları kızlara asla bir beraberliğim var söylencesine girmezler, yormazlar kendilerini. Gece her hangi bir yerde tanıştıkları bir kızla sabah aynı yatakta uyandıklarında telaşa kapılırlar. Bir an önce sevgililerini arayıp sorma komplimanlar yapma gereği duyarlar. Gece olan hiçbir an'ı hatırlamak istemezler ve kızın bir an önce evden gitmesi için dakika sayarlar. Aynı günün devamında sevgilileriyle buluşup hiçbir şey olmamış gibi davranabilirler.
2. İhtimal
Gece veya gündüz her hangi bir yerde tanıştıkları bayanla geçen gece sonrası o bayana aşık olabilme olasılıkları da vardır. Kıza sabah kahvaltıları hazırlarlar, yatağa kadar servis yaparlar,kırmızı gül tedarik ederler acilinden, işten izin alırlar veya toplantıları iptal ettirirler. Her şey insanlık için :))) Gözleri kimseyi görmez, bir an önce sevgililerine bir bahane bulup terk etme yolunu aramaya başlarlar. Arkadaşlarını ararlar 'Oğlum ben onunla ayrılmak istiyorum. Bu çok başka bir kız, süpeeeeeer,çok etkilendim, aşık bile olmuş olabilirim' gibi ufak çaplı geyikler yaparlar, yardım isterler. Sonra kız arkadaşlarına gidip, her şeyi en ince ayrıntısına kadar fütursuzca anlatırlar. Ve ayrılırlar.
Bu yazı cidden uzar lakin iş güç beni bekler dostlarım. Yalan mı, böyle işte çapkınlık..! Efendim, değil mi? Peki nasıl, siz anlatın:)))))))))))














.Eleştiriler & Yorumlar

:: ÇAPKIN
Gönderen: Avşın Çağrı ÖZHAN / İstanbul/Türkiye
12 Eylül 2004
İnsan karakterindeki birçok şeyde olduğu gibi çapkınlık da kurcalamakla anlaşılabilecek , bıraktırılabilecek veya bırakılabilecek birşey değildir. O yapınızda vardır ya da yoktur. Gördüğünüz her kadını arzularsınız veya seçici davranıp ''çapkın'' kriterlerinin dışında kalırsınız. Yaşaması adrenalin düzeyimizi üst seviyelere taşısa da ben çapkınlığı bir ahlaki sorun olarak görüyorum. Ancak ne yazık ki kadın-erkek hepimizin içinde yaşayan o çapkın; herbirimizi biraz ahlaki açıdan yıpratıyor. Şüphesiz ki ; bazılarımızı aşık olunası , vazgeçilmez beyaz atlı prensler yapan da o içimizdeki şeytanın kuvveti.YAZARIN NOTU:KRİKİRİM...çAPKINLIK MI DEDİN?

:: merhaba binnur
Gönderen: seyfi çelikkaya / Yozgat/Türk ve Caicos Adaları
8 Eylül 2004
farklı bir yazı, alışılagelmişin ötesinde. uzun zaman oldu görüşmeyeli. neler yaptığını merak ediyorum. sözünde durdunmu?




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kadın milletinin dayanılmaz tutkuları
Evlilik.

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutlu Kal... Hoşça Kal
Ayrılıklar da Şerefli Olmalı
Silmedim, beyaza boyadım
İş Yeri Kuralları!
Anlatıyor Gibiydim
Bir Aşk Daha Bitti
İnsan İlişkileri
Gidiyor Bu Şehirden
Yokluğun Bir İç Deniz
Erkek Kalbi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağladığın Gecelerin Hatırına [Şiir]
Merak Et! [Şiir]
Kadın ve Saçları [Öykü]
Sevmeyi Öğretin! [Eleştiri]
Ne Aydın Bir Bilgelik! [Eleştiri]
Teşekkürler Ebru Gündeş [Eleştiri]


BİNNUR EDİSAN kimdir?

Yazarak, konuşarak, öğrenerek, öğreterek ve susarak yaşıyor:) Daktilo şaryosundaki parmak dansına bayılıyor:) Bir yudum insan. Binnur Edisan :)

Etkilendiği Yazarlar:
William Shakespeare, George Orwell, Albert Camus, Henry Miller, Franz Kafka, Borges, Ahmet Arif, Can Yücel, Ahmet Altan...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BİNNUR EDİSAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.