..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doğmuş insanlar tarafından savunuluyor. -Ronald Reagen
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Başkaldırı > Kerem Yüce




26 Şubat 2008
Bu Aşkın Kulak Misafiriydim  
Kerem Yüce

:AEAH:
Sanma ki bir gün affedipte dön derim sana
Ne anlamı kalır ki o zaman kendimi eskitmişliğimin
Öfkem göğsüme kazma vurup inim inim inletirken
Asitten yaşlar tenimi eritip içimi delik deşik etmişken
Sanmaki bir gün seni affedip geri dön derim...
Git gidebildiğin kadar yol al uzaklarıma
Ne de olsa ıraklar bana çıkar gittiğin yollarda
Bense o yollarda silinmeye yüz tutmuş bir çizgi
Ama sanma ki bir gün seni affedip geri dön derim.
Ne kadar elin kızı dedilerse de sana
El gibi yüreğimi saran ufak bir kızdın aslında
Her teli sırtıma bir hançer olmuşken taradığım saçlarının
Sanmaki yaralarımı tekrar açıp gel derim sana.
Gidişinle dağlarda özgürlüğe koşuyordu yabani bir at
Ya yaralayıp durduracaktım ya da bakacaktım ardından
Oysa bilirdim son hızla rüzgara meydan okurken
Düşüp yara almanın ne kadar hazin bir son olduğunu
Sanmaki sen beni düşürmüşken affedip gel derim sana.
Bana gençliğimi sorduklarında resmini gösterirken
Dön artık seni affettim demeyeceğim,diyemeyeceğim
Ben bu aşka dahil değildim anlıyordum artık
Sen dağlarda özgürlüğe koşan o yabani at iken
Bense yalnızca bu aşkın kulak misafiriydim
Bu yüzden hiçbir zaman sana boyun eğip dön demeyeceğim...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın başkaldırı kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kim Yolunu Kaybetmişse Gecede
Kalan Kendiyle Vedalaşıyordu
Geri Kalan Kısmının Da...
İpliği Pazar Çıkmış Sevdaların
Yaşamaktan Vazgeçmişiz Biz
Bağışla Geç Kalmışlığımı Hayata
Son Sözüne İstinaden
Baldıran Zehri

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sağır Duvarlarımsın
Deniz Olsun Tüm Sevdiklerimin Adı
Dört Harften Bakardım Sana
Gölgen Gezinmekte Hala İçimde
Kendi Celladım Oluyorum Seni Düşündükçe
Ayrılık Tüm İstasyonları Tek Tek Dolaşmış
Güneş Olup Dokunma Perdelerime
Bir Güneş Yürümekte
Saf Tutuyordu Oda
Fırıncı Çocuk

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
İstasyon Hikayeleri [Öykü]
Yaralandığını Zanneden Avcı [Öykü]
Ölümün Getirdiği Mektup [Öykü]
Çok Erken Gittin Yüreğimden [Öykü]
Adını Firar Koydum,istanbul İse Senin Yanında... [Öykü]
Bir Hayallik Boşluk Yok [Öykü]
Avuntudur Bu Yazı Tüm Sevenlere [Öykü]
Aslında Hep Ayrıydık [Öykü]
Seni Sevdiğime de Pişman Olmak İstiyorum Sevgili [Öykü]
Yeni Bir Dille Merhaba [Öykü]


Kerem Yüce kimdir?

Yazmak,düşünmek gibidir;kağıdı kaleme değdirmen yeterlidir bazen ve akıp gider harfler bir gölün üstünde giden sıralı kuğular gibi. Gözünü açtığında okyanuslara açılmış,türlü balıkların bahçesine misafir olmuştur o kuğular. . . Ama öyle bir an gelir ki;kıpırdamaz kalem,bileğini sıkıca tutar sanki bir el. . . Bir yazarın tıkanması hiçbir şeye benzemez. Tıkanan lavaboyu açarsın,logarın altına yetişir vidanjörler,trafikte yardıma koşar emniyet şeridi,fakat yazarla kelimelerin arasındaki o duvar kalkmadıkça bitmez tıkanıklar. Bir çocuğun topunun dikenli tellerle çevrili bahçeye kaçması gibi. Tek sorun zamanın akışını beklerken fırtınanın dalgaları harekete geçirebilme ihtimalidir. İnatla beklenir o tellerin etrafında,aşılmaya çalışılmaz duvarlar. Bilmektedir yazar uygun bir zamanın olduğunu ve o zamanda bahçenin sahibinin çıkıp geleceğini. Çünkü kendi özgürlüğüne kavuşurken başka özgürlükleri yok etmek üzerine kurulu değildir yazarın felsefesi. . . Ve doğru zamanı yakaladığında başlar fırtına,sörf tahtasının üstündeymiş gibi dans edilir dalgalarla,çözülür beyindeki zincirler,kanat çırpar en beyaz kuşlar saçlarının üstünde. Böyledir yazmak bir yazar için;ekmek gibi,su gibi vazgeçilmez, havadaki gizli kelimeleri nefesle çekmek gibi ciğerlerine. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Cezmi ERSÖZ,Nazım Hikmet RAN,Can YÜCEL,Ümit Yaşar OĞUZCAN,Edip CANSEVER,Özdemir ASAF,Ahmed ARİF,Cemal SÜREYYA


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Kerem Yüce, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.