Acı bir burukluk bırakır gidenin ardından rahatça el sallamak. Sen bilirsin git demek. Oysa ne çok anlam gizlidir o kelimeler de. Sen bilirsinin büküktür boynu. Gitme der ama diyemez. Sıkamaz sevdiğini sıksa da bir şeyin değişmeyeceğini bilir. Daha çok demiştir sen bilirsin. Ama hiçbiri bu kadar acıtmamıştır canını. Hiçbiri bu kadar çok ağlatmamıştır. Bu giden farklıdır. Derin bir boşluk yaratmıştır şairin de dediği gibi geldiğinde boşluk doldurmasında değil gittiğinde yarattığı boşluk onun değerini anlatırken aslında ben biliyordum onun değerini ama o istedi dersin. Ama bunda da ne bir teslimiyet vardır. Elden gelen her şey yapılmıştır. Ama yol tıkalıdır. Hayat aranıza soğuk uçurumlar sokmuştur. O perdelerin arkasındadır. Artık ona ulaşamazsın ne kadar da istesen değemez gözlerine gözlerin. Senin için dökülmez bir kelime ağzından. Karşında sus pus durur. Eskiden sana karşı durmak bilmeyen kelimeler artık durmuştur. Suyu çekilmiş bir ırmak gibi sessizce katılaşır aranızdaki sevgi. Kalpler soğur. Üşütür o soğukluk ama elden bir şey gelmez. Dökülmeyecektir kelimeler. Gizli ukdeler bırakarak gömülür sevgiler uçurumlara. Sessizce atılan bakışların içine gizlenir geri dön çığlıkları. Ama hiçbir şey değişmez. Sonuç aynıdır. Ayrılıktır. Hüsrandır. Çok sevdiğini kaybetmenin verdiği can yakıcı acı hep yanı başındadır hiç kaybolmamacasına.