Yattığım yerden kalkmaya çalışıyorum tutunarak. Yürüyebilecek miyim hala karasızım. Denemekte fayda var sanırım. Şimdi denemezsem bir daha asla kalkamayacağım biliyorum. Sesimi çıkarmamaya çalışıyorum ama canım acıyor. Derin bir nefes alıp kollarımla itiyorum zemini. Yükselmek bile keyifli. Kalçamla yardım alıyorum yerden. Ayak tabanlarımı deydiriyorum yere, ellerimle biraz daha itiyorum kendimi ve ayaklarımın yardımıyla hafifçe kalkıyorum. Tutunmam lazım, sanırım nefes alamıyorum. Ya tekrar düşersem endişesi başlasa da, gökyüzüne biraz daha yakın olmak içimi ısıtıyor. Tekrar deneyeceğime söz verdim. En azından kısa bir süre de olsa dik durmayı başaracağım. Bacaklarım titriyor. O kadar uzun zaman olmuş ki yatalı. Güneş ışığı gözlerimi deliyor sanki. Korkmuyorum. Daha kötüsünü de yaşamıştım biliyorum. Hadi bakalım koca kız adım atma zamanı. Etrafıma bakıyorum herkes yerde gözleri kapalı inliyor. Benim gibi bir kaç insan var ayağa kalkmış. Hatta koşmaya çalışanını bile görüyorum. Aniden düşüyor yazık. Hemen koşmak akıllıca değil sanırım. Ben düşmeyeceğim. İnsanlar neden gözlerini bile açmaktan korkuyor anlayamıyorum. Çimenleri hissediyorum, hafif nemli. Kuş seslerini duyabiliyorum. Rüzgar esiyor sırtımdan. İçim titriyor. Ne çok üşümüşüm, halbuki ılıkmış hava. Adımlarımı yavaş yavaş atıyorum. Zaten bir yere yetişmem gerekmiyor. Kaçırılmaması gereken çoğu şeyi kaçırdım. Önümde uzun bir boşluk var kendimle geçireceğim. Bir ışık bana doğru geliyor. Anlayamıyorum ne olduğunu ya da anlamak istemiyorum. Şimdi mi? Bu kadar erken mi? Acaba yere mi yatsam tekrar, beni görmeden? Yere bakıyorum çok soğuk gözüküyor gözüme ürperiyorum. Belki de görmez beni, içimden teyed geçer. Korkmayacağım bu sefer. Bu kadar yalnızken bu kadar kaybetmişken izin vermeyeceğim gitmesine. Yaklaşıyor ışık bana doğru, önce sıcaklığını hissediyorum. Sonra içimden geçişini. Nefesim kesiliyor dayanıyorum. Etrafımda dönmeye başlıyor. O kadar hızlı ki, takip edemiyorum başım dönüyor. Düşmeyeceğim. Tüm ağırlığımı ayaklarıma veriyorum. Aniden ışık duruyor ve her şey daha netleşiyor.. Seni görebiliyorum, karşımdasın. Elini uzatıyorsun bana. o kadar parlaksın ki, elimle gözlerime gelen ışığını kapatıyorum. Ve bakmadan diğer elimi uzatıyorum sana. Tekrar kaçırmaya niyetim yok kimseyi. Zaten düşersem nasıl kalkacağımı öğrendim. Ama kalkacağım eminim...