Günlerden salý... Takvimler yýrtýlýrcasýna, günler geçmekte. Her günümde olduðu gibi bugünümde de kelebekleri salývermekteyim kavanozlardan. Çünkü ben en çok gökyüzüne açým. Karnýmý bulutlarla, gün ýþýklarýyla doldurmak istemekteyim. Bugün salý... Kavanozlarýmda kelebek yok. Açtýðým tüm kapaklardan yokluk uçuþmakta. Boþluk karýn boþluðuma dolmakta. Karným aðrýmakta. Kalktýðým bütün koltuklarda yorgunluðum oturmakta. Nereye gitsem, zavallý bedenim beni taþýyamamakta. Ýnsanýn kendi aðýrlýðý içinde bir hafiflik aramasý ne zor. Bugün gökyüzü bile aðýr. Ve ben kelebek kanadýnda deðilim. Kelimeler yerli yersiz bir araya gelmiþ insanlar gibi. Cümleler suskun ve anlamsýz. Baþým sýkýþmakta. Ruhum daralmakta. Gözyaþlarým bile beni anlamamakta. O yüzden aðlamaktan yana deðilim. Çürük elmalar arasýnda, saðlam kalmaya çalýþmaktayým. Ezelden ebede elma aðaçlarýyla dövüþmekteyim. Tüm ormanlarým yosunlarla, likenlerle kaplý. Asalak bir dünyada yaþamaktayým. Nedendir bilinmez, hiç yaprak kýpýrdamamakta dünyamda. Bir ölüm sessizliði mezarlýklarýn yanýndan ýslýk sesiyle geçmekte. Uykularýmda öldürülmekteyim. Yataktan kan revan içinde kalkmaktayým. Manzara ayný, zaman ayný... Bugün salý... Farký bugün yeni bir gömlek giymekteyim. Gömleðimin düðmelerinde iliklenmiþ kaným. Ýliklerime kadar üþümekteyim. Yalnýzlýðýn sokaðýnda, duvarlara yazý yazmaktayým. Her harf bir taþ gibi oturmakta yerine. Ben kelimelerin arasýnda bir sývayým. Katýlýðým iþlemekte cümlelerime. Hiçbir göz uðramamakta muhitime. Pasopartum yazýsýz, kimliðim boþ.... Bugün salý... Akþamý bekleyen þair gözlerimde, þiire kavuþmak özlemi var. Özlemler okunmayan bir þiir kitabý... Duygularýmýn alýcýsý yok. Herkes duygu zengini zaten. Oysa tüm yürekler, duygu metropolünde bir gecekondu. Arabesk duygular gezinmekte yüreklerde. Bugün salý... Senfonik mutluluklar istemekteyim bugün. Açmaktayým taþ duvarlardaki gramofonlarý. Bir tatlý ses kulaðýma dolmakta. Bir baktým ki, her yerde benim sesim yankýlanmakta. Kimseden ses seda yok. Anlamaktayým kimseden bana bir fayda yok. Bende tüm mezarlarýn yanýndan senfonik mutluluk içinde geçmekteyim. Çünkü susarsam, ölüm sessizliði dolar dudaklarýma. Yaþamak, kadýnlarda dudaklara ruj sürmek, erkeklerde þarký söylemektir. Ben de her renkte þarkýlar söylemekteyim.