Sadece Bir Dolmakalem...
(Nur Gayretli) 16 Haziran 2004 |
Fantastik |
| |
“Her gün bana mutlu şeyler yazmayı unutma, tamam mı?” dedi, dostça gülümseyip göz kırptı ve kayboldu. Belli ki öyküye yetişmesine az bir zaman kalmıştı. Pelin ise ağzı açık, hala boşluğa bakıyordu ama bir yandan da düşünmeye çalışıyordu… |
|
Ölüme Dalış
(Nur Gayretli) 15 Haziran 2004 |
Sevgi ve Arkadaşlık |
| |
Genç kız sildi gözlerindeki yaşları cebinden çıkarttığı siyah kumaştan mendiliyle…İskelenin ucuna yürüdü,bir demet papatya attı denize.Aldı çantasını ve gözyaşlarını,beraber yürümeye koyuldular hiçbir yere…
|
|
Gizemli Mavi
(Nur Gayretli) 30 Ocak 2005 |
Fantastik |
| |
"Konu kızı Mavi Şahinel." Faruk Şahinel duraksadı. Bu adı duymayalı o kadar çok olmuştu ki. Kalbine yıllar önce gömdüğü acısı yeniden alevlendi, gözyaşları halinde gösterdi kendini... |
|
Gece Kontrolü
(Nur Gayretli) 8 Şubat 2005 |
Anı |
| |
Evlerimize gitmek için hepimiz ayrı ayrı otobüs duraklarımıza yönelirken bile bunu konuşuyorduk. Bu arada ne kadar dolaştığımızı kestiremiyorum, ama şundan eminim ki; yorgunluktan ölüyordum!
|
|
İnsanlar
(Nur Gayretli) 19 Mayıs 2005 |
Deneysel |
| |
Güneşli bir öğleden sonra ben de bahsettiğim bu durumda arkadaşımı bekliyordum. Kafamın formüllerle dolu olmasından aklıma dersten başka bir şey gelmiyordu. Formüller, dersler… Derken o kadar dalmışım ki... |
|
Kazara
(Nur Gayretli) 26 Kasım 2005 |
Anı |
| |
...çok erken kalkıyorsam hep bunu yaparım zaten; saatleri şaşırıveririm. Belki bunun nedeni öyle olduğu için değil, öyle olmasını istediğim içindir. Ama hayat her zaman insanın istediği gibi olmuyor... |
|
Üç Küçük Sayfa
(Nur Gayretli) 25 Şubat 2006 |
Anı |
| |
"İlk günden aynı sıraları paylaşarak başladı lise hayatımız. Her yeni şeyi beraber gördük, yaşadık. Umarım hep bu şekilde de devam eder hayatımız, beraberce." |
|
Neden Acaba?
(Nur Gayretli) 3 Mart 2006 |
Deneysel |
| |
Can sıkıntısından satırlara dökülmüş önemsiz bir paragraf... |
|
|
Daha geçen o kadar çok insan vardı ki! Hepsi ayrı ayrı… Yıldızlar gibiydiler; kimi büyük, kimi küçük; kimi parlak, kimi sönük…
Sonra kendimi daha özel hissettim. Benden başka bir tane daha yoktu. Sizin gibi bir tane de yok. Her biri tek, özel… İnsanlar, insanlar…
|
|