Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür -Atatürk |
|
||||||||||
|
•Sanata önem vermeyen bir millet büyük felakete mahkumdur. (1923, Adana) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 130) • Sanatsýz kalan bir milletin hayat damarlarýndan biri kopmuþ demektir(1923, Adana) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 129) • Hepiniz mebus olabilirsiniz… Vekil olabilirsiniz hatta Cumhur Reisi olabilirsiniz… Fakat sanatkar olamazsýnýz. Hayatlarýný büyük bir sanata vakfeden bu çocuklarý sevelim. (1927, Ankara) (Sümerbank Dergisi, Cilt 3, Sayý. 29, 1963, s. 149) • Bir ulus sanattan ve sanatçýdan yoksunsa, tam bir hayata sahip olamaz. (1921, Adana) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 129) • Bir milletin yeni deðiþikliðinde ölçü, musikide deðiþikliði alabilmeli, kavrayabilmesidir. Bugün dinletilmeye yeltenilen musiki, yüz aðartacak deðerde olmaktan uzaktýr. Bunu açýkça bilmeliyiz. Millî ince duygularý, düþünceleri anlatan, yüksek deyiþleri, söyleyiþleri toplamak, onlarý bir gün önce, genel son musiki kurallarýna göre iþlemek gerekir. Ancak bu sayede, Türk millî musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir.(1934) • Millî müzik, modern teknik içinde yükseltme çalýþmalarýna, bu yýl daha çok emek verilecektir. (1935) • Hayatta musiki lâzým deðildir. Çünkü hayat musikidir. Musiki ile ilgisi olmayan mahlûkat insan deðildir. Eðer mevzubahis olan hayat insan hayatý ise musiki mutlaka vardýr. Musikisiz hayat zaten mevcut olamaz. Musiki hayatýn neþesi, ruhu, sevinci ve her þeyidir. Yalnýz musikinin uygun türü yorumdur. 14.10.1925, Ýzmir Kýz Öðretmen Okulunda Bir Konuþma. • Bugün dinletmeðe yeltenilen musiki yüz aðartacak deðerde olmaktan uzaktýr. Bunu açýkça bilmeliyiz. Ulusal; ince duygularý, düþünceleri anlatan; yüksek deyiþleri, söyleyiþleri toplamak, onlarý bir gün önce , genel son musiki kurallarýna göre iþlemek gerektir. Ancak; bu düzeyde, Türk ulusal musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. 01. 11. 1934, TBMM. • Müzik yaþamýn neþesi, ruhu, sevinci ve her þeyidir. (1925, Ýzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 243) • Bir ulusun yeni deðiþikliðinde ölçü, musikide deðiþikliði alabilmesi, kavrayabilmesidir. (1934, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 396) • Aydýn sýnýfý ile halkýn anlayýþ ve hedefi arasýnda doðal bir uygunluk olmasý lazýmdýr. Yani aydýn sýnýfýn halka telkin edeceði düþünceler, halkýn ruh ve vicdanýndan alýnmýþ olmalýdýr. (20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma) • Aydýnlarýmýz, “ulusumu en mutlu yapayým” der. “Baþka uluslar nasýl olmuþsa onu da aynen öyle yapalým” der. Ama düþünmeliyiz ki, böyle bir teori hiç bir devirde baþarýlý olmuþ deðildir. Bir ulus için mutluluk olan bir þey, diðer bir ulus için yýkým olabilir. Ayný neden ve koþullar birini mutlu ettiði halde, diðerlerini mutsuz edebilir. Onun için ulusa gideceði yolu gösterirken dünyanýn her türlü biliminden, buluþlarýndan, geliþmelerinden yararlanalým, ama unutmayalým ki, asýl temeli, kendi içimizden çýkarmak zorundayýz. 20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma. • Aydýnlarýmýz içinde çok iyi düþünenler vardýr. Fakat genellikle þu yanlýþýmýz vardýr ki, araþtýrma ve çalýþmamýza zemin olarak çok zaman kendi ülkemizi, kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve gereksinimlerimizi almalýyýz. Aydýnlarýmýz belki bütün dünyayý, bütün diðer uluslarý tanýr, ama kendimizi bilmeyiz. ( 20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma) • Milli kültürün her çýðýrda açýlarak yükselmesini Türk Cumhuriyeti’nin temel dileði olarak temin edeceðiz. 1.11.1932, TBMM. • Yurdumuzu dünyanýn en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çýkaracaðýz. Milletimizi en geniþ refah, vasýta ve kaynaklarýna sahip kýlacaðýz. Millî kültürümüzü çaðdaþ medeniyet seviyesinin üstüne çýkaracaðýz. 29.10.1933, Ankara, 10. Yýl Söylevi. • Bir milletin kültür seviyesi, üç sahada; devlet, fikir ve ekonomi sahalarýndaki faaliyet ve baþarý neticelerinin kazancýyla ölçülür. 01.11.1937,T.B.M.M. Açýlýþý. • Ulusal kültürün her çýðýrda açýlarak yükselmesini Türk Cumhuriyeti’nin temel dileði olarak saðlayacaðýz. (1932, Ankara, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 390) • Her ulusun olduðu gibi bizim de ulusal bir giyimimiz varmýþ. Fakat yadsýnamaz ki, taþýdýðýmýz giyim o deðildir. Hatta ulusal giyimimizin ne olduðunu bilenler içimizde azdýr bile. Uygar bir insan bu garip giyime girip dünyayý kendine güldürür mü? Kastamonu,1925. • Devlet memurlarý bütün ulusun giyimini düzeltecektir. Fen, saðlýk açýsýndan pratik olmak itibariyle, her görüþ noktasýndan denenmiþ uygar giyim giyilecektir. Bunda kararsýzlýða yer yoktur. Kastamonu, 1925. • Deyimimi mazur görünüz: Altý kaval üstü þiþhane diye deyim olunabilecek bir giyim, ne ulusaldýr ve ne de uluslararasýdýr. O halde giyimsiz bir ulus olur mu arkadaþlar? • Uygar ve uluslararasý giyim bizim için çok cevherli ulusumuz için yaraþýr bir giyimdir. Onu giyeceðiz. Ayakta iskarpin veya fotin, bacakta pantolon, yelek, gömlek, kravat, yakalýk, ceket ve doðal olarak bunlarýn tamamlayaný olmak üzere güneþten koruyan baþlýk. Ýnebolu, 1925. • Giyim þeklimizi aþýrýya vardýranlar, giyimlerinde aynen Avrupa kadýnýný benzemeye çalýþanlar düþünmelidir ki, her ulusun kendine özgü gelenek, görenekleri ve kendisine özgü ulusal özellikleri vardýr. Hiçbir ulus aynen diðer bir ulusun benzeri olmamalýdýr. Çünkü böyle bir ulus ne benzemeye çalýþtýðý ulusun ayný olabilir, ne kendi ulusal sýnýrlarýnda kalabilir. Bunun sonucu þüphesiz ki acýdýr. (1923, Konya) (Atatürk Araþtýrma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Ankara 1997, Cilt II, s. 154) • Bizzat Anadolu içerlerinde yaptýðým yolculuklarýmda gördüm ki, biz Türkler konuklarýmýzý aðýrlama ve ikram için onlara verdikleri ziyafetlerde çok miktarda yemek yapýyoruz. Bu ekonomiye aykýrý olduðu gibi, takdir buyurunuz ki saðlýða da zararlýdýr. Ulusumuzun konuk severlikteki bu geleneðini akla uygun bir sýnýra çekmeyi hepimiz görev saymalýyýz.3.10.1925, Bursa. • Ýnsanlar; âdetlerini, ahlâklarýný, hislerini, eðilimlerini, hattâ fikirlerini geliþtirme ve terbiyede, içinde yetiþtiði toplumun genel eðiliminden kurtulamazlar.18.06.1922, Ýzmit. Claude Farrere’in Mustafa Kemal’i Ziyareti. • Ýnsanlar daima yüksek, soylu ve kutsal hedeflere yürümelidirler. 27.06.1926, Gazetecilere Verdiði Demeç. • Ýnsanlýðýn hepsini bir vücut ve bir milleti bunun bir organý saymak gerekir. Bir vücudun parmaðýnýn ucundaki acýdan diðer bütün organlar etkilenir.(1937) • Ýnsanlarý mesut edeceðim diye onlarý birbirine boðazlatmak insanlýktan uzak ve son derece üzülecek bir sistemdir.(1937) • Biz kimsenin düþmaný deðiliz. Yalnýz, insanlýðýn düþmaný olanlarýn düþmanýyýz.Bir ulus ki resim yapmaz, bir ulus ki heykel yapmaz, bir ulus ki, bilimin gerektirdiði þeyleri yapmaz, gerçeði açýklamalý ki o ulusun ilerleme yolunda yeri yoktur. (1923)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |