Teknoloji, bilgi çaðý; hýzlý tüketim, sýnýrsýz sahip olma ve insanlýktan uzaklaþmýþlýk, bugüne kadar var olmuþ tüm düþünceleri alt üst ettiði gibi sosyalistleri daha derinden etkilemiþtir.

Her þeyin çýkar ve menfaate dayandýðý insanlýk dýþý bu yapýdan, sosyalistlerin daha fazla zarar görmemesi için, çaða uygun yeni bilimsel Marksist ilkeler geliþtirmelidirler.

Sosyalistlerin, din ve etnik milliyetçiliði temsil eden kapitalist siyasetler gibi ilkesiz þekilde menfaate dayanan kültürleri olmadýðýna göre, tüm gerçekleri cesaretle tartýþmalarý gerekiyor.

Dünya ülkelerinde yaþanan siyasal, kültürel, ekonomik krizlere karþý, sosyalistler eski ilkelerle cevap olmaya çalýþtýklarýndan, herhangi bir çözüm getiremedikleri yaþanan duraðanlýktan rahatlýkla anlaþýlmakta.

Bunun birden çok nedenleri olsa da asýl gerçek sebep, insan iliþkileri iðrençlik içerisinde çýkarcýlýða dönüþmesi ve sosyalistlerin iki yüzyýl önceki ilkeleri tekrar etmeleri, en büyük engeldir.

Ýnsanlýk dýþý deðiþimler, sosyalistler tarafýndan reddedilip tasvip edilmese dahi, tüm insanlýðýn kiþiliðinde derin yozlaþmaya neden olduðundan, herkesten önce sosyalistler bunu dert etmelidirler.

Eski ilkelerde ýsrar, kimileri için düþünceye sadýklýk biçiminde gurur verici gibi görünse de, 21.yy da hiçbir anlamý kalmamýþtýr. Çünkü insanlýk birçok insani kazanýmýný tamamen kaybetmiþ durumda.

Sosyalistler bunu rahatlýkla aþacak Marksist ve Materyalist bilimsel bir düþünceye sahip olduklarýndan, fazlada alternatifsiz sayýlmazlar.

Ciddi bir týkanýklýðýn içerisinde olunduðu açýk yüreklikle kabul edilip, bunun üzerinde düþünülerek, neden sonuç iliþkileri ve çaðýn gerçekliðine uygun yeni bir Marksist teorik ilkeyle ortaya çýkýlmalý.

Çünkü egemen olan dinci ve milliyetçi siyasal düþünceler, insanlarý sürekli vatan, din, millet soyutlamasýyla ne yaparsan Allah'ýn taktiridir diyerek bilimsel onur, kiþilik ve insani karakterden yoksun býraktýklarý için, bunun tadýný çýkarmaktadýrlar.

Sosyalizmin temelinde en ufak bir çýkarcýlýk, artý deðer gibi doyumsuzluk söz konusu olmadýðýna göre, onur ve özel zevkler eþitlenerek yaþanacak þekle getirilmelidir.

Hangi þartta olursa olunsun, sosyalistler ekonomik deðerler, ihtiyaç duyulan her þeyi, reel þekilde herkesin faydalanacaðý gerçek sosyal yapýya dönüþtürecek ilkelere sahip olmak zorundadýrlar.

Eski düþüncenin sürekli tekrar edilmesi insanlara cazip gelmediði kabullenilip, bilimsel araþtýrmalar yapýlmasý tek seçenektir. Buradan hareketle þu belirleme yapýlabilir.

Ya insanlar tamamen düþünemez noktaya geldiler, veya eski sosyalist teorinin bir cazibesinin kalmadýðý gerçekliði ortaya çýkýyor. Yapýlan bu kýsa belirlemenin yerinde olduðunu rahatlýkla söyleyebiliriz.

Çünkü kapitalist yalancý iktidarlar, dünyaya ve yaþama sadece “Süper Ego” güdüsünden baktýklarý için, insanlarýn düþünme yetenekleri tamamen dejenerasyona uðratýlmýþtýr.

Ýnsan topluluklarý öyle bir konuma getirildi ki, üst düzey zengin sýnýftan orta tabaka ve alt katmandakilerin tümü, her saniye büyük küçük çýkarýný düþünerek menfaate teslim olmuþtur. Ýstisnalarýn dýþýnda insanlarda ortak yaþam, ortak deðer, insanlýk, arkadaþlýk, dostluk ve yoldaþlýk duygusu tamamen bitirildi.

Örneðin çocuðu veya kendisi için 20 liralýk kitap ya da bilgi verecek materyali almayan köylü, emekli ve memur, 2000 ve 4000 TL deðerinde telefon, en az 20 000'den baþlayýp 50 000 liraya kadar araba alýp binen insanýn, insanlýðýndan þüphe edilmez mi?

Bundan yaklaþýk 30 yýl önce bir kiþi büyük ya da küçük þekilde çýkarýný ön plana sürdüðünde, hem o kiþi utanýrdý hem de çevresi onu horlayýp aþaðýlardý. Þimdi ise çýkar ve menfaatine göre davranýp düþünmeyenler kendisini beceriksiz, geri zekalý ve aptal görmektedirler.

Ne acýdýr ki, önümüzde böyle bir insan tipi, düþünce, karakter ve kiþilik varken, onurdan, þereften, dostluktan, arkadaþlýktan ve yoldaþlýktan kim bahsedebilir?

Ýfade edilen insan karakteri tüm dünyada hakim olduðuna göre, eski sosyalist söylem ve ilkelere sarýlarak örgütlenip insana yakýþýr þekilde düþündürmek, artýk hiçbir koþulda mümkün deðil.

Materyalist ve Marksist felsefi ilkeler doðrultusunda, çaðýn aþýrý derecedeki maddiyatçý mantýðýna bazý sýnýrlarýn koyulmasý gerektiði gibi, zamanýn zorladýðý birçok isteðe de cevap olunacak ortak ilkeler yaratýlmalý.

Örneðin bürokratýndan iþ yapan ticaretçi ve memuruna kadar herkesin gerçek gelirini her yýl kamuoyuyla paylaþacak sistemin getirilmesi.

Temel ihtiyaçlarýn dýþýndaki bireysel zevk ve maddi çýkarcýlýðýn insanlýkla ve serbest piyasacýlýkla alakasý olmadýðý, bunda ýsrar edenlerin halk ve devletin onuruyla oynamak anlamýna geldiði yasal ilke kabul edilmeli.
Ülkenin maddi ve ekonomik deðerleri incelenerek, belirli sýnýrlarda herkesin reel þekilde faydalanacaðý doðru, gerçekçi güvenilir sosyal yardým sistemi oluþturulmalý.

Teknolojik çaðýn yarattýðý insan psikolojisi derince incelenip bilgili, yarý bilgili ve bilgisizliðin yarattýðý aþýrý maddiyatçý mantýðý dönüþtürecek, temel eðitim programlarý þarttýr.

Ýfade edilen düþüncelerin gerçekleþmesi için sosyalist partiler; büyük ya da küçük ölçekli ortak özerk iþletmeler, þirket, kooperatif, dernek vb. ekonomik kurumsal yapýlanmalara gitmeli.

Halkýn her türlü can, mal ve onurunu koruyacak silahlý silahsýz komiteler oluþturulmalý. Çünkü halka güven verecek namuslu ve þerefli asker ya da polis gücüne acil ihtiyaç vardýr.

Bunlarýn düzenli ve adaletli yürümesi için, her türlü sorgulamayý yapacak özerk tarafsýz Adalet Üst Komisyonu kurulmalý.

Sýralananlarý uygulamak hiçbir þekilde mümkün deðildir, hepsi ütopya denilecek olursa, o zaman uygulanabilir alternatifler üretilmeli. Þimdiye kadar olduðu þekliyle hareket edilecekse, mevcut düzeni eleþtirmeye hiçbirimizin hakký yok demektir.

Daha güvenilir kural ve ilkenin ilave edilmesiyle insanlara güven verildiðinde , en ufak bir siyasi, din ve kültürel farklýlýk gözetmeden, bu yapýya kendiliðinden koþarak gelecektir insanlar.

21.yüzyýlda çýkar ve menfaatin tavan yaptýðý insani duygu ve kültürün öldüðü bu Çað'da, gerçek demokratik ilke ve politikalar hayata geçirilmediði sürece, insanlar yalancý kapitalistlerin arkasýndan gitmeye devam edecektir. Sosyalistler artýk bulanýk suda balýk avlamanýn hiçbir faydasý olmadýðý gerçeðinden hareket etmeleri gerekiyor.


Cemal Zöngür