"Ne elbiseler gördüm, içinde adam yok, ne adamlar gördüm sırtında elbise yok." -Mevlana |
|
||||||||||
|
Merhaba. Yazılarımda, bazı şeyleri tekrarlı yazıyorum, bunu bilerek yapıyorum, bir hadis var, tekrarda rahmet vardır, evet öğrenciler derslerini tekrarlı çalışırlarsa, çalışanlar işlerindeki tekrarları olması gerektiği gibi yaparlarsa, ancak gelişme ve başarı sağlayabilirler, tabi tekrarlar yapılırken kendilerini de geliştirme noktasında hareket edecekler belirttiğim üzere, ha ben kimseye bir şeyler öğretme çabasında değilim, ben sadece bildiğim gerçekleri yazıyorum, bu gerçekleri de her ortamda tartışmaya hazırım. Evet , seçimlere katılım oranları, gelişmiş demokrasilerde yüzde 55 – 65 civarındadır, bizde ise yüzde 85 civarındadır, bu durum neden böyle, bu duruma dayanarak biz onlardan daha gelişmiş demokrasiyiz dersek , işi bilenler bu söze sadece gülerler. Tüm siyasi partilerin liderleri, milletvekilliği adayları belirlenirken neden merkez yoklaması denen garabeti uyguluyorlar, oysaki kanunda bir de ön seçim alternatifi var, adayların partilerin teşkilatlarında yapılacak seçimlerle belirlenmesi şekli, bunu siyasi partilerin liderleri neden uygulamıyorlar ? Bu konular başta, demokrasi ile ilgili tüm konularda, demokratik hukuk / adalet sistemi ve diğerleri, neden akademisyenler, demokratik toplum örgütleri, basın / medya vesair demokrasinin sac ayakları, çalışmalar yapmıyorlar, yapıyorlarsa neden bu çalışmaların sonuçlarını topluma sunmuyorlar, misal cumhur ittifakına yakın olanlar , onu destekliyorlar, millet ittifakına yakın olanlar da onu destekliyorlar, başka partilere yakın olanlar da onları destekliyorlar, gelişmiş demokrasiden bahsedenlerine siz hiç rastladınız mı ? Evet, iktidarıyla, muhalefetiyle toplumu yönetenler uzaydan gelmiyorlar, bu toplumun içinden çıkıyorlar, toplum neyse, onlar da odur elbette, hadiste buyrulur ki, nasılsanız öyle yönetilirsiniz, temelde sorun toplumun yapısındadır, bir bilge kişiye sormuşlar, bu ağa ne zaman başımızdan gidecek , bilge kişi demiş ki, siz ne zaman bu ağaya maraba olmaktan vazgeçerseniz , o zaman bu ağa da başınızdan gider. Sanırım bu küçük hikaye konuyu gayet iyi özetliyor. Eğer bu toplumun aklı başına gelmez de, bu koltuk sevdalısı siyasetçileri her şeye rağmen başımızda tutmaya devam ederse, bu yaşadıklarımız devam eder gider. Fatih Taner Vural / İnşaat ( Medeniyet – Civil ) Mühendisi / vuralfatihtaner@gmail.com
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © FATİH TANER VURAL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |