Bir deliyle başederken, yapılacak en mantıklı şey normal rolü yapmak. -Herman Hesse |
|
||||||||||
|
Kadın hakları var da, anne hakları yok mu ? Anneler günü yaklaşırken, çocukları için saçını süpürge yapan annelerimiz için bir şeyler yapayım, farklı bir bakış açısı ortaya çıkarayım dedim. Biliyorsunuz, nispeten organize bir kadın hakları savunucusu platform var. Olması gerektiği kadar güçlü olmasa bile; içlerindeki militan feministler, bazen ortalığı toza dumana katabiliyorlar. Ama nedense, herkes kadın haklarından bahsederken; kimsenin aklına ‘Anne Hakları ‘ diye bir kavram gelmiyor. Ev kadınlarının hayatının kolay olmadığı konusunda herkes hemfikir. Bazı araştırmacılar; çamaşır, bulaşık, yemek, temizlik, çocuk bakımı vs. uğraşların; fiziki güçlük olarak, neredeyse ormanda odunculuk yapmak kadar ağır bir iş olduğunu saptamışlar! Hele bir de hem çalışıp, hem de yorgun argın işten döndükten sonra; birde ev işi yapan, çalışan kadının durumu da var. Kocaların genelde işten döndükten sonra, ev işine yardım etmek yerine ayaklarını uzatıp gazete okumayı yeğledikleri malum! Hal böyle olunca, bazen aile babaları ve erkekler; ev işlerinin yükümlülüklerinden kaçan, bencil, tembel insanlar olarak suçlanırlar; doğru veya yanlış.! Bütün bu savlara hak vermekle birlikte, kimsenin parmak basmadığı bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum, şimdi! Ev kadınlarını gerçek anlamda sömürenler, zannedildiği gibi kocalar değildir. Ev kadınlarının, annelerin gerçek canavarları; çocuklarıdır.!! Anneler gönüllü olarak kendilerini, çocuklarına köle olarak bağlamışlar ve durumlarından şikayet etmek akıllarına bile gelmemektedir.! Şehirli, orta sınıf yaşamlardan örnek veriyorum doğal olarak. Bu sorun ne yazık ki modern ailelerin sorunu. Zaten toplumun gelenekçi kesiminde,‘kadının –hiç - adı yoktur!’ Artık kocaman genç kız olmuş çocuklar; okul bahanesiyle, annelerine hiçbir işte yardımcı olmuyorlar. Hatta, sabah çıktıklarında arkalarından dağınıklıklarını ve hatta yataklarını bile anneleri topluyor. Erkek çocuk, sokakta top oynamış; geliyor, çamurlu ayakkabılarla eve giriyor.! Kirli elbiseler, uluorta atılır sağa sola atılıyor... Ama annesi bir ihtiyaç için bakkala yollamak istediğinde, isteğini yaptıramıyor... Sorumluluk yaşı çoktan gelip geçmiş bir sürü çocuk, bebek gibi davranmayı; iş yapmaya ve annelerine yardımcı olmaya, yeğlemektedir. Bu örnekler sayısız ölçüde çoğaltılabilir. Ben, ne anlatmak istediğimi anladığınıza inandığımdan, örnekleri uzatmıyorum. Anne olan kadınlar, annelik sevgisiyle; aslında çocuklarının kendileri için ne kadar yıpratıcı olduğunu hiç dile getirmiyorlar!. Bu durumu nedense görmezden geliyorlar. Halbuki, kendilerinin ve çocuklarının iyiliği için; kocalarına ifade ettikleri beklentilerini, aynı şekilde çocuklarına da yansıtmalıdırlar. Bu durum çocuk terbiyesinin bir unsuru olmalıdır. Sevgi başka, çocuklara sorumluluk aşılamak, başka bir şeydir. Anneler; geliniz, kocalarınızdan ne yardım talep ediyorsanız; çocuklarınızdan da, onu talep ediniz.! Size yardımcı ve aileye de katılımcı olacak şekilde çocuklarınızı eğitiniz. Çocuğunuzun kölesi olmayı bırakın artık!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Cengiz Özder, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |