Yol Ortasýnda





Sivri uçlu ve simli beyaz ayakkabýlarýnýn kaldýrýmlarda çýkardýðý sesin, aðýr iþiten bir ihtiyar adamýn yanýnda bekleyen siyah kazaklý adama seni gösterdiðini bilmeden sessizce geçtin önlerinden.
Ýki kapý ötede oturan bir kýz arkadaþýna uðramak istemiþtin, iþten erken çýktýðýn bu yaðmur sonrasý ýlýk bir sýcaða bürünmüþ öðlen sonrasýnda. Zile bastýktan sonra üst katta oturan arkadaþýnýn camdan bakýp bakmadýðýný kontrol ederken baþýný döndürdüðünde, o siyah kazaklý adamýn sana baktýðýný farketmistin ama sürekli olarak zile basmakta ve onun bulun-
duðu yöne bakmamakta diretiyordun. Kapý açýlmýyordu.
Siyah kazaklý adam yanýnda bulunan iþitme özürlü olduðu belli ihtiyarýn kulaðýna eðilmiþ bir- þeyler söylerken ayný zamanda saatine bakýyordu. Bunlarý gözlemliyor olduðunu farkettiðin-
de þaþýrmýþtýn ve bakmamakta karar kýlmana raðmen, yukarý bakma sebebiyle kapý eþiðin-
den çýkýp bu arada adama baktýðýný farketmiþtin.
Hemen bu durumu kurtarýr bir durum görerek cep telefonuna sarýldýn ve kimseyi aramadýðýn halde konuþur gibi yaptýn. Bu arada iki adamýn yanýna saçlarý ak, tombul ve sevimli bir bayan geldi, deminden beri önünde durmakta olduklarý kapýyý açtý ve beraberce içeri girdiler.
Sen bu arada arkadaþýnla konuþmuþ ve onun evde olmadýðýný öðrenmiþtin ve buna raðmen kapýnýn önünde dikiliyordun. Yaptýðýn programýn suya düþmüþ olmasý canýný sýkmýþtý ve þimdi ne yapacaðýný bilmiyordun. Bu arada kendinden korkarak, kendine itirafta bulundun.
O siyah kazaklý adamýn o evden ne zaman çýkacaðýný, ne yöne gideceðini ve sana bir daha bakýp bakmayacaðýný merak ediyordun içten içe.
Seni korkutan bu merak, bu güne her nedense denk düþüyordu, sabahleyin yaðmur yaðar-
ken de merak etmiþtin bu öðlen sonrasý güneþin açýp açmayacaðýný.
Siyah kazaklý adam, girdiði kapýdan tek baþýna çýktý ve yine elinde içeri girerken de taþýdýðý siyah deri kaplý yýllýk vardý. Karþý tarafa geçmek hazýrlýðýnda trafigi kolluyordu. Ýþlek bir cad- de olduðundan hemen karþýya geçme fýrsatý doðmamýþtý, arabalar sürekli olarak iki istika-
mette akýyorlardý. Bu bekleme sýrasýnda ilk defa göz göze geldiniz ve sen elindeki telefona bir imdat istercesine bakma gereði duyarak, gözlerini adamýn gözlerinden kaçýrdýn.
Bu arada adamýn acelesi oldugu belliydi. Adam saatine bir kere daha baktý ve çok seri hare- ketlerle karþý tarafa geçti. Gözlerini telefondan kaldýrýp karþý tarafa baktýðýnda o gözden kaybolmuþtu, üzüldüðünü farkettin ve korktun.
Birden, tam baktýðýn o karþýdan, son model siyah bir arabanýn geri geri çýkmakta olduðunu gördün, heyecanýn ve merakýn bütün bedenini titretiyordu ve bu arabanin icinde o siyah ka-
zaklý adamýn olduðunu biliyordun ama henüz o olup olmadýðýný görme imkánýn yoktu. Anormal bir sevinçle beklemeye baþladýn. Araba trafiðe ters yönden çýktýðýndan hemen önünden geçmesine imkan yoktu. Araba trafiðe girebilecek bir durumda dönmüþ karþý tara- fa geçme beklemesindeydi. O siyah arabanýn içindeki o siyah kazaklý adamsa sanki trafiði gözlemeyi unutmuþ sana bakýyordu. Bakýþmakta olduðunuzu farkettiðinde þaþýrmýþtýn, sen adamýn az önce karþýya geçtiði serilikle bu olayý aþýp, arkasýna bile bakmadan gideceðini düþünmüþtün, böyle olmamasý seni þaþýrtmýþtý.
Adam arabasýyla senin uzaðýndan, doðru istikamete girdiði o anda birden hiç beklemediðin
bir olay oldu. Kulaklarýnda acý fren sesleri çýðlýk atýyordu ve o þaþkýnlýkla gözlerini kapat-
mýþtýn. Gözlerini açtýðýnda, o siyah kazaklý adamýn gözleriyle karþýlaþtýn hem de neredeyse tam burnunun ucunda denebilecek bir yakýnlýkta.Adamýn arkasýnda yol ortasýnda kapýsý açýk býrakýlmýþ arabasý durmakta ve durmak zorunda kalan diðer arabalarýn sürücülerinin de hiç þaþýrmamýþ bir halde sizi seyrettiklerini gördün. Adam, bütün vakit darlýðýný unutmuþ ve hiç acelesiz, rahat ve sakin bir þekilde elindeki bir kaðýdý sana uzattý. Sen kaðýdý aldýn. Adam birþey söylemedi ve beklettiði insanlara hoþ, özür dolu bir gülücük göndererek arabasýna bindi ve gitti.
" Girerken sizi gördüm, çýkarken orada olmanýzý diledim ve bu dilek pusulasýný yazdým az önce o kadar önemli iþimin arasýnda. Sizin benim için çok önemli bir insan olduðu- nuzu biliyorum. Öyle deðilse bu pusula cebimde yýkanacak. Az önce, zile basarken sanki açýlacak kapýnýn arkasýndan size mutluluðunuz merhaba diyecekmiþ gibi bir hali- niz vardý. Bende o evden çýkmadan önce, sanki kapýyý açýnca dýþarýda beni mutluluðum bekliyor olacak duygusunu taþýyordum ve þimdilik yanýlmadýðýmý biliyorum. Size birþey söylemek istiyorum. " mutluluðu aramadýðýnýz yerde bulduðunuz da hiç þaþýrmayýn, gördüðünüz gibi iþte bazen böyle yol ortasýnda bulunabiliyor. Görebiliyorsak."
Sen eve döndün ve günlerce düþündün ve sana eski ve cok uzak kalan bir aþka,
" Öldür beni ! " dedin.
Þimdiyse öldürülmeyi bekliyorsun, mutlu olabilmek için öldürülmeyi....
Bu hayattan geri kalan zamanýný o siyah kazaklý adam beraberinde götürdü.
Öldürülmeyi bekliyorsun yol ortasýnda, yeniden doðabilmek için yol ortasýnda, yaþamak için yol ortasýnda, mutluluðu bulmak için yol ortasýnda ve o siyah kazaklý adamla karþýlaþabilmek için yol ortasýnda.
Otobüs sallanýyor, cebinden bir kaðýt düþüyor yere, kaldýrýp alýyorsun ve ilk defa görüyorsun en köþede yazýlý numarayý. Arýyorsun.
Ölmeden arýyorsun. Mutluluðu....
Bu anlatýnýn içinde gerçek olanlar mý?
Yaðmur sonrasý sýcak bir öðlen sonrasý olduðu doðru. Aðýr iþiten ihtiyar adam ve tombul yaþlý teyze de doðru.
Kapýda bekleyen kadýnýn bu olayla hiç alakasý yok ve tamamen yabancý bir insan.
Otobüste yere düþen kaðýdý kaldýran kadýn gerçekten var ve gerçekten mutluluðu aradý.
Siyah kazaklý adamsa o gün oradaydý ama ne böyle bir not verdi, ne de trafiði böylesine bir
duruma düþürdü. O bir ev arýyor ve o gün oraya bir gazete ilanýndan ötürü gitmiþti.
Kapýda duran kadýn ona bir baþka kadýný hatýrlatmýþtý, otobüste kaðýdý kaldýran gerçek kadýný ve o kadýný bu kapýda görmüþ olsaydý böyle davranýrdý diye düþünmüþ ve düþle-
miþti iþte.
Asýl olan; düþünceler ve düþler, iþte böylesine bir anda içiçe girip yol ortasýnda karþýmýza
çýkýveriyorlar.
Mutluluk mu?
O hepimiz için yol ortasýnda....