..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Materyalist bir dünyada yaşıyoruz, ve ben de materyalist bir kızım -Madonna
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > Mustafa Cilasun




12 Nisan 2007
Odadan Alevler Fışkırıyor…  
Çinçin bağlarının dar sokaklarından, yokuş tırmanıyorduk…

Mustafa Cilasun


Çinçin bağlarının dar sokaklarından, yokuş tırmanıyorduk… Sokaklar mezbelelik, her tarafta pis kokular, burnumuzu kuşatıyordu…


:AIEH:


Çinçin bağlarının dar sokaklarından, yokuş tırmanıyorduk…
Sokaklar mezbelelik, her tarafta pis kokular, burnumuzu kuşatıyordu…
Evler tamamen gecekondu, kapılar rast gele ve farklı merdivenler bulunmaktaydı.
Sokakta oynayan çocukların, bulundukları hal, ailelerinin geçim notları durumundaydı…
Kimisinin yanakları kızarmış, kimisinin burnu akmış, kimilerinde ise kahkaha katlıydı…
Arkadaşım Fevzi ile konuşarak ilerliyorduk.
Ankara’nın Altındağ ilçesinin dış kapı semtinde, bulunan Dr. Sami Ulus çocuk hastanesinin, hemen yanından sağa dönerek ilerliyorduk.
Birkaç yıldır göremediğim ablama, ziyarete gidiyorduk. Bir müddet sonra gelmiştik…
Merdivenler ahşaptan yağılmıştı, her bir sesi fazlasıyla yansıtıyordu…
Canım ablam içerde misafiriyle oturuyordu, pencereden görüyordum.
Misafir yabancı değildi, Dr. Aynur teyzemdi.
Bizleri görünce çok sevindiler ve sizi, hangi rüzgâr attı demişlerdi.
Sarıldık, soluklandık, hatır sual ettik…
Ablam bir müddet sonra, müsaade isteyerek mutfağa geçti.
Bir hazırlık yapacağı belliydi.
Ablamların kiracı olarak oturduğu ev, diğer evler gibi ahşap ve gecekonduydu.
Bir aralık, yatak odası ve birde misafir odası bulunuyordu.
Biz sohbeti koyulaştırmıştık.
Mevsimlerden sonbahardı, nispeten biraz rüzgâr vardı.
Bir tuhaf kokular geliyordu fakat
Bizler, mahallenin genel durumu böyle olmasından dolayı belki birileri bir ocak falan yakmıştır, onun kokusu diyorduk.
Bir müddet sonra ablam çığlık aymaya başladı ve sürekli dizlerine vuruyordu.
Biz biraz mesafe olduğundan, hemen koştum ve hayrola abla deyince,
Onun gözlerinin kaydığı yere doğru baktım.
Birde ne göreyim yatak odasından alev fışkırmıyor mu?
Hemen odaya girmek istiyorum, fakat ablam arkandan sarılıyor ve bırakmıyor.
Ancak durum çok vahim ve tamamen gecekondu, ahşap, sokaklar dar ve rampa…
İtfaiyenin gelmesi saatleri bulur ve tüm mahalle mahvolurdu.
Ablamın kollarını sert bir şekilde sıyırarak, odaya daldım ve kapıyı örttüm.
Yatak odasının penceresini de kapattım.
Çünkü oradan rüzgâr geliyordu.
Bir battaniye bularak, alevleri bunalttım.
Kapı ve arkasında asılı her bir şey polyester olduğundan yapışıyordu.
Gar dolap formika olmasına rağmen yanmıştı.
İçerden ablamın ağlayan sesi duyuluyordu.
Fakat ben asla aldırmıyordum çünkü durum gerçekten çok vahimdi.
Ellerimi açarak o jarse ve her neyse avuçlayarak, kapını dışındaki betona bırakıyordum. Birkaç sefer yapmıştım. Nihayet şükürler olsun ki Allah’a,
Yangını söndürmeyi başarmıştık.
Komşular akın etmişlerdi, fakat yapacakları pek bir şey yoktu, fevkalade tebrik ettiler.
Evlerimizi, yanmaktan sen kurtardın diyerek, dua etmişlerdi.
Ellerimin içi tamamen yanmış ve birçok yerimde su toplamıştı.
Yıl ise 1972 idi. Meğer küçük yeğenim kibritle yatak odasının kapısının arkasında ki,
Kıyafetleri bilmeyerek tutuşturmuş ve korktuğu için seslenmeden dışarıya gitmiş.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın beklenmedik kümesinde bulunan diğer yazıları...
İsimsiz Mektup!
Beyan Uygulamayla Orantılı Olursa Makbuldür!
Yaşlı Teyze!
Deniz ve Ben!
Tatlı ve Otel!
Gece Yarısı Kaza!
Titreyen Bir Ses!

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çaresiz Kaldığım An!
Haksızlığa Sabretmek!
Sokak Arasında Gezerken…
İntihar Eden Kadın!
O Kız!
Erenler ve Hanımlar!
Silinemeyen Bir Hicrandı!
Bir Feryadın Yansıması…
Şaha Kalkan Motor!
Garip Bir Zaman Diliminde Çalan Telefon…

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Buselerimi, Sessizliğin Pervazlarında Gizlerim! [Şiir]
Her Lahzada Bir Fark Var, Sırrını İçinde Saklar! [Şiir]
Beklemek Kar Etmedi, Nasip Sükût Ettirdi! [Şiir]
Yürekte Düğümlenir Sukut Ettiren An! [Şiir]
Ruhumun Suskun Hicranı ve Ah U Zarı! [Şiir]
Ey Hicran Aldanan Ben Olayım! [Şiir]
Kalp Hata Etmez, Nefs Vuslata Eriştirmez! [Şiir]
Söyleyemedim, Kalbimin Figanıyla Yetindim! [Şiir]
Kırdın Ümidimi, Yıktın Şu Gönül Lânesini! [Şiir]
Gönül Hüzne Ram Olunca Neyleyim! [Şiir]


Mustafa Cilasun kimdir?

Düşünmeye hassaten zaman ayıran, naifliği önceleyen, estetiği seven, güzelliklerden şevk alan, gönüllerin deşifresiyle uğraşan, halin dilinden haz alan, aşk için meşkin zaruretine inanan, hilkatin ve aidiyetin serinliğinde yazmaya çalışan bir can.

Etkilendiği Yazarlar:
Mehmet Akif Ersoy,Sezai Karakoç,Necip Fazıl Kısakürek, Cemil Meriç


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mustafa Cilasun, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.