..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Tanrı insanı yarattı, insan da sanat yapıtını. -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > Hasibe Gezgin




8 Mayıs 2007
İlk Göz Ağrıma  
Hasibe Gezgin
her aşk bir öyküdür; ilk öykülerse asla unutulmazlar.


:BFAJ:
Merhaba ilk göz ağrım, en gizli yaram, en deli çağım, yıllanmış sevdam, bugün şarkılardan fal tuttum ikimize; saçlarıma hüzün bulaştı. Yarın diye bir şey yokmuş bizim için, öyle dedi papatya falları.
Nasıl kokar aşk? Tadı neye benzer, nabzı kaçta atar? Çoktandır rastlamadım o büyüye ben. Unuttum o heyecanı o solumayı. Oysa senin yanında yanaklarımı al basardı. Bir rüzgar ruhumu sarsardı. Bir üşürdüm, bir yanardım… Yani seninle ben beşinci mevsimi yaşardım.
Sende bana ait bir şeyler kaldı: evet, evet kalbim… Senden sonra onu kimse bulamadı. Bende sana ait bir şeyler kaldı: gülüşün. Kahkahaların kim bilir benden sonra hangi yürekleri ısıttı?
Bugün seni duyumsadım, damarlarıma ılık ılık bir şey aktı; bu sen olmalısın. Seni düşünmek iyi geldi galiba bana. Sesini anımsamaya çalıştım, heyhat! Duvarda hıçkırıklarım asılı kaldı. Ense köküme apansız bir ağrı yapıştı. Burnumun direği sızladı. Saat on ikiye beş vardı.
En büyük vurgunum, benim payıma da aşkta bozguna uğramak düştü işte. Kirpiklerim çok sızladı senden sonra. Çığlıklarım parçalara bölündü. Gözlerimdeki parıltı söndü. Ellerim buruştu. Yüzüme bir yabancının yavan bakışları oturdu.
Çok denedim yeniden başlamayı, hayata bir yerlerinden tutunmayı. Kalbimi yapay aşklara açtım. Bedenimi başka kollar sarıp sarmaladı, saçlarımda başka eller gezindi. Oysa ne çok isterdim ruhunda asılı kalmayı. Evet gençlik kokum, en temiz duygum, sen bende hiç eskimedin. Biliyorum bense sende… hiç olmadım.
Senden sonra hayal kırıklıklarım oldu bir düzine. Hiç biri dişlerimi kanatmadı. Biraz kalbim ağrıdı, sonra geçti, sahiden geçti. Anlayacağın hiçbir aşk bende senin kadar iz bırakmadı. Çünkü hiçbir el kalbime dokunamadı. Benim en büyük hayal kırıklığım sensin. Yani bu deli bozuk yürek en büyük yarayı senden aldı. Seninle tattı yalnızlığın acımtrak yanını.
Şimdi nerdesin, ne yapıyorsun? Bilmek ister miyim acaba? Ben galiba içten içe hala sana… Yıllar geçti, ben değiştim. Ellerim, yüzüm, gözlerim… Kim bilir neye benziyorum şimdilerde? Ya sen deliverenim? Çiçeklenecek bir mevsim buldun mu? Başka kalplere de taht kurdun mu? Kocaman adam, kocaman bir yüreği taşıyabiliyor mu? Seni özledim; sende bir parça ben olmayı ne çok isterdim.
Bugün yazmak istedim sana, Ve işte kan damlıyor satırlara. Yüreğim felç oldu. Seni anımsamak iyi gelmedi galiba bana.
Canımın çekirdeği, ruhumun göz bebeği, bilmeni istediğim son bir şey var: ben bütün aşklarımda seni yaşadım, yaşattım. Seninle yaşamadıklarımın iç sancısıyla acıdım, acıttım. Seni sever gibi, sana dokunur gibi… Ve ben bütün sevgililerimden senden ayrılır gibi ayrıldım. Sessizce, derinden, salt birkaç damla gözyaşıyla… Evet benim tek ruh ikizim sendin. Bu yüzden ben tüm aşklarımı, ayrılıklarımı, iç hesaplaşmalarımı sana bir tek sana hediye ettim.
Kalbim ağrıyor ilk göz ağrım, müthiç sızlıyor parmaklarım. Çürüyor sol yanım. Islıklarım da serserileşti. Yaş yirmi. Başımda kavak yelleri esmesi lazım ama… İçimde, çok derinlerde her an çoğalan, beni sağırlaştıran bir boşluk var. Seni mi özlüyorum ne? Oysa sen hiç benim olmadın ki… Sende bana ait hiçbir şey yok ki… Ama bende sana ait öyle çok şey var ki… Evet, kalbin… Senin kalbin, avuçlarımda atıyor, damarlarımı kanın tutuşturuyor. Sonu vurgun da olsa, bozgun da olsa, iyiki sende açtım gözlerimi.
Bilirsin; zordur yenik bir yüreği taşımak. Üşüyen ellerini ısıtacak kimse bulamazsın çoğu kez. İçini ışıtacak bir yürek olsa, ah bir güleç yüz olsa… Değer o vakit yeniden başlamaya. Ama nerde… Nehir gözlüm, ne olur sanki apansız şöyle pat diye düşüversem dilinin ucuna. Besin olsam, tenin olsam, şarkın olsam, düşün olsam, senin olsam, sen olsam… Seninle başlasam hayatı yeniden yazmaya,
Seninle öyle çok şey yaşayamadık ki… İçimde kaldı sözler… Seninle öyle çok şey konuşamadık ki… Eksik kaldı yürekler…
Hepsi bu kadar iştE…
Salt çocuk gülüşün kaldı heybemde.
Hatırlayamadığım kokun genzimde… Yüreğim zamansızlıkların eşiğinde. AşkIN UÇURUM RENKLİ TADINDAN ÖYLE VAZGEÇİLMİYOR HAA DEYİNCE.
Aelamıyorum kumral yüreğim; hüzünleri de biriktirmiyorum artık ceplerimde. Sadece bir şarkı tutturdum tüm çürüyen yıllara inat. Seni mırıldanıyorum dilsiz duvarlara, sağır kaldırımlara. Üzülmüyorum kumral yüreğim; ne vakittir bir bulut değmedi gözlerime. Sadece adını aklımda tutuyorum; kulakların çınlasın diye.
İlk yazım, yaram, yarim, yarınım… biliyor musun nasıl üstüne titriyorum senli anların? Sesini unutmamak için nasıl yırtıyorum dehlizlerini yılların? Senden sonra yalnızlığı giyindim ben ve zorba geceleri örtüm üstüme. Hayalin de olmasa… kimi saracağım sevda diye sineme.
Tüm ağrılı yıllara, sancılı anlara, bulanık yarınlara inat, bilmelisin ki seninle başlamak güzeldi bu hikâyeye. Çünkü sen bir insanın başına gelebilecek en güzel şeysin. Beklide sırf bu yüzden en derinimsin. Seninle biz olamadık ama...... Yine de… seni kocaman bir yürekle seviyorum hâlâ.
Hasibe Gezgin



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Aylardan Eylül
Hayatımın En Aydınlık Çehresine

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Gizli Sevda [Şiir]
Vuslat [Şiir]
Sensiz Yaşamak [Şiir]
Öksüzler Başkentinde Sürgün Bir Kalp [Şiir]
Şehre Yağmura ve Bana Dair [Şiir]
Mavi ve Sen [Şiir]
Bir Eski Zaman Masalı [Şiir]
Kırk Bir Aşk Hikayesi [Şiir]
Menevşeler Ölmemeli [Öykü]


Hasibe Gezgin kimdir?

"Ben, maviliklerin kızıyım. Gözlerimi, denizin burcuna astım. Rüzgârın kanadında tutsak şimdi saçlarım. " Genzimde ödünç bir hıçkırık saklıyorum, kim bilir kaç asırlık yaşanmışlıklar var omzumda. Kimi gün içimi buruşturan eylülün sancılı şarkılarını yazıyorum; kimi gün içimi umuda boyayan baharın ellerini sıkıyorum mısralarımda. Şiir, ben, aşk. . . Umuda olan yolculumuz sürüyor; bu görkemli serüven, yüreğimdeki dilsiz cehennemi silip süpürüyor. Yıldızların elleri uzanıyor saçlarıma bir gece vakti ve sonra bir mısra takılıyor aklımın ağına, yüreğime yağmurlar yağıyor tertemiz. "İŞTE YAŞAM!" diyorum, hayat bana cömertçe sunuyor kendi varlığını, ben neden esirgeyeyim ondan düşsel çağrışımlarımı? Yazmak, hayatımın ekseninde. Bir tutku gibi kanımda şiir, benimle yaşıyor, benden besleniyor, beni besliyor. Elleri sıcacık onun, o kadar dost, öyle sevgili. . . Kalbimi sarıyor ışıktan elleri, yüreğime dokunuyor merhametli yüreği. Dayadım mı omzmu onun başına, ne karanlık boğuyor gülüşlerimi, ne de kara kışlar değiyor kirpiklerime. Öyle uslu, yemyeşil bir dağ çiçeğinin hürriyetini duyumsuyorum içimde, en derinlerimde. Şiir, ben, aşk. . . yaralı yalnızlığımızı paylaşıyoruz; aşkın en onulmaz sızısı ile kanıyoruz ve sonra. . . en çıplak, en mahrem, en saklı yanlarımızı keşvediyoruz. Yaşamı, masmavi kelimelerle örüyoruz. Sabırla, şevkatle, özveri ile. . . "Al beni koynuna gece, Al beni koynuna güz. Kapındayım; tüm kanayan çığlıklarımı getirdim sana, Bir de çocuk macelaralarımı, Şeffaf kahkalarım da senin. Yeter ki dokun saçlarıma, Yeterki, bir çiğ tanesi gibi hür ve mağrur, aç bana kalbini. Yalnız sen anlarsın gözlerimin dilini. "

Etkilendiği Yazarlar:
Şiir evreninde iz bırakmış tüm şairlerden beslenir şiirim. Ama Atilla İlhan kokar çoğunlukla mısralarım. Yer yer Orhan Veli tutar elinden, yer yer Necip Fazıl, yer yer Ahmet Hamdi Tanpınar'a yaslar başını, yer yer Halit Ziya'ya sırt verir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Hasibe Gezgin, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.