"İnsan - işte tüm sır burada. Bu sır üzerinde çalışıyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Gözlerini seviyorum uzaktan, Ellerine sığdırıyorum tüm kaderimi. Saçlarını örüyorum masallarla. Sen kim bilir hangi sevdanın koynunda… Yüreğim bir kuş gibi yüreğine dokundukça. Türküler bırakıyorum uykularına, Bembeyaz, berrak türküler… Vahşilik yok bende. Serserilik desen… uğramaz semtime. Ben aşk kadınıyım; Aşk için yaratılmış ellerim, gözlerim. Aşk şarkıları söylerim dört mevsim. Senin dudakların beklide sevilmedi hiç bu kadar, Gözlerini hiçbir ruh giymedi örselenmiş ruhuna. Canımın çekirdeği, Ben sesini biriktiriyorum soytarı akşamlarımda. Ah gizli sevdam! Hayat yolum, en güzel maceram, Gözlerini seviyorum uzaktan, Ellerinin resmini çiziyorum yıldızların puslu kalbine. Bir duyuyorum yüreğini, bir duyuyorum… Umutlarımı yüklüyorum dağların sırtına. İşte o vakit, yenileniyor şehir, artıyor ömür. Duvarlar sağırmış, köhneymiş aşklar, Güneşin kalbi ağrıyormuş, umrumda değil. Senin olduğun her yer inan bana, kullanılmamış bahar. Sen hangi gönüllerde çiçek açıyorsun kim bilir? Gözlerin, kıyamam onlara, Nerdeler, hangi ülkede sürgündeler? Kuytulardayım. Ciğerlerimde şairce bir nefes! Bir tutam hasret… Ceplerimde senin gülüşün, Sesinde ömrümü arıyorum. Seni el değmemiş bir yürekle seviyorum. Sana geliyorum, Gözlerimde üşüyen bir çocuk, Yürekte sana yağmaya hazır bin bulut… Al beni kıyılarına. Al beni masmavi kanatlarına. Delilikse bu, deliyim işte. Yalan, riya yok bende. İçimde sana akan bir dere, Ömrüm gözlerinde. Seni seviyorum uzaktan, senden habersiz. Kaderim ellerinde. Yüreğim pusulasını şaşırmış, Yarınlarım saklı saçlarının her telinde. Ah törpülenmiş yanlarım! Asırlık telaşlarım, sevgilim, Seninle ipini çektim tüm geçmiş sevdaların. Seviyorum seni saf ve tertemiz. “Gözlerini kanayan yaralarıma sarsam.” Diyorum. Delilik bu. Seninle uyuyor, sana uyanıyorum. İçimde ılık ılık bir şey akıyor, Yüzün, o çocuk yüzün bir türlü aklımdan çıkmıyor. Aşk bu mu? Böyle girdaplara mı sürüklenir onunla insanoğlu? Ne çıkar? Uçurumda can verse de yüreğim, Düştü bir kere gecelerime gözlerin. Seni sevdim; konuşulmayan bir dille. Masallarla yıkadım ruhunu, Bu kentin sokaklarına işledim nakış nakış bakışlarını, o asil duruşunu. Bu kent seni soluyor, seni düşlüyor evler, ağaçlar… Senin için kuşların dilindeki şarkılar. Seni biliyor bu köhne kaldırımlar, ağrılı yollar. Senin gözlerini ezberlemiş bu kentte her şey. Güneşin alnında senin ellerin var. Uçurumlar sesini yankılar. Ey benim aşka susamışlığım, ey dilsiz karanlığım! Katıksız aydınlığım, Sevgilim, yitik baharım, İşte söylüyorum, duy! Sensiz bu ömür bana biçilmiş bir ceza, Kıyamete uyanıyorum ellerinden uzakta. Bil ki gözlerim üşüyor saçlarında asılı kalmadıkça ellerim. Bil ki ben seninle varım, sensiz eksiğim. Gözlerimde gözlerin birikiyor, Kalbin ellerimde atıyor. Senden habersiz, Bu yürek yüreğine sevda dokuyor. Ah gizli sevdam! Hırçın akşamım, uysal sabahım, Ceplerimde sesini saklıyorum. Gecelerime adını yazıyorum. Sıska gülüşlerimle, Yüreğini güneşle boyuyorum. Gözlerini seviyorum uzaktan, İçim titreyerek, usulca. Öylesine mahsum bakıyorlar ki… İçlerinde kaybolmak istiyorum. Karışmak istiyorum senin Ummanlarına. Biliyor musun, her gün yeniden doğuyorum seninle, Seni doğuruyorum her seher vaktinde. Gözlerinin hatrına yaşıyorum bu beş para etmez dünyada. Ellerin varya hani, Onlar için değmez mi tarihi yeniden yazmaya? Seni seviyorum, bilmiyorsun sen. Yarınlar düşlüyorum ikimize. İkimiz öyle güzel duruyoruz ki o resimde. Sen, ben ve baharla yıkanmış gözbebeklerimiz. Hepsi bu kadar işte. Aşk bu, Deliliğin en koyusu, Senin çekim alanındayım, Bir çocuk kadar saf ve mahsum, Senin bir çift sözünle dönüyor başım. Bu ben değilim, Bu seni görünce çarpan kalp benim mi? Neden kızarıyor yüzüm sen bakınca bana? Çünkü ben seni sevmeye başladığım gün, beni yitirdim. Artık sen oldum, Bak, büsbtün sen kokuyorum. Seni seviyorum işte, duy artık! Susturamıyorum artık kalbimi. Bu aşka yıldızlar, ay bile tanık. Seni semek varya… dünyanın en güzel şeyi. Hasibe Gezgin 07-07-2006
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hasibe Gezgin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |