Sanat hem bir coşma, hem bir yadsıma işidir. -Camus |
|
||||||||||
|
Boş bir cadde ortasında,bir sokak lambasının altında kavuşmalı gözbebeklerimiz birbirine.Sessizliğin içinde kaybolan çığlıklara karışmalı,yanımızdan geçen arabanın fren sesleri.Ellerimizi bırakmamalıyız,öylece bakmalıyız ve içimizden geçen tüm seni seviyorum cümleleri kaybolmalı susmalarımızda.Daha sıkı tutmalıyız ayrılığı ve saate bakmalısın sen,ben vakti geldi demeliyim titreyen bir ses tonuyla… Kent bir anda kalabalığa vermeli kendini.Arabalar hepbirden basmalı kornalara.Kulakları sağır eden bir ses yükselmeli ayrıldığımız o noktada.İnsanlar boş caddede alabildiğine koşmalı,biri hızlıca çarpmalı omzuna.Öyle artmalı ki kalabalık koca bir boşluk girmeli aramıza,biz kaybolmalıyız.İnsanlar doldurmalı sokak lambasının altını.Soluklarını duymalıyız, miğdemizi bulandıran ter kokularını.Birbirimizi aramalıyız kalabalıkta ve bulmalıyız.Sesi gittikçe yakınlaşan bir ambulansın sren seslerini gelmeli uzaktan.İçimizde aynı acıyla büyüyen gözlerle bakmalıyız birbirimize.Arbede büyümeli ve iki çocuk düşmeli ayak ucumuza. Ambulansın hızla açılan kapısından telaşla sedyeyi indirmeli görevliler ve çocuklar sren sesleriyle karışmalı karanlığa. Bir aşk daha bitti diye yazmalı gazeteler,boş bir cadde ortasında ölen iki çocuktan bahsetmeli,faili mechul katiller aranmalı heryerde.Robot resmimizi çizmeli polisler.O sahil kenarında çekindiğimiz fotoğrafa benzemeli gözlerimizdeki hüzün.Kaçmalıyız kaçtıkça ayrı yollara sürüklenmeli yüreğimizdeki aşk ve kaçtıkça bitmeli acı… Uzak bir sahil kasabasına yerleşmeli birimiz ,birimiz yüksek gökdelenleri olan büyük bir kente. Sıradan ayrılmalıyız biz,sıradan zamanlarda ve sıradan insanlardan çok uzaklarda.Kimse bilmemeli ayakkabılarımızdaki kan lekelerinin aşkın içimizde yaşayan çocuklara ait olduğunu kimse öğrenmemeli içimizdeki katili aslında biz olduğunu.Hergün içimizde pişman değilim diyen katilin sesi çınlamalı.Oyun bitmeli,aşk bitmeli biz gitmeliyiz. Yıllar sonra birgün dönmeliyiz.Acıyla,geçmişe sunulan pişmanlıkla ve aşkla büyüttüğümüz vuslat çiçeklerini,bırakmalıyız mezarlarımızın ucuna.Sıradan olan ayrılığımız adına dökülmeyen gözyaşları yağmur olmalı. Çalmalı yeniden srenler sesizce yanaşmalı yanımıza yeni biten bir aşkın acı kokan nefesi,cenazeler gömülmeli toprağa ve mechul iki katilin daha resimleri yapıştırılmalı,robot resimlerimizi aynı canlılıkla taşıyan o taş duvarlara.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © SİNEM SEMERCİ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |