tersten esiyor rüzgar.. dayanamıyor hiçbir dünya
gücü..
dünya tersine dönmeye başlıyor her başımı yastığa koyduğumda. hayalle gerçek karışımı düşünceler
şaha kaldırıyor kasırgalı kavşakları ve o kavşakların bizi kavuşturulması bekleniyor..

umut neredesin? sen hiç bitmedin...

yüzüm yanıyor.. üşüyor evim yokluğunda. elimde fiyakalı bir bakışın, ve umrumda değil siren sesleri..
suç değil ki sevda uğruna hata yapmak.. utanılınır mı hiç sevdiysen ve sevginin yolunda haram lokma yediysen.. yani sen canından geçmişsin zaten bir kere. kim, ne durdurabilirki artık seni.. hangi huzur yolu, huzura eriştirir bedeni, ya da hangi mutluluk cevher eder yüreği.. yani sen ayan yüreğini ortaya atmışsın zaten, bir vuslata bin hasret sıçratmışsın! müebbete kalmışsın, utanç olur mu sıfatlarında. kaçıncı cümlen yerden yere çarpabilir seni. sevdaya söz geçiren var mı ki bu alemde, sevgine kim ne diyebilir.. ben sana müebbetliyim! bundan gayrısı acıtamaz cananı..

utanılınır mı hiç sevdiysen doyasıya. sevdayı keşfe çıkışından yara alır mı muzdarip duyguların.

odam kireç kokuyor. şarap kadehi bıraktığın yerde. her şey eskiye dair, sana dair özlemim... yaşanmamışlıkların kaldırımında bir sen var orada.. her yaşanmamışlık tavaf ediyor başımda..
hasret dikilmedi mi karşında azrail kılığında.. hiç kılın kıpırdamaz mı bilmem ki; aşk teninde kaos..

umut neredesin? savaşlarım, ağlamaklı gecelerin sıfatına.. zifiri karanlık saçların, gözlerin ab-ı hayat!

peşimani yüzün, yüzün elbet eldekileri yitirecek.. ezilecek fiyatsız onurların.. hayatın tersine akacak, nil gibi dünya gibi tersine dönecek.. peşimani yüzün.. sevdada burulacaksın, sevda olacak adın. düğüm düğüm içinde kalacak zerreler halinde sevda... o zaman anlayacaksın tahir'i de zühre'i de...
tahir ile zühre meselesi bu. anlayacaksın, kalışının hududi baklışına secde edecek sevda...