Dünya hayal gücünün tuvalinden başka birşey değildir. -Henri David Thoreau |
|
||||||||||
|
nice varlıklı aydın yıllara ve ikincigününikinci sarhoşluğunda sallanırken daha başka biri az evvelki yaşamdan daha yavaşça, nice aydın sancılara.. diyelim ki yine bir Ruh’i Bey akşamı olsun diyelim evet öyle olsun; ruhi bey nice yıllara olur olmaz mı ruhi bey yine yoksunuz ve varsınız yine.. geçen sene ruhi bey evet bu sene de ruhi bey yoktunuz yine ve vardınız evet yine de daha aydın yıllara.. günün birinde yakınlarınızdaki bir kapının hemen ardından siz tam yürüyecekken , o kapının yakınlarına doğru; yürüyor olacağım ben bir merdivenden yukarı ve iniyor olacağım aynı anda göğün birinden, yürümekte olduğunuz yöne doğru.. ve biliyorum az sonra çalacak olan yalnızlığınızın şu anki gülümsemenize şırınga edeceği ince korkuyu. hissede.biliyorum bugün o gün diyelim Ruhi Bey; az evvel açıldı kapı ve yüzüm yüzünüze asıldı diyelim; susarak ve susmayarak çalındı kapı diyelim hatta duydunuz farkındayım; kapının şu tanıdık sesini beklemiyorsanız bile beni; tanıdıktı yine de; kapının sizi çağıran, bilindik sesi.. içeri girdim usul usul içeri girdim gürül gürül sesiniz çıkmadı sukunetinizden daha başka; Ah Ruhi Bey ne iyi ettiniz kapıyı bana açmakla; bugün kalabalıksınız biraz ve bensizsiniz haliyle utanır yüzüm, evinizin odalarında affedin Ruhi bey azalıyorum yürüyemiyorum yanımda duran siz oldukça kalabalıksınız görüyorum, ve epeyce kararıyorum bir mendil gibi saten ya da beyaz_ değilim veda ya da özlemek de değilim bir limandan uğurlanıp bir istasyonda karşılanmayacağım öyleyse gidemeyeceğim müsaade edin ikinciayınikinci yalnızlığında su gibi akıp taşıp kurulacağım yatağıma. lakin duruyorum şimdilik dış kapınızın hemen yanında ve bilemiyorum; siz mi açmıştınız bana kapıyı, az evvel* ellerim de mi titriyor inanın hiç bilmiyorum. heyecanım ellerimde yürüyor siz heyecanımı mazur görün ben hala durmaktayım kapının sol yanında ve susmaktayım hala …bilemiyorumki hiç, siz mi durmaktasınız yoksa şimdi yanımda içeri giriyorum Ruhi Bey o kadar yakınınıza; lakin yürüyorum şimdilik bir su yürüyüşü gibi yürüyorum; gürül gürül biriktiklerim gibi usul usul; yatağıma... ellerimi mazur görün buayınikinciyalnızlığında .. yerle göğün yüzü arasında tam ortasında bir kör gibi ıssız; bir kör gibi karanlık Ruhi bey, sizin aydınlık hayatınızın tam ortasında yüzümle bir anda çıkıp geldim affedin ruhi bey bu sefer beni, siz; benim yerime. bir hayalet gibiyim bir gün ben o gün bugün diyelim hem de kör bir hayalet gibiyim diyelim ruhi bey çoğu zaman sisli miyim? ve bilirim bu yazgıda ben ‘‘herhangi bir şey gibi’’ olmanın dışında ne beyaz olabilirim ne de bir saten uğurlanıp karşılanmayacak, her gün.üm bir mendil gibi çırpınırken takvimlerden eseceğim pencere de kapınızla esiyorken yaprak yaprak koparılmış ve dökülmüş; bir mevsim, bir insan eli yaprak yaprak sayılmış, ezilmiş; bir ömür, bir insan izi... hem de aşağı akarak damla damla veya bir sis gibi çökerken yere usul usul, ve inerken gürül gürül yağmayacak birikmeyecek sinmeyeceğim kör bir hayalet gibi Ruhi Bey; herhangi bir şey olmak gibi düşünüp düşünüp unutmak gibi bugün bir kapı sesi olduğum gibi tamda yaşamınızın şu anında.. kapının üstündeki sesi ellerimle çalarak ve kapınızın kalbine dokunarak ruhunuza sineceğim yaprak yaprak gürül gürül adım adım sayfa sayfa... işte Ruhi Bey kör bir hayalet olmak herhangi bir şey olmak gibidir. peki üzgünlük ruhi bey? ikinciayınikinciyasında eşiğinizde kapınızın hemen yanınızda ben kör hayaletiyle bir gölge içinde var olan tüm kalabalığınıza rağmen. beni koklayıp unutmak nedir? bir sis ike.n ağır ağır bir batakta bir şehrin çervresinde azar azar ve hissederek düşüşü göğün birinden usul usul ve su gibi adım adım birer birer ve kalabalık düşüşleri tutmak ne demek? bugün o gün bilirim bir sus gibi birikip yatağıma uzanacağım. bugün o gün, bilirim diyelim; bilirim; gürül gürül ikinciayınikinciyazında olmayan şeylerin olmayan karanlığında sizi uzağınızdan kutlamak; ve koklamak bir gülü en kırmızı yaprağından.. o kapıyı çalmak gibidir tıpkı bir sisin bir kapıyı çaldığı gibi içinize dolarak tüm bunları kurutup bir gün ağlayacaklarımıza eklemek gibidir sizi siz.siz kutlamak .. yine de nice yıllara.. biliyorum Ruhi Bey kalabalıksınız; yazmayacaktım, yağmasaydınız ve beklide siz yağmadınız...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © iLkEsU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |