Sokağa doğru tütenbir baca..

sokaktayımdır ve suratlar karadır; .yaşamlar..
iner gününme bazen ya da yanlış sapakla uğraşmaktayımdır -hiç bilemem üşümüşümdür nihayetinde ve doğmuşumdur dünyanın başka bir kader`inde ..yaşamlar yaşamlar diyerek -bir inleti eşliğinde..

;o gün sabahın üzerinde tülden bir karanlık giydirilmişse, hava soğuksa, trafik soğuksa, yağmur bir yağıp bir vaz geçiyorsa ve üşüyorsam.. yaslanıyorumdur sıcak kollarınıza; içine girerek; tutunur misali.. saklanarak saklanarak.. üşümüş saklanarak.. doğmuş saklanarak.. yaşamlar yaşamlar dolmuştur dünyanın herhangi bir bilinc`inde..
inleterek saklanarak..

o gün - yağmur inmiştir ya da ben hala yanlış sapakta maharetlenmekteyimdir hiç fark etmez üşümüşsem; fark etmez..

fark etmesin zaten bir denize varmayacağım belki de yollardan akmayacağım..
bir sokağa tüten bir baca karasındayım belkide

ayrım.ım benim
.
.
sokak tütüyor ve akşam bitiyor
- kedi kovaları; kapaksız
mobilyalar; tatsız
tartışmalar zamansız
dar nefeslerle kirlenmiş çıplak cadde..
karanlık mesafelerle mırlıdanamadığım şarkılarım.. -
ayrımım benim..

- bir denize varamayacağım elbette..
deniz var olsun diye isteyebilirim sadece böylesi kurguları
ya da bir yerlerde birileri bir deniz olsun diye istemiş de olabilirim..
emin değilim; sız`ılıyım üşüyorum.. -

kollarınızın arasında
sizden saklanarak tutunmak için karanlık şarkılara..
üşüdüğümü sez`inliyorum..

belki gün ile beraber
bir yağıp bir yağmayarak
sırtınızdan koyu soğuklukla azar azar sızarak
uykunuzun çatlaklarından sızıp belki de; zihninizi bulandırarak
ya da hiç bir şekilde inmişimdir
hiç bir şeklinize sığ`mayarak..

= = = = = yürüyen bir sokaktayım

tüten bir bacanın sokağa bakan tarafı`ndayım..
nefes`imi tutuyorum;
isli sesli boşluğa üflenmiş bir tüy beyazıyla bir kuşu
kirletmek için..

akşam olur;
aklımda kalan uzun,
gri
,aç ağızlı şu sokak lambası ve
balkonlar ve balkonların bolarmış çamaşır ipleri ve ben bazen; penecerelerin altında yürüyen bir `ben olur..

düşünce olur; düşüncemin gözleri olur; balkonlara bakıp bakıp çamaşırlarınıza sığdırabilecek insanlar görmüşümdür düşüncemde;

tepe taklak; kırmızı şortlu çocuklar;
beyaz atletli adamlar, gri atletli adamlar, kadınlar
gençler
yaşlılar kalabalıklar; tepetaklak kurutulmaya bırakılmış bir dolu insan` olur düşüncemde balkonlardan aşağı sarkan kurumaya bırakılmış çeşit çeşit, renk renk..

ne acıdır..

hiç bir sokak diğerine benzemez, hiç bir köprü bir önceki kadar yakın değildir,ve hiç bir kuş bu kadar parlak değildir..

..hala yürürken; akşamın en ıssız saatlerinde aç ağızlı lamba kapatıverir ağzını

bazen
diğer lambaya dek sokakta karanlık gezer.. çamaşır ipleri dalgalanır

beyazıyla diğer lambaya kadar; ben pencere altında bir şarkı mırıldanmak

isterim.. tepetaklak edilmiş balkonlarınıza bakarak.. üşümekteyimdir; sizler kurutulup toplanıp istiflenmişsinizdir dünyanın bir yerlerine;

yürüyen bir sokak dolusuyumdur bazen
üşüdüğümden..

bakarım..yürürüm..inerim ve bazen
yaslandığım da olur
..sizlerle yürüyüp
sizlerden saklandığım da..

üşüdüğümden eser..

.benim ayrımım.

bir is bir ses arası
ve hiç bir şekilde
hiç bir şeklinize sığ`mayarak..
iniyorumdur ben;

ayrımım benim
ayrımım ben`