Bilim şaşkınlıkla başlar. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Türk Dil Kurumu’nun sözlüğüne göre gerçek: 1: Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, hakiki. 2: Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat. 3: . Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici: 4: . Temel, başlıca, asıl: 5: . Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan: . 6: felsefe Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak var olan. Bu soruyu sözlükler aşağı yukarı böyle cevaplıyorlar. Evet, doğrudur bu yazılanlar. Ama benim üzerinde düşündüğüm şey, gerçeğin sözcük anlamından çok, Gerçeğin nasıl bir şey yani ne olduğu. Gerçeğin sözcük anlamını sormakla hakikaten iyi bir giriş yaptığımı düşünüyorum. Şimdi de gerçeğin somut mu soyut mu olduğunu soralım. Duyu organlarımızla hissedebildiğimiz her şey somuttur. Gerçeği duyu organlarımızla hissedebilir miyiz? Bir çiçeği burnumuzla kokladığımızda ve gözümüzle görüp, ona derimizle dokunduğumuzda, çiçeği duyu organlarımızla duyumsarız. Bu, çiçeğin gerçek olduğunu mu gösterir bizlere? Peki ya duyu organlarının gerçekliğini nasıl ölçeceğiz? Başka insanların duyu organlarıyla mı? Bitkilerin ve hayvanların duyu organları birbirlerinden farklı olduğuna göre başka insanların duyu organları niye birbirlerinden farklı olmasın? En azından duyu organlarıyla algıladıkları kesinlikle farklıdır. Sonuç olarak: gerçeğin somut belirleyicileri özneldir diyebiliriz. Peki gerçek soyut mudur? Duyu organlarımızla algılayamadığımız ama varlığına inandığımız varlıklara soyut varlıklar diyoruz… Bu tanımdan da inanç nedir ve nereden gelir? Sorusu çıkar karşımıza. TDk’na göre inanç: 1 . Bir düşünceye gönülden bağlı bulunma: 2 . Birine duyulan güven, inanma duygusu. 3 . İnanılan şey, görüş, öğreti: 4 . din b. (***) Tanrı'ya, bir dine inanma, akide, iman, itikat: Peki inancı sağlayan nedir? Yani insanın inanması için ne gereklidir? İnsanın bir şeye inanması için, o şey hakkında az-çok bir şeyler bilmesi gerekir. Bunun için de deneime gereksinim duyar insan. Tabii herkes kendisine göre deneimler elde eder. Üstelik insanların bu deneimlerden çıkardıkları sonuçlar da farklılıklar gösterir. Sözkonusu deneim aynı olsa bile Peki bu deneimler nasıl elde edilir? Yaşayarak elbette. Şu da unutulmamalıdır ki, inanç sadece kendi deneimlerimizle deneimlediğimiz şeylerden ortaya çıkmaz. Başkalarından aldığımız duyumlar da inancımızı etkiler. Hem de inancımızın büyük bir kısmını. İnançların, özellikle dinlerin kişiden kişiye değiştiğini söyleyemeyiz. Bu değişmemezliği sağlayan şeyler, kutsal diye önümüze sürülen metinler ve kutsal olduğu söylenen insanlardan çıkmış olan, doğal olarak kutsal olan sözler. Bu sözlerin nereden çıktığı da başka bir konu elbette. Bu inançların birbirlerinden farklı yanları olmasına karşın, birbirlerine benzer yanları da var. Bu benzerliği sağlayan nedir peki? İhtiyaç. Evet, tanrıya duyulan ihtiyaç. Dinlerin temeli bu ihtiyaçsa, neden birçok din var? Çünkü birçok insan var. Ve öyle sanıyorum ki, herkesin kendine has bir felsefesi vardır. Biraz düşünen herkesin… Buradan da çıkardığımız şey, aşağı yukarı, gerçeğin kişiden kişiye farklı olduğu ve yaşadıkça gelişip değiştiği. Bu sorulara verdiğim cevaplara göre: gerçek özneldir, belirli bir ölçütü yoktur ve değişebilir. Peki gerçek tek midir? Bu cevaplardan sonra bu soruyu sormam sizi şaşırtabilir. --hem “Gerçek özneldir” diyorsun, hem de gerçeğin tek olup olmadığını soruyorsun, diyebilirsiniz. Biraz karmaşık görünse de ben bu cevaplardan yola çıkarak ve bu cevaplara rağmen, gerçeğin tek olduğunu düşünüyorum. Asıl Gerçek, tüm gerçeklerin toplamı olandır. Tüm gerçeklerin, yani tüm insanların, hayvanların, bitkilerin, ve cansızların teker teker gerçeklerinin toplamı, Asıl gerçeği, yani tek olan gerçeği oluşturur. Eylem Yurtsever
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Eylem Yurtsever, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |