Tüm insanlýk bir tutkudur; tutku olmadan din, tarih, romanlar, sanat, hepsi etkisiz olurdu. -Balzac |
|
||||||||||
|
Her þey sýradan… Masanýn üzerinde yerini almýþ kalem ilk kez bu kadar anlamsýz duruyor. Yüzler bilindik, yaðmur hep ayný þekilde yaðýyor. Boðuluyorum, nefes almayý özlüyorum. Koþmak istiyorum ufuk çizgisine doðru. Yakalamalýyým onu, öyle sýký çekmeliyim ki ikiye ayýrmalýyým gökyüzünü. Paramparça olmalý gökyüzü. Hiç kullanýlmamýþ gibi, tam istediðim gibi * Paramparça gökyüzüne yansýyan kent. Kent parçalarý… Sokaklar, caddeler, evler, çocuklar ve ýslak yavru kediler. Savunmasýzlýðýna, terk edilmiþliðine, acýnasý hallerine ve soðuk kaldýrým taþlarýna bakmalýyým kentin, ilk kez görüyormuþçasýna. Yaralarýna dokunmalýyým tek tek, keþfetmeliyim. Parçalara yüzümü sürmeliyim, karýþmalý gözyaþlarýmýz. Acýlarýmýz, endiþelerimiz ve bölük pörçük rüyalarýmýz çarpýþmalý, kaynaþmalý. Evlerin sarý ýþýklarýný sevmeli, soðukluklarýný sevmediðim florasan lambalarý kýrmalýyým bir bir. Bütün perdeleri kaldýrmalý, tüm hayatlarý görmeliyim. Gülenleri, yas tutanlarý, ufacýk elleri, anneleri… Annelerin kokularýný duymalýyým. Gri kentin tüm ayrýntýlarýný içime almalýyým. Hepsini ayný anda hissetmeliyim. Sevmeliyim. Her þeye raðmen. Kendime raðmen. Sevecek gücümün kalmamasýna raðmen. Teselli etmeliyim onu. Kenti, kentin aðlayan çocuklarýný, süt kokulu annelerini, ýslak yavru kedilerini, gözyaþlarý yanaklarýnda sessizce yuvarlanan, yüreði kent kadar paramparça olmuþ, kabarmýþ, göðe yükselmiþ kim varsa, ne varsa dokunmalýyým tek tek; acýlarýma, endiþelerime, savunmasýzlýðýma, kafa karýþýklýðýma, içimin sýkýntýsýna ve aslýnda teselliye muhtaç oluþuma raðmen. Dinlemeliyim onu, o da beni reddetmemeli. “Ýyi ki geldin, bir daha gitme.” demeli; gideceðimi, kaybolacaðýmý bilmesine raðmen. Birleþtirmeye çalýþmalýyým parçalarý ve her doðru parçayý buluþum iyi gelmeli kalbimin sýkýþmasýna. Kent parçalarýna her defasýnda daha þefkatli dokunmalýyým. Rengini hiç bozmadan, aðlayan çocuklarý ve anneleri susturmadan, belki onlarla aðlayarak…( Pembe, mor, sarý ya da turuncu istemez ki kent, boyanmayý sevmez. Sen boyarsýn onu kendi rengine, ben boyarým, belediyeler süslerler saçma sapan ýþýklarla ve anlamsýz ayrýntýlarla.) Sarýlýp aðlayarak temizlemeliyiz birbirimizi, gözyaþlarýmýzýn birlikteliði geniþletmeli ruhumuzu. Ben parçalarý birleþtirirken daha iyi hissetmeliyim, o da þefkatli dokunuþlarýmý hissettiðinde. Öyle bir an gelmeli ki kentin parçalarý tamamlamalý kendini, bense hiçbir þeyin sandýðým kadar zor olmadýðýný görmeliyim. Hiçbir þey sandýðým kadar, hissettiðim kadar zor deðil! Göz pýnarlarýmda biriken yaþlarý silerken arkasýný dönmüþ, çekip giden sýradanlýðýn ayak seslerini duymalýyým. O beni terk ederken ben gözlerimin önünde akþam ýþýklarý henüz parýldamaya baþlamýþ þehrin üstündeki yaðmur bulutuna atlayýp düþmeliyim kentin üstüne, biraz buruk, biraz hüzünlü, biraz karmaþýk… * …Fatih'te yoksul bir gramofon çalýyor Eski zamanlardan bir cuma çalýyor Durup köþe baþýnda deliksiz dinlesem Sana kullanýlmamýþ bir gök getirsem … Attila Ýlhan
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hatice Öztürk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |