Hiçbir zaman karakterlerimin hüzünlü olduklarını düşünmedim. Tersine yaşam dolular. Trajediyi seçmediler, trajedi onları seçti. -Juliette Binoche |
|
||||||||||
|
Bellemedim bu hâli, Nerede yâr mahali ? Hamsi tava misali; Sevdan kavurdu beni... (SERHAT ERTAŞ) Gözünde donmuş yaştım,, Aşkından yolum şastım, Elim Rabb’ime açtım, Sevdan kavurdu beni.. (SİNAN İSPENOĞLU) Yandım senin aşkına, Seller gibi taşkına, Döndüm artık şaşkına; Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Yeller gibi savurdun, Düşler gibi kayboldun, Kim bilir kimi buldun ? Sevdan kavurdu beni.. (SİNAN İSPENOĞLU) Çaresiz kaldı çarem, Zehirsiz öldü farem ! Hani banaydın harem ? Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Yandı yürek kül odu, Ümidim dalda soldu, Gözüme yaşlar doldu; Sevdan kavurdu beni.. (SİNAN İSPENOĞLU) Çöllerde mecnun gibi, Göllerde yunus gibi, Dağlarda ferhat gibi; Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Çöllerde suya hasret, Tırnaktan ayrılmaz et, Çekme yollarıma set, Sevdan kavurdu beni.. (SİNAN İSPENOĞLU) Aşkın kalbimde radar, Sensiz sabah, akşam dar, Acaba kimler kadar; Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Mum gibi yakma böyle, Sevda şarkısın söyle, Uzakta durma öyle; Sevdan kavurdu beni... (SİNAN İSPENOĞLU) Yollarım ırak sana, Kolların Mızrak bana, Sekiz yıldan bu yana; Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Döndüm sana yönümü, Şaştı berim önümü, Dinlemedin sözümü; Sevdan kavurdu beni... (SİNAN İSPENOĞLU) Özledim hoş kokunu, Sende böl bir uykunu, Saplayıp aşk okunu; Sevdan kavurdu beni.. (SERHAT ERTAŞ) Zaman geçip gidiyor, Ömür sensiz bitiyor, Bak yüreğim ne diyor; -Sevdan kavurdu beni.. (SİNAN İSPENOĞLU) Gezindim çok köy şehir, Günüm sensiz hep zehir, Aktı gözyaşım nehir; Sevdan kavurdu beni... (SERHAT ERTAŞ) Aklım sende kalıyor, Gözüm yolda oluyor, Herkes seni soruyor; Sevdan kavurdu beni... (SİNAN İSPENOĞLU) Gözlerin beni yaktı, Sözlerin tahtım yıktı, Kalbim yalandan bıktı; Sevdan kavurdu beni... (SERHAT ERTAŞ) Aşkım dağlardan yüce, Sevdana yapma cüce, Ağlarım ben her gece; Sevdan kavurdu beni... (SİNAN İSPENOĞLU) Görmedim böyle sevda, Ne bu naz, cilve, eda, Işte haykırdım seda; Sevdan kavurdu beni... (SERHAT ERTAŞ) Bilmem ne naz edersin ! Hep kışı yaz edersin, Neden bana yok dersin ? Sevdan kavurdu beni... (SİNAN İSPENOĞLU) Serhat düştü eline, Yakan sevda yeline, Sarılmadan beline; Sevdan kavurdu beni... (Serhat ERTAŞ) SINAN’ın yüzü azgın, Sensizliğe çok kırgın, Şu gönlüm sana kızgın; Sevdan kavurdu beni… (SİNAN İSPENOĞLU) Bu güzel düete daveti için değerli abim Serhat ERTAŞ’A sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © SİNAN İSPENOĞLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |