..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Paul'un Peter hakkında söyledikleri, Peter'den çok Paul'u tanımamızı sağlar -Spinoza
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Aşk ve Romantizm > Nuran Bulak




10 Ağustos 2015
Sessizce Veda 1. Bölüm  
Nuran Bulak
Yazmak; kendini anlatmaktır, demiş yazarın biri, kim olduğunu biliyorum elbet ama bunun ne önemi vardı. Benim tek derdim vardı o da kendimi anlatmaktı. Ve bu yüzden sana yazmaya başladım.


:ADDF:
SEESSİZCE

VEDA

1. bölüm

Yazmak; kendini anlatmaktır, demiş yazarın biri, kim olduğunu biliyorum elbet ama bunun ne önemi vardı. Benim tek derdim vardı o da kendimi anlatmaktı. Ve bu yüzden sana yazmaya başladım.
Zihnimden geçen satırları sıraya koydukça, kelimelerim hiç bitmeyecekmiş gibi birbiri ardına sıralanıyordu,
Klavyeye her dokunduğumda kelimeler hızla cümleye dönüşüp ekrana dökülüyor, her satırda ferahlaması gereken yüreğim iyice ağırlaşıyordu,
Yüzlerce mektup yazsam yine de anlatamayacakmışım gibi geliyordu.

Kaç mektup yazacaktım bilmiyorum ama bir kerede yazıp bitirecektim.
Anlatacak cümlelerim biterse mektuplarım da bitecek sanırım.

Senin adına ithafen yazmaya başlayınca titreyen artık ellerim değil yüreğim olmuştu.

n.b

Sevgili Samed

Her şey daha dün gibi aklımda..
Kendimi özgür bırakabilecek miyim yıllar sonra.. yıllar var bir umuda, bir hayale sarılmak ne demek biliyor musun..
Bilemezsin..
Sana yazmak ne demek..
Sana yazmayı düşünmek bile, içimdeki ateşi harlamak demek..
Düşündükçe, ellerim titrerdi her seferinde..
Şimdi ise ne garip, ellerim titremeden yazabiliyorum..
Şimdi sana yazmak, sana, bize, masum bir çocuğa dokunmak gibi, ne garip..
Öyle saf, öyle temiz ki hala anılarım..
Dokunmaya kıyamıyorum.. dokunsam onların masumiyetine, bir cam gibi kırılıp, bin parçaya bölüneceğim sanki..

Bir umuttur yaşatan insanı derken, aynı umudun insanı mahvettiğini nasıl bilirdim ki..
Bildim işte, hem de yıllara kendimi esir ederek bildim..
Ben neler büyüttüm içimde bir bilsen..
Her hayalin peşinden bir karanlık kuyuya düşer gibi düştüm sonra.. Bir sevgiyi taşımanın bu kadar ağır olduğunu nasıl bilirdim ki..
Öğrendim işte..
Umutlar ne kadar acımasızmış meğer..
Geceleri gözyaşlarımı kendimden bile saklamaya çalışmaktan yoruldum ben.. Sabah kalkınca seni aynı bıraktığım yerde bulmak ne demek bilir misin sen.. Bilemezsin..
İnsanın kendi kendisiyle konuşması ne demek.. Kendi çaresizliğinde susması ne demek..
Bir haksızlığı yapmak ve düzelmeyeceğine inanmak umutsuzluğu, vicdanımda kendime vereceğim en büyük cezaydı inan..
Bana artık kimsenin ceza vermesine gerek yok. çünkü en büyük kötülüğü kendime yaptım zaten.
Sevmenin sevdiğim dediğin insanın mutluluğu demek olduğunu söylemişlerdi..
Öyle mi..
Öyleyse, benim en saf parçam olan yüreğim sende kaldı artık..
Geleceğe taşıyacak başka bir şeyim kalmadı inan bana..
Bu elveda sana duyduğum aşka değildir aslında..
Bu ...
Elveda...
Sana

Oktay Kocagöz



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın aşk ve romantizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizce Veda Son Bölüm
Sessizce Veda 8. Bölüm
Sessizce Veda 7. Bölüm
Sevgilicilik Oyunu
Sessizce Veda 6. Bölüm
Sessizce Veda 3. Bölüm
Sessizce Veda 2. Bölüm
Sessizce Veda 5. Bölüm
Sessizce Veda 4. Bölüm
Bekle Gülüm Belki Bir Gün...

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Lokma Düş

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Seni Düşünürken [Şiir]
Aslında Ağlamayacaktım [Şiir]
Yanılıyor Muyum? [Şiir]
[Şiir]
Kelimeler Biriktirdim Sana İlmek İlmek D/okuman İçin [Deneme]
Gülüşün Aklımda Saklı Kaldı [Deneme]
Seni Hep Çok Çok Seveceğim... [Deneme]
Yalnız Kalmak İstiyorum [Deneme]
Konuşma Vaktim Gelmiş Hemen Yetişmeliyim [Deneme]
Ne Bilmek İstersin Ey Yar? [Deneme]


Nuran Bulak kimdir?

Hiç bir özelliği olmayan, sıradan biriyim.

Etkilendiği Yazarlar:
Emile Zola, Beethoven, Mina Urgan, Necip Fazıl


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Nuran Bulak, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.