Umutlar, tersine çevrilmiş anılardır. -Anonim |
|
||||||||||
|
Bu sorulara bir göz atalım: "Ne kadar insanda "yüzde kaç?" ahiret hassasiyeti aşınmış durumda, bir. Ne kadar insan sembol niteliğindeki görünürlüklere bakarak, İslam'la arasına mesafe koymaya başlamış durumda? Ateist oranı yüzde kaç olursa tolere edilebilir? Yüzde kaç oranında gençlerde deizm fazla sayılmaz? sandıktan yola çıktık ya? Yüzde kaç insan siyasi iktidarın yanlışları yüzünden İslam'la problemli hale gelmiş olabilir? ..." Ben, toplumlar sömürülme aşamasında toplumun en zayıf ve hassas olduğu noktaları saptayıp onları kullanan ahlaksızlarca yönetildiğini hatta yönetenlerin de aynı yolla yönetildiğini düşünüyorum. Bizim toplumun hassas olduğu dört husus var; birincisi din ve önemli bir yer tutuyor. İkincisi vatan ve bayrak bu da tabiri caizse ikinci bir din bu da önemli bir yer tutuyor. Üçüncüsü Mustafa Kemal bu da diğer ikisi kadar olmasa da yine önemli bir yer tutuyor. Dördüncüsü menfaat bu diğer üçünden daha fazla, ancak gizli güç; diğerlerinin bundan üstün olduğunun sanılmasın için çaba gösteriliyor. 1938'den sonra gelen her iktidar toplumun bu hassas noktalarından hangisi zayıflamış ve mazlum konumuna gelmişse onu kullanarak siyasi gücü ve o kitleyi arkasına alıp hareket etmiş. Kendi varlığını bile yeteri kadar tanımayan bir toplumun beklentilerine cevap niteliğinde bir emare gösteren herkes bu toplumun kahramanıdır. Mesele doğruyu söylemek değil, duyulmak isteneni söylemek siyasi iktidarın en önemli kozu. Hele bir de kişilere görseller sunup, gönül alabiliyorsan... Para, makam ve sosyal statü bahşedilip taraf olmaları sağlanan satılıklar da toplumda kendi yakınlarını bir arada tutacak duygusal ve ekonomik bağları sağlam tutmanın yollarını üzerinde çaba sarf ediyorlar. Hülasa, siyasi iktidara baktığımızda, sosyal çoğunluğun ve diğer hassasiyetleri taşıyanlar arasında yalpalayıp, ayakta kalmaya çabalayan bir görüntü var. Hiçbirinde yukarıda saydığımız dört hassasiyetin sadece birini taşıyorlar; o da menfaat... 4 Nisan 21 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Osman AKTAŞ, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |