..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Doğru şeritte olsanız bile, olduğunuz yerde kalırsanız er geç ezilirsiniz. -Will Rogers
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




28 Eylül 2022
İttifaklar Birer Referans Noktasıydılar 18/2  
Bayram Kaya
İmanın ilk bildirgesi içinde kölelerin mülk sahibi efendilerine karşı kutsayıcı bir anlayış çerçevesindeki eylemleriyle efendilerine sadık olmaları şarttı. Köleler efendilerine teslim olacaktı. Hem de köle imanı gereği bir köle "teslim olanların ilkiyim" diye övünecekti.


:DIC:
18/2
İmanın ilk bildirgesi içinde kölelerin mülk sahibi efendilerine karşı kutsayıcı bir anlayış çerçevesindeki eylemleriyle efendilerine sadık olmaları şarttı. Köleler efendilerine teslim olacaktı. Hem de köle imanı gereği bir köle "teslim olanların ilkiyim" diye övünecekti.

"Yeni yol bulmakla" yeni ortaya konan alan içinde "yeni açılan yol" ile efendi köle, zengin fakir, iyi kötü, ahlaklı ahlaksız, sadakat, teslimiyet, razılık pişmanlıklar vs. ortaya çıkmıştı. Açılan yoluneEn çarpıcısı da mülk sahibinin mülk kutsallığını esas alan izani çıkarımlar doğrultusunda; adalet ve adaletsizlikler ortaya konmuştu.

Şu veya bu biçimde; şu veya bu nedenle bu "mülk sahipliğni ve mülk sahipliğinin keyfi takdirini anan deklarasyon anlatımı içine bir kez girdiniz mi, kurtuluş ölümdü. Artık türlü biçimde yaşanacak her türden olumlu veya olumsuz gelişmelere yol açılacaktı. Bu gelişmeler, akılla değil; inancı eksenle köleci kurum ve kurallara bağlanma içinde tartışılacaktı.

İnancı tartışmalar ekseninde ilk paylaşım filan unutulacak; vaat ve ödüller karşısında efendiye karşı taat, itaat, biat, iman yarışında olmanın tartışmaları başlayacaktı. Başınıza ne gelirse iman eksikliğinizden gelecekti vs.

Kuralar neye göre hangi kaynaktan çekiliyordu? Ve kurayı çekip, malı mülkü dağıtan kimdi? Sanmayın ki kuralar doğada var olanlar içindeki kaynaktan çekiliyordu! Bu doğru değil.

Böyle olsa türsel soyumuz 5500 yıldan beri değil de milyonlarca yıldır bu kura ekseninde mal mülk sahibi olurdu. Dahası kolektif alanın bağı, bahçesi, tarlası, sürüleri, maden ocağı, ağılı, otlağı, araç gerçleri ve kolektif bilgiyle donanmış köle kişileri vs. mülk diye dağıtılıyordu. Sizce de bunlar tuhaf değil mi?

Kuralar totem dönemden ön ittifaklardan beri ortaya konan kolektif mal-mülk içinde, kolektif kapasite içinde, kolektif emek gücü içinde ve kolektif emek gücünün oraya koyduğu zenginlik kaynakları içinde çekiliyordu.

Daha doğrusu kolektif bir mal-mülk; kolektif bir kapasite; kolektif bir emek gücü; kolektif bir emek gücünün oraya koyduğu zenginlikler, kolektif bir akıl ve üreten kolektif bir miras bilinci olmasaydı çekilecek kuralar da hiç olmayacaktı.

Kolektif kapasiteli yaptırım gücü; "yağma Hasan'ın böreği" gibi, özelleştiriliyordu. Kolektif kapasiteye mülküm diyen El kolektif kapasiteyi keyfi takdirine göre veriyordu.

Üretim hareketi somuttu. Kolektif alanda paylaşım hareketi, kolektif üretim hareketine bağlı bir kolektif karar ve kolektif yasa olmakla, herkesin ihtiyacına göre ve herkesin yeteneklerine göre yapılan somut bir paylaşımdı.

Kolektif tabanlı üretilen kullanım ve tüketimler üzerindeki paylaşım da çocukların, yaşlı, sakat, hastaların da ihtiyacına göre kolektif emekten pay alması esastı. Bu esas özel mülkiyetin değil kolektif somutluğun somut bir öngörüsüydü.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 4
Ölçü 2
Ölçü 3
Ölçü 1
Kendisini Kopyalama 2
Kendisini Kopyalama 1
Hemcinslerin Tarihi 11
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 4
Hemcinslerin Tarihi 6

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Bildin mi? III [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
ve Biz [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Bayram Kaya, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.