Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür -Atatürk |
|
||||||||||
|
Son karşılaşmamda (dün) bakıp bakıp güldüm yüzüne...O kendisini görmemden dolayı sevincimden gülüyorum sandı beni ama, yanılıyordu..İşin içinde başka şeyler vardı aslında; ben buna gülüyordum... Sakalının her teli başka renkti, inanmazsınız!..Hani bir yolculuğa çıkarsınız,hazan aylarında;otobüsünüz yada otomobilinizle yamaçları ağaçlarla,fundalıklarla kaplı vadiye dalarsınız..Her taraf özellikle kahverenginin, sarının,kırmızının,yeşilin tonlarıyla derya denizdir... Çarpılır,gözünüzü alamazsınız bu güzellik karşısında; işte böyle bir şey şimdi düşünüp, duyumsadıklarım...İsmail Abinin yüzündeki, sakaldan ormana bakarken, ben geçtiğim o dağ arasını düşünüyordum aslında. Her teli başka bir renk olan sakalları, bıyıkları, kaşları, kirpikleri; yuvasında fıldır fıldır dönen ve şeytana 'dur!' diyen bakışlarıyla çok güzel uyuşuyordu gerçekten...Turkuaz, lacivert, gülkurusu, lila, bordo, menekşe, pembe renkli kıllar bile vardı içinde..Her bir renk yaşadığı aşkların simgesiydi sanki!..Bunlar aklıma düştükçe daha çok gülmeye başladım. Düşünün hele, ne çok çeşit renk aşk yaşamıştı İsmail Abi!..Tam “helal olsun” derken; elmacık kemiklerinin üstünün çıplak oluşu dikkatimi çekti...Allah allah!! ..Oralar niye çıplak kalmıştı acaba?Hemen buldum açıklamasını:Aşksız yaşadığı zamanların faturasıydı buralarJ))))”Hangi dönemine rastlıyordu acaba” dedim kendi kendime. Büyük bir olasılıkla uyuduğu zamanlardı onlar!..Ya bebekti, yada tanrıyla buluştuğunu sandığı sıralar, kim bilir!..(!) Böylesine güldüğüm,görülmüş şey değildi. Kuşkulandırdım sonunda O’nu! ”Sakalıma mec yaptırdım” demez mi!?Bozuldum biraz,inanın!..Demek içimi okumak gibi bir yetisi de vardı İsmail Abinin!..”İyi ki aşık olmaya falan kalkmadım” diye teselli verdim kendime..Utanırdım ya!..Abi abi dediğim birine aşık olmaktan dolayı...İlk kez akıllı davranmışım meğer!.. Derken konuştuk biraz, oradan buradan!..Adam anasının gözü!..Lafı döndürdü dolaştırdı kadın erkek ilişkilerine getirdi gene...Zaten ne zaman iki kelime konuşmaya kalkışsak, benim nezdimde kadınlara saldırırdı..Bu kez de böyle oldu;itiraf etmeliyim.Ben inadına kadın-erkek eşitliğini savunurken;O, dini kuralları da ön plana çıkararak, paçayı kadınlara kaptırmamak uğruna ağzını açtı,bir türlü de kapatmak bilmedi...”Bir dakika” dememi bile bana reva görmeyen bu adamı dinlemek zorunda kaldım sonunda..Daha doğrusu; dinler gibi yapıp, delirdim!... Ne mi anlattı? MUTE NİKAHI diye bir şey! Anlatması O’na göre kolay; lakin anlaması benim açımdan zor bir kavramdı bu!..Kadınından ayrı yaşamak zorunda kalan (iş,gezi,hastalık,doğum sonu...vs!..)erkek;o süre için geçici nikah yapıp bir başka kadınla yaşayabilirmiş!..(!) Kirpi oldum duyunca!.. “Peki!..Ya kadınlar?..” dedim. ”Yo!..dedi,onların böyle bir hakkı yok! Dinimiz bunu emretmez!..” 'Hay senin (...) şey edeyim' diye geçirdim içimden!İnsanlığıma dua et sen; yoksa görürdün; erkek kimmiş, kadın kimmiş, Mute Nikahı kimmiş!. Çok kızmıştım, çokkkk!...Hoşça kal İsmail Abi bile demeden (artık hiç kimseye allahaısmarladık demiyorum. Ne ısmarlayacaksam, parasını verip insanlara ısmarlıyorum. Yamukluk yapanları siliyorum listemden..Bana kazık atanları yani!..Bunların içinde Allah da var..Ismarladığım hiçbir şeyi getirmedi bana şimdiye kadar...) evin yolunu tuttum..Aklım MUTE NİKAHI’ nda ama hala!.. Attım kendimi, asma altında gerili hamağa...İpini çekip sallanmaya başladım. Gökyüzü alabildiğine mavi,güneş pırıl pırıl!...Hafiften bir rüzgar saçlarımda...Uzaklarda öten bir kuşun tatlı sesi kulağımda...”dal dal kiraz,aklımda dudakların..gel canım!..”şarkısı ilişik dudaklarımda...Mırıl mırılım şimdi!..Sarman bir kediyim yani!..Miyav!.. diye bağırıyorum mırıldandığımı sanıp..Bahçedeki kelebeği yakalamaya çalışan Keke zıplıyor yanıma;birlikte sallanıyoruz..İşte şimdi tam zamanı,;gökyüzü ile MUTE NİKAHI kıydırmalıyım!..Bu işi Keke’ye yüklüyorum:”Haydi Keke!..Kıy bakalım nikahımızı!..Ama ölene dek” diyorum!.. Keke’nin bir şey anladığını sanmıyorum ya,neyse!İçim rahatlıyor gene de!..Gökyüzü ile evlenip,sevişeceğim için.. Devire bak hele!Ne günlerdeyiz be!.. Yakında böyleleri sayesinde Mute Nikahı,MODE NİKAHI (moda) olmazsa eğer,şaşarım!.. Kendime söz verdim İsmail Abi!..Artık seninle bir daha görüşmeyeceğim, konuşmayacağım!.. Not:KEKE:Bizi hiç terk etmeyen erkek sokak kedisi!..J)))))
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |