Konuþ ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Bu somut yazýnýn en soyut satýrýndan, omiriliðimi görebilme ihtimalim vardý. Sonra ben iþe bu saatte hiç baþlamamýþtým ki? Öðlen baþlayan mesainin, bir anda 09.00'a çekilmesi tesadüf deðil. Hem sonra gelir gelmez de yazýlar yazmadým nedenli nedenli... Demekki hatýrlamak bile isteyebiliyorum; ki geçtim unutmayý... Unutmak için çýkarken yola, aksine bir bölücülükle, hatýrlamak için erken kalkmam ne tuhaf... Bu bir keyif belki... Ýçimi ara ara acýtsada, haz aldýðýmý inkar edemem... Sabah çayýmý yudumlarken, dudaðýmda Türk tütünü ve alttan duyduðum Yýldýz Tilbe þarkýsý; "Çabuk olalým aþkým" Biraz saçma... Hiç de çabuk olmaya eðilimli deðilim. Ama þarkýyý yine seviyorum Tilbe bunu acýklý söylemiþ. Ne yalan söyleyim, insan ister istemez "Müslüm baba havasýna" giriveriyor. Neyse, hatýrlamak insana acý verir mi? Bana acý vermiyor! Yani, acýlarý da, mutluluklarým kadar hatýrlamak istiyorum. Bu sadece aþkta falan da olmuyor. Yani hayata dair "net acýlarýmda" da böyle düþünüyorum. Küçükken ev telefonundan internete baðlanýyordum. O zamanlar ADSL falan yoktu. Yani bu baðlantý paketlerinin yeni yeni kullanýldýðý günler... Ben ise en pahalý internet baðlantý seçeneði olan TTNET (Türk Telekom. Saati 3 YTL'den) ile baðlantý kuruyordum. Öyle böyle derken, ay sonunda 150 YTL fatura gelmiþti. Ama dikkat çekerim bu rakam 8 sene öncesine ait ki, ben faturayý görünce evden kaçtým! Tüm mesele babamýn o faturayý görmeden, o kadar parayý bir yerlerden bulup, çaktýrmadan yatýrabilmekti. Faturayý yanýmda taþýdým. Tüm arkadaþlarýmý ve akrabalarýmý dolaþarak, baþka bir gerekçeyle para topladým. Tabi her gittiðinde de alamýyorsun. Boþ döndüðün de çok oluyor. Neyse, bir ay onun karýn aðrýsýný nasýl çektim, bir ben bir de yengem bilir ki Allah zaten dönen tüm dolaplarý biliyordu... Bu elbette ki acý bir durum. Ama hatýrlamayý ve o sýkýntýyý gözümde canlandýrmayý seviyorum. Amcan bahçedeyken kalp krizi geçerep vefat etmiþti. Henüz gençti. Unutmak istemiyorum. Hatýrlýyorum. Onu hatýrlamak beni uslandýrýyor. Her karesini yaþamak istiyorum. Yeniden, yineden defalarca... Ölüm insaný uslandýrýr. Arkadaþýmý depremde kaybettiðim aný da hatýrlýyorum. Ve sonunda büyük bir aþktan sonra, o aþkýn en güzel günlerini ve en acý günlerini hatýrlama konusuna geliyor sýra... Hatýrlýyorum ve hatýrlamak istiyorum. Nedenlerini ve sonuçlarýný aklýmda canlandýrýyor ve yaþýyorum. "Kötü günleri aklýna getirme" derler! Ama neden? Hep iyi günleri mi hatýrlamamýz gerekiyor? Her zaman ve her yerde "Ýyi günler" ruh halini mi taþýmalýyýz. Eðer acýlar öðreticiyse, bitmiþ aþklar da bir acýysa, neden "onu unutuyonsunuz?" Neyse saat 10.51 olmuþ. Ýþe dönsem iyi olacak. Ýlk kez iþe ve güne böylesi salak bir düþünce ile baþladým. Zaten kimse farketmiyor bile... Nolcak; klavye sesleri çýnlatýrken kocaman gazeteyi belki de bir fahiþenin haberini yazýyorum sanacaklar. Çünkü hiç bir haber gözlerimi bu kadar açtýrmaz bana... Çayým bitti... Gerçi yazý da bitti ama olsun...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Orhan TURAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |