Şiir, tarihten daha felsefidir ve daha yüksekte durur. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
- Aile içinde herkes birbirinin gözünü oymaktadır. - Her evli kadının kocasından başka, bir sevgilisi veya en azından beğendiği bir erkeği vardır. Bu konuda da çok haklıdır, çünkü yalnızlık çekmektedir. - Her evli erkek karısını kesinlikle aldatır. - Her kaynana cadalozdur, evladının yuvasını yıkmak birinci görevidir. - Her çocuk anne ve babasına ihanet edecektir. - Türk aileleri kaba, cahil, başkalarına özenen karakterlerle doludur. - Her liselinin bir sevgilisi vardır. Olmayan salaktır. - Arkadaşlık ancak iyi günlerin duygusudur, en ufak sendelemede arkadaşın sırtına bıçak saplamak olağandır. - Yükselmek için her yol geçerlidir. Ahlaksızlık, alçaklık dahil. - Milliyetçi ise mafyacıdır. - Ulusalcı ise geri kafalıdır. - Sağcı ise yobazdır. - Solcu ise dinsizdir. - Vatanseverlik çağdışıdır. - Evlere hatta yataklara ayakkabı ile girilir. - Hayvanlar hiç sevilmez, hayvanı sevenler ancak kokonalardır. - Yaşlılara eziyet edilir, edilemezse alay konusu yapılır. - Kız çocukları erkek arkadaşlarını odalarında misafir eder, izin alma gereği dahi yoktur. - Erkek çocuklarının hepsinin aklı belden aşağı çalışır. - Yengelere, eniştelere göz koymak gelenektendir. - Devlet hep zorbadır. - Vb vb vb - Bütün bu özelliklere karşı çıkanlar hatta şaşıranlar bile ayıplanır *** Türkiye üzerine oynanan en büyük oyun, insanların kişilik ve aile yapısına yapılan gizli saldırılardır. Bu saldırının en büyük ayağı da medyadır. Bütün pislikleri albenili, cezp edici bir şekilde sunup, modernlik gereğiymiş gibi göstererek Türk halkına kabul ettirmeye çalışıyorlar. Yukarıda aklıma gelenleri saydım, okurken mutlaka sizin aklınıza daha fazlaları gelecektir. Yukarıda sözü geçen özelliklere sahip kişiler mutlaka vardır ama bunları çoğunlukmuş hatta örnekmiş gibi öne sürmek de ne oluyor? TV dizilerinde durum bu, peki gazeteler? Dikkat etmişinizdir. Bazı haberler (özellikle aile yapısını bozucu olanlar) hiç hak etmediği kadar abartılır ve günlerce yayın yapılır. Belki de bu kadar revaçta olmasını anlamsız bulursunuz (işte anlamı budur). Çocuk tacizcileri, yaşlılara yapılan işkenceler, sapıklıklar, hainlikler öyle bir noktaya getiriliyor ki sanki bunu her Türk vatandaşı her an yapabilir. Yapanlar günlerce manşetlere taşınıyor. Bazı seviyesizler bunları canlı yayınlara bile çıkartıyor. Açıkçası özendirme boyutuna getiriyorlar. *** Yanlış giden bir şeyler var, yine bunun en büyük suçlusu bizleriz. Biz izlediğimiz, alkışladığımız, satın aldığımız için bu saldırıları devam ettirebiliyorlar. Bize benzemeyen, yakışmayan, hak etmediğimiz özellikleri ret ediniz. İzlemeyiniz, satın almayınız. Çocuklarınız utanmak, sevmek, arkadaşlık, vatanseverlik gibi güzel duyguları ancak sizden öğrenebilirler. TV deki dizileri seyrederek ve alkışlayarak onaylarsanız, çocuklarınız bu güzel duyguların yerine, küresel saldırganların medya ile pompaladıklarını kabul ederler. Seçim sizin…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hüseyin Cem, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |