Matematiğe, yalnızca yaratıcı bir sanat olduğu sürece ilgi duyarım. -Godfrey Hardy |
|
||||||||||
|
Son günlerde bir şeyler oluyor. İnsanlar sorgulamak istiyor, sorgulayamıyor, öğrenmek istiyor öğrenemiyor. Adalet = Geciken adalet = Adaletsizliğin bir türü olduğunu görmeyenimiz, anlamayanımız kalmadı. Dilimize yeni tanımlar girdi, içimize yeni korkular girdi. Konu hakkında bilgisi olan da olmayan da; bir dizi senaryosundaki kurguları, bir senaristin olaya bakış, yönetmenin konuyu aktarış biçimini bile eleştirir ve yönlendirir oldular. Geçmişin bazı izlerinin ortaya dökülüyor olmasından rahatsız olunuyor. Her sorduğunuzda faklı bir adres gösteriliyor. Dönüp dolaşıp yorgun argın başladığınız noktaya geri dönüyorsunuz, dünyanın yuvarlak olduğunu ispatlamaya çalışırcasına. Muhteşem yüzyıl gelmiş geçmiş… Halkın büyük bir kısmı zor durumdayken İstanbul’da bazı devlet büyüklerinin rahat bir yaşam sürdürüp, eğlenceye düşkünlükleri ile hatırlanan Lale Devri yaşanmış, geçmiş… 8 yıldır iktidarda olan ve bunun şımarıklığı ve baş dönmesi içinde olan günümüz hükümeti ve İktidar partisinin de bu ‘’Muhteşem 8 yılı ‘’ da gelir geçer. ‘’ ’Dünya ne sana ne de bana kalmaz Sultan Süleyman'a kalmadı Böyle hiçbir kitap yazmaz…’’ der bir şarkı. Kimdi Sultan Süleyman? 1520-1566 yılları ( 46 sene ) arasında Osmanlı Devleti’ni idare eden, babasının ölümü üzerine tek oğlu olarak 1520 tarihinde Manisa’dan İstanbul’a gelerek 10. padişah olarak tahta geçen, Osmanlı Padişahları arasında iktidara hemen hemen en uzun kalan, Osmanlı Devleti’ni en büyük sınırlarına ulaştıran Sultan’dı. Bu gücünden dolayı ismi Batı’da Muhteşem, Devlet adaletini çok adil kullanması sebebiyle de ‘’ Kanuni’’ olarak anılmıştır. Pek çok özellikleri yanında büyük bir şair olan Kanuni Sultan Süleyman'ın hastalığında yazdığı şu beyit yüzyıllardır dillerden düşmemiştir. Halk Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi. Saltanat dedikleri bir cihan kavgasıdır. Olmaya baht ü saadet dünyada vahdet gibi. Saltanat ağızda hoş bir tad bırakan, saltanata yakın olmaya çalışanların çoğaldığı, şikâyetçi olanların ise daha da çok olduğu, büyük hataların yapıldığı, hâkimiyet, otorite, ihtişam, tantana, debdebe, bolluk, zenginlik, tek kişinin bölünmez hâkimiyeti vb. tanımlamalarla ifade edilmiştir. Sultan Süleyman’a ‘’ Muhteşem ‘’ unvanı verilmişti. Bir süre önce Başbakan Erdoğan’a da Kuveyt’te, Gazze’ye yönelik uygulanan ambargo konusundaki politikaları nedeniyle, Şeyh Fahad el-Ahmed Uluslararası Hayır İşleri Ödülü Kurulunca ‘’ 2010 yılı İslam Dünyası Mümtaz Şahsiyet Ödülü’’ verildi. İktidar kayığında iken saltanat kayığının hayalleri kurulur belki ama en son binilecek kayık ‘’ İmam’ın Kayığı’’ dır. Bu cihan kavgasının sınırı neresidir? Ne zaman durup artık gözünün doyduğunu fark eder içindekiler? Cihan kavgalarının insandan, sevgi dolu insani özden yana bitebilmesi dileğiyle… Müşerref ÖZDAŞ
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Müşerref ÖZDAŞ, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |