..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Tarih, hiçbir zaman orada bulunmamış kişiler tarafından anlatılan hiçbir zaman olmamış olaylarla dolu bir yalan. -Santayana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Müşerref ÖZDAŞ




27 Nisan 2010
Beyaz Atlı Hayaller  
Müşerref ÖZDAŞ
Her şeye rağmen güzel bir geleceği umut etmek, beklemek; gerçeğin kıyılarından çok açıklara yüzmemek koşuluyla, en doğal hakkımızdır. Yoksa kendi yarattığımız hayallerin içinde boğulma tehlikesi de vardır.


:BCII:


BEYAZ ATLI HAYALLER

‘’ Beyaz atlı, şimdi geçti buradan… ‘’

Ömründe bir defa da olsa Beyaz Atlısını beklemeyen, düşlemeyen bir kadın var mıdır acaba? İtiraf edilmese de sanırım yoktur. Genç kızlar, genç kadınlar, bekler durur o beyaz atlıyı. Şimdilerde TV ekranlarında, kriterlerin önceden belirlenerek, ilanen beyaz atlının beklenmesi, aranması modası var. Nedir o kriterler?

-Önce iyi bir gelir,
-Çocuksuz,
-Her dediğimi yapacak,
-Evi olmazsa olmaz,
-Yaşamayı, gezip tozmayı sevecek,
-Ben nereye istersem gelecek,
-Boyu boyuma, huyu huyuma uyacak… vb.

Sıralanır gider böylece… Bayanlar ayrı, baylar ayrı sıralar. Bir umuttur beklenir.

Nerededir bu beyazlar giyinenler, yolu gözlenenler? Nerden gelir, nereye giderler? Hangi duraklarda soluklanırlar? Beyaz atlı sizin hanınızda ne zaman konaklayacaktır? Belki de size gelinceye kadar başka hanlarda, başka hancılarla karşılaşacaktır.

Beklemeli mi, yolunu gözlemeli mi, yoksa gelip geçerken durmayacak gibi olursa, yolunu kesip zorla durdurmalı mı? Gelen atlı gerçek beyaz atlı mıdır, yoksa boyanmış mıdır? İlk yağmurda gerçek açığa çıkacak mıdır? Diyelim ki atlı geldi ve konakladı, kalıcı mıdır? Yoksa yorgunluğunu giderip yoluna devam mı edecektir?

Veya sizi de taşıyabilecek kadar güçlü ve sağlıklı mıdır atı? Kararlı ve iyi huylu bir at ve atlı mıdır? Elden kaçırmamak için ne yapmalıyız? Gücünden fazla yüklenmemeli miyiz? At ve atlı dik başlı da olabilir elbette. Onu eğitmeye, başını eğmeye , ehlileştirmeye çalışmalı mıyız?Yoksa olduğu gibi mi kabul etmeliyiz?...

Öğretilmiş, dayatılmış isteklerden vazgeçip, kendi halinde bir yayada da aradıklarımızı bulabilir miyiz? Yoluna yoldaş olabilir miyiz? Bir lokma aşımızı bölüşebilir miyiz? Cebinden çıkarıp sorduğu adres başka birine götürecekse, ona düzgün bir yol tarifi yapabilecek miyiz? Güle güle, yolun açık olsun yolcu, diyebilecek miyiz?

Dünyamızı güzel hayallerle süsleriz. Sevmek ve sevilmek güzeldir. Beklentilerimiz vardır. Bunları karşılamasını istediğimiz, gelmesini beklediğimiz, umutlarımızı bağladığımız kişiler vardır. Gelen, mükemmelimiz olur bir anda. Olmadığını fark edinceye kadar geçen bir zaman vardır. Gün gelir, gözümüzde devleştirdiğimiz, birden sıradanlaşır…

Yaşam ısmarlama mutluluk üretmiyor. Bizim kurallarımızı dinlemiyor. Kendi kuralları çerçevesinde sunumunu yapıp kabulümüzü bekliyor. Sunulanı kabul edip başköşeye konuk etmeli, tanımaya çalışmalıyız. Soluklansın, biz soralım, o anlatsın; dinleyelim, anlayalım… O sorsun, biz söyleyelim…

Tam da bu noktada çıkar sorunlar. Dinlemek, duymak, anlamak farklıdır. Bakmak ile görmek arasındaki fark gibi… Şairin ‘’ Anlam’’ adlı şiirinde dediği gibi ( *1):

Sen ne türlü desen, söz dinleyenden alır anlamını,
Öyledir görüntü de, bin kişi bakar denize,
Denizi görür biri…

İletişim büyük bir sorundur ilişkilerde. Düşüncelerimizi söyleyemiyorsak, doğru ifade edemiyorsak, beni anlamıyorlar demek ne derece doğrudur? Bu esaslı bir sorundur işte. Sevginin göstergesi karşımızdaki sevilenin düşüncelerine her an katılmak, kabullenmek de değildir. Sevgi, hayatı ve fikirleri paylaşmaktır, değer vermektir. Yaşamımızda duygulara yer veriyorsak da mantığı da elden bırakmamak gerekir. Mutluluktan başımızın döndüğü anlarda bile ilerde dünyamızın kararmaması için mantığımız hep devrede olmalıdır. Biz onun iptal veya duraklatma düğmesine basmış isek, aslında duraklayacak olan yaşamımızdır, iptal edilecek olan beklentiler, hayallerdir.

Ben kimim, yaşamdan ne istiyor, ne bekliyorum? Karşımdaki bana ne verebilir? Birbirimizi kırıyor muyuz, inciniyor muyum? Bunlar tekrarlayıcı bir hal mi aldı? Sevdiğim kişi ne kadar tutarlı, verdiği sözlere ne kadar bağlı? Bana güven veriyor mu? …Alacağımız cevaplara göre değişecektir geleceğimiz.

Başımızda kavak yellerinin en delisi esse de, hatalar yapsak da, hayal kırıklıklarımız olsa da, yine de süsleyecektir hayaller dünyamızı. Renkleri tozpembe olsa da görürüz ki gerçeklerin rengi farklıdır. . Her şeye rağmen güzel bir geleceği umut etmek, beklemek; gerçeğin kıyılarından çok açıklara yüzmemek koşuluyla, en doğal hakkımızdır. Yoksa kendi yarattığımız hayallerin içinde boğulma tehlikesi de vardır.

İşte bu yüzden, yaşamımızı dengeler üzerine kurmak zorundayız. Günün birinde kendimize ‘’ Şimdi ne yapmalı?’’ deriz. Oturup geçmişe ağıt mı yakmalı, bir çare mi aranmalı? Tüm yollar kapanmış, geçit yok gibi de görünebilir gözümüze. Ama acele etmeden düşünülürse ve doğru zamanda harekete geçilirse her zaman bir çözüm bulmak da mümkündür.

Çözümsüz, sevgisiz, hayalsiz, umutsuz kalmamanız dileğiyle…

(*1 ): Necati Cumalı

Müşerref ÖZDAŞ


.Eleştiriler & Yorumlar

:: Beyaz atlı prensleri hep bekledik:)
Gönderen: Rüya Bayram / , Türkiye
27 Nisan 2010
Ben de yazınızı çok severek ve duygularınıza karışarak okudum Müşerref hanım.Sevgiler

:: Hayallerin güzel olmadığını kim söyleyebilir?
Gönderen: Ömer Faruk Hüsmüllü / , Türkiye
27 Nisan 2010
Hastalık derecesine varmamak koşuluyla bırakalım da insanlar istedikleri gibi hayal kursunlar.Bu hayallerin ne kendilerine ne de başkalarına bir zararı olabilir."Beyaz atlı"yı hiç böyle düşünmemiştim.Beyaz atlı deyince aklıma ilk gelen "Pamuk Prenses" masalı olurdu,hepsi o kadar!Yazınızı okurken gülümsediğimin farkına vardım.Çünkü hoştu,güzeldi.Teşekkürler.Saygılarımla.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Umutlar Tükenirse
Aldanmalar,aldatmalar ve Yalanlar Üzerine Düşüncelerim
Sevgi Bekler mi?
Aşk mı? Alışkanlık mı?
İzler, Yaslar ve Yaşlar
Kalanlar ve Gidenler
Yaşamın Ortasında Bir Yalnız Adam
Günümüzün Dürüstlük Anlayışı Sorunsalı
Tozlu Bir Rafta ve Anılarda Kalmak
Korkularım

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çiçekleri Döken Bahar
Sevgi Sihirdir
Geceler Günahı Saklar
Hayvan Olmanın Dayanılmaz Ağırlığı
Muhteşem 8 Yıl
4g : Gittim - Gördüm - Gezdim - Geldim (Eskişehir’in Yeni Yüzü)
Dağılan Bulutlarım
Sevgi Şehri Şehir Rehberi
Tanrıya Mektup
Gelecek Daha Kaç Tecavüze Gebe?

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Olsaydım [Şiir]
Sevgi (Seni) Ektim Yüreğime [Şiir]
Ateşi Yakan Bilir [Şiir]
Sahtekarlar Balosu [Şiir]
Sualler (1 ) [Şiir]
Yaşam - Aşk - Tutku - Sevgili [Şiir]
Yaşam Akıyor Yanı Başımda [Şiir]
Zamanın Kıyısında [Şiir]
Hani Bir Şarkı Var Ya [Şiir]
Yürekte Bir İmzadır Sevdan [Şiir]


Müşerref ÖZDAŞ kimdir?

Biyoloji öğretmeniyim. 1978'li yıllardan beri edebiyat,şiir,resim ve geleneksel sanatlardan "ebru " ve "kaat'ı " ile uğraşıyorum. Sevgi yolu, Ortanca ve Mahzunice adlı dergilerde yazılarım yayınlanmaktadır. Turkhaber ve Cbhaber internet gazetelerinde de köşe yazarlığı yapmaktayım. Edirne-Uzunköprü SES gazetesinde de yazmaktayım. Yaşamın en iyi öğretmen olduğunu biliyorum. . . Ve sınavını en hazırlıksız zamanlarda yaptığını . YAŞAM BİR ŞİİRDİR. . . ŞİİR DE SEVDAM. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Etkilememeye çalışıyorum..Herkesin de ne olursa olsun bir süre sonra kendine bir tarz oluşturduğunu düşünüyorum...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Müşerref ÖZDAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.