Paranýz varsa toprak alýn. Artýk üretmiyorlar. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Bir varmýþ, bir yokmuþ. Hatice adýnda genç bir kuzu çobaný varmýþ ve bir gün; her zamanki gibi kuzucuklarýnýn nasýl olduðunu merak etmiþ ve çaktýrmadan civarýn en yüksek tepesine çýkýp kuzucuklarýn ne yaptýðýný gözetlemeye baþlamýþ kulaklarý kurt misali. Birden iki kuzucuðun kendi aralarýnda me’lemelerine takýlmýþ. - Biliyormusun kuzu, Hatice’yi ben çok seviyorum. Çok güzel bir kýz, hem de bizi çok seviyor. Nasýlda güzel yerlerde besliyor. Hep en yeþil otlaklarda otlatýyor. Suyumuzu zamanýnda veriyor, altýmýzý hep temiz ve kuru tutuyor. - Hýmm. Sen öle san kuzu! Ben hiç sevmiyorum. Beni severken hep kulaklarýmý çekiyor. Yünümü çekiþtirip canýmý yakýyor. Hem sen bilmiyorsun kuzu, o sevmediði kuzularý kurtlara atýyormuþ. - Yok artýk, bizim Hatice yapmaz. O çok sevimli bir küçük kýz, hayatta inanmam. - Geçen gün kaybolan, kuzucuklar nereye gitti sanýyorsun hý? - Bilmem ki. Ama sen nereden biliyorsun? Gördün mü? - Görmedim kuzu ama hissediyorum o melek yüzünün altýndaki þeytan iþbirlikçi yaratýðý. Ýki kuzunun konuþmalarý devam ettikçe, küçük kýz akþam olup bir an önce kuzularýn ahýra kapanma vakitlerinin gelmesi için sabýrsýzlýkla beklemeye baþlamýþtý ellerini ovuþturarak. Çok geçmeden akþam olmuþ kuzular ahýra kapanmýþ ve uykuya dalmýþlardý bile. Gece yarýsýna az bir vakit kala küçük kýz sessizce ahýra girip kendisi hakkýnda hoþuna gitmeyen þeyler söyleyen kuzunun aðzýný kaparak kulaklarýndan sürüye sürüye uzak bir daðýn dibine götürüp ayaklarýný baðlayýp býrakýp gelmiþti ve bir sonraki gün güneþin karanlýk dünyayý aydýnlatmasý ile yanýnda uyuyan kuzucuðun yokluðunu fark eden kuzucuk; ahýrýn içinde arkadaþýný aramaya baþlamýþtý. Bir o yana, bir buyana koþturup durmuþtu kuzucuk ama bir türlü arkadaþýný bulamamýþtý. Gördüðü bütün kuzulara sormuþtu ama yoktu iþte. Kimse görmemiþ, kimse bilememiþti nerede olduðunu. Saatler ilerledikçe Hatice her sabahki gibi kuzularýný salmýþ çayýra, Mevla kayýra demiþ ve bir aðacýn gölgesinde yine kuzucuklarýný izlemeye baþlamýþ, kocaman defterine kuzularýn aralarýnda konuþtuklarýný not alarak. Üzgün ve dalgýn olan kuzucuk, otlarken; fark etmeden sürüden ayrýlmýþ ve kendine geldiðinin de yardým isteyen bir kuzunun me’lemelerini duymuþtu. Hemen tanýmýþtý dün gece kaybolan arkadaþýnýn sesini ve yardýma koþup yanýna vardýðýnda ayaklarýnýn iplerle baðlý olduðunu görmüþtü. Fakat bir türlü çözememiþti, saða koþmuþ, sola koþmuþ ama yardým edecek kimseyi bulamamýþtý. Tam umutlarýn bittiði anda masal bu ya bir avcý çýkmýþ gelmiþ kuzularýn melemelerine ve ayaðýndaki ipleri kesip salývermiþ kayýp kuzucuðu. Ýki kuzucuk sevinç içinde ve sevinç mutluluk içinde ve mutluluk mutluluða gebe derken bundan sonra ne yapacaklarýný düþünmeye baþlamýþlardý bile çok geçmeden. Hayatta kalabilmeleri için bir þey yapmalýydýlar ve her þeyden önce diðer kuzucuklarý uyarmak zorundaydýlar. Fakat avcý bu zulmü yapanýn kuzucuðuna bir nasihat ve kulaðýna bir küpe takývermiþti hemencik ve salývermiþti kuzucuklarý ormandan çýkartýp Hatice’nin otlaðýna. Küçük kýz dün kendisi hakkýnda iltifatlar yaðdýran kuzucuðun kayýp olduðunu görünce hemen koþmuþ bütün otlaðýn her köþesine ve iki kuzunun varlýðýný görüp yanlarýna vardýðýnda çok sevinip hemen baþlamýþ küçük kuzucuyu sevmeye. Fakat yanýndaki kuzucuðun kulaðýndaki küpeden tanýyamamýþtý dün akþam ayaklarýný baðlayýp dað baþýna býraktýðý kuzucuðu olduðunu. Yabancý bir kuzunun davranýþ biçimini incelemek cazip geldiðinden hemen onu da alýp sürünün yanýna býrakmýþ ve her zamanki tepesine çýkýp aðaç gölgesinden yine izlemeye devam etmiþti akþam olup kuzucuklar ahýra gidene kadar. Gece olup Hatice uyuduðunda kulaðýnda küphesi olan kuzucuk tek tek bütün kuzucuklarý uyandýrýp kulaklarýna baþýna geleni anlatmýþ ama çoðu rüya sanýp Hatice’nin defterindeki kuzu hikâyeleri olmaya devam etmiþti. Bu duruma üzülen küpheli kuzu bir daha diðer kuzucuklara baþýna gelenleri anlatmak için gene bir gece bütün kuzucuklarý uyandýrýp tek tek kulaklarýna; - Unutma kuzucuk! Orasý Hatice’nin ahýrý ve buda Hatice’nin hikâyesi demiþ ve masalda burada bitmiþti. Devam edecek…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Birol, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |