..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sevginin bulunmadığı yerde us da arama. -Dostoyevski
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > eylül




22 Nisan 2014
Edepsiz, Saygısız Yaşa (T) Mak  
eylül
"Elbiseler güzelliğin çoğunu örten ama güzel olmayanı saklayamayandır. Kıyafetler, mahremiyet özgürlüğüdür ama aynı zamanda bir prangadır. Çünkü edep, saf olmayanların gözlerine karşı bir kalkandır. Saf olmayan kalmadığında edep bir zihin kirlenmesinden başka bir şey değildir. Asıl elbise ‘hâyâ’dır" - Halil Cibran(Ermiş)


:IFB:

Bir özenti gelip geçti hayalimden: Hindistan'a gitmeyi düşlemiştim. Renkler, kokular, mistik ve uzak, beni çeken bunlardı. Mahatma Gandhi efsanesi, İndira Gandhi trajedisi, elbette ki Avare ve Raj Kapoor, İndiana Jones, Slumdog Millionaire ve şu an aklıma gelmeyenler. Kitaplar, makaleler ve herneyse bu ülkenin kast sistemi beni öyle bir itti ki, hevesim uçup gitti.

Yolculuklar güzel, lakin eğer dönülecek yer aynı ise, kısacık gönül eğlencesi olarak kalırlar. Fotoğraflar ve gün gün silinecek hatıralar kalır geriye. Yolculuklar bir arayışsa, "hah, işte burası!" deyip ruhunu bırakacak yeri bulma umudunuzdur. Eğer dönmek için sabırsızlanıyorsanız, aradığınızı bulmuşsunuz. Yüreğinizin durağıdır o yer veya hırslarınız, korkularınızın...
Gitmek gelirse insanın aklına hele ki bu düşünce bir de yerleşirse, bu demek ki bir sıkıntı var o durakta. Yolculuk meçhule de olsa hayırlı görünür o an...

Dramatik düşünceler, haller, cümleler ve psikolojinin sıfır noktasında konuşlandığı günlerde olmak nedir gördüm, insanlar sayesinde.
Bazen, insanlığımdan utandığımı düşündüm, şimdiki düşüncem ise yanlışa düştüğümdür. Başkalarının yaptıklarından neden utanayım ki?.. Bu bir seçim; ya hırslarını, doyumsuz egoyu seçersin ya da yüreğinle yaşamayı.

Yedinci sınıftayken Atatürk'ün Sofya Askeri Ataşeliği ile ilgili bir kitap geçmişti elime, okudum. Halkına laik gördüklerini okudukça, nadir ve yüce bir kişilik olduğunu anladım. Sınıf ayırımı olmayan, maddi ayrımcılığa prim vermeyen bir düzenin fikirleriymiş filizlenen. O yıllarda taşıdığı, ne komünist, ne sosyalist bir yapının, sadece sosyal demokrasi, temelinde taşıyıcı kolonları insan hakları olan cumhuriyet fikriymiş. Nitekim Mustafa Kemal'in yüreğini gören Türk halkı kanı ve canıyla bu fikre imzasını atmış oldu...

Yıllar, yıllar sonra, içlerinde karanlıkları besleyip büyütenler kolları sıvayıp parlayan yıldızı çamura bulama gayretine giriştiler; edepsizlik ve inançsızlıkla... Kedinin erişemediği ciğere mundar dercesine... Ahlaksızca, ahlak bekçiliğine soyunarak, hırsız ve eşkıya gibi gece yarısı baskınlarıyla gelerek, paraya taparak.
İşte böyle durumlarda insanın vatanından kaçası gelir... Tıpkı onların istediği gibi. Sahip çıkmayarak, birbirine düşürerek, düşman ederek amaçladıkları gibi. Parazit gibi çoğalarak zarar vermek, yiyip bitirmek istedikleri o aydınlık, insancıl Atatürk fikridir.
Edepsizce, hayasızca ve haince bir plan.

Edep, terbiye, saygı çocuk yaşta öğretilir, yani ilk eğitim kurumu ailedir. Çocuğa nerede nasıl davranacağını öğreten ilk önce ailedir. Oturup kalkmasını, çatal bıçak tutmasını, selam alıp vermesini çocuk ailesinde öğrenir. Sonradan öğrenilenler yapıştır kopyala kıvamında sahte davranışlar olur. Edepsizlik ve saygısızlık virüs gibi bulaşır, yıkar, yer bitirir. Geriye kalan sızlanmalar, ağıtlar, lanetler. Geçmişini inkar edenler, gelişmeyi de kabul etmez, bildikleri çamurun içinde debelenip dururlar ve kim düştüyse ayaklarının altını acımasızca çiğnerler...

Velhasıl, Hindistan'dan geçmeden, Türkiye'ye oturtulmaya çalışılan "kast" sistemini görmek kader olmuş... İnsanlığın değil, menfaatlerin birlikteliğine prim verilir oldu. Saygısızlığın şehitlere bile reva görüldüğü fikirlere oy verilir oldu. Üç-beş kuruşa satılmışlık hak görülür oldu...

İnsanın insana edepsizliği kabul etmem, çirkin davranışa göz yummam, aksi halde insanlığımdan geriye ne kalırdı ki?.. Bir insan, kim olursa olsun -başını örten, örtmeyen, Atatürkçü veya olmayan- davranışıyla açık eder kendini. İnsanlıktan, edep, terbiye ve saygıdan nasiplenmeyen kim olursa olsun benim gözümde kocaman bir hiç, bomboş bir sıfırdır.
Kendinden feda etmeyen, kendini unutmayan kişi milyonlar adına karar verme hakkına sahip olamaz, asla!.. İnancın bayrağını taşımak için tüm "elbiselerden" arınmak gerek... Vaatlerin, soy sop ayrımcıların, para pulun peşinde koşanların aklından ve inancından ise sadece şüphe edilir...

Nasıl bir dönemden geçtiği-geçirildiğimizi anlamakta güçlük çekiyorum, aklımın izanımın kabul etmediği bir durum. İnsandan yana umudumu kaybetmemek için direnmek güç...

eylül



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonu Gelmeden İnsanlığın
Araf’ta
Kimi Suçlayacaksın?
Bir Hayat Nasıl Yaşan (Il) Maz
İnsanım Ben
Bir Hayat Nasıl Ysşanılmaz Kılınıri
Ruhun Yarası
İyilik Daima Kazanır
Otobüs
Nefes

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hikayeler
Eksik
İnsan
Hayat/zaman
Sayfa Boş
Prologue
Eksik Olan
Yol Bitene Kadar
Eksik Olan
Bir Masal Sözüm Var

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Eylül [Şiir]
Şimdi Aşk [Şiir]
Bir Şey Daha... [Şiir]
Teselli [Şiir]
Yusuf'un Şarkıları [Öykü]
Gülümseme Çiçeği [Öykü]
Vurgun [Öykü]
Gecenin İçinden Gelen Sesler [Öykü]
Salkım Söğüt Hayat [Öykü]
Ah, Be Hayat! [Öykü]


eylül kimdir?

yolcu

Etkilendiği Yazarlar:
insan, hayat


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © eylül, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.