Ýki katlý evimizin bahçesinde,
Dört beþ tane meyve aðacý vardý,
O güzelim çocukluk yýllarýnda...
Dut, iki kayýsý, bir viþne, bir de erik.
Hatýrlarým ilkokulu bitirene kadar o evde oturduk...
Sonra biraz annemin soba yakmaktan býkmasý,
Ve de diretmesi ile, ver elini kaloriferli ev;ver elini konfor...

Televizyon mahallede ilk bize geldi.
Gýpta ile baktý komþular...
Birazda utandým; biz de var onlarda niye yok...

Amca oðullarýnýn üç tekerlekli bisikleti vardý,
Sýra ile binerdik kavga etmeden.

Yan komþumuz Loçka Teyze,
Sevimli,bir o kadar da sýska,
Kara kuru bir kadýndý;Yugoslav Muhaciri,
Arada beni bakkala gönderir,
Beþ on paket birinci sigarasý aldýrýrdý...

Mahallenin köpeði Çita,
Kahverengi,güzel bir köpekti,
Severken hiiç ýsýrmazdý...

Platonik aþklar cumhuriyeti memleket o sýralar.
Her gördüðümüz kýza ya âþýk oluyoruz;
Ya da onlar bize âþýk oluyor.
Utangaçlýk had safa,
Abiler habire alsýn seni tii ye...

Anarþi olaylarý yeni yeni palazlanmýþ,
Memleketin baþýna bela,
Sýkýyönetim var her yerde,
Sokaklarda ara ara Jandarmalar...

Cinselliðimizi yeni yeni keþfediyoruz,
Ýyi mi ediyoruz kötü mü, zaman gösterecek...

Yazýn pazarlarý sülalecek pikniklere gidilir,
Top oynanýr; voleybol, yað satarým, yakan top,
Daha bir sürü oyun.
Yorulunca müthiþ acýkýlýr,
Yer sofrasýnda köfteler, pirzolalar götürülür,
Sýkýþýlýr, tuvalet yok dað baþýnda,haydeee...

Güzeldi arkadaþlýklar,dostluklar;
Çook güzeldi...
Geçim sýkýntýsý fazla yoktu...
Gýrgýr, Fýrt, Oðuz Aral, Avanak Avni vardý,
Pazar gününü iple çekerdik,
Fýkra gönderip, üç beþ kuruþ bile almýþtýk Gýrgýr’dan...

Belki evlerimiz dardý,
Ama o yýllar geri gelsin diye,
Hayal kuran çok insan vardý...