Bir deliyle aramda tek bir ayrım var. Ben deli değilim. -Salvador Dali |
|
||||||||||
|
Eğer ki patlıcanlar biz oturtma olmak istemiyoruz, sen en iyisi bizden İmam Bayıldı yapsan, nasıl olur derlerse, bu sizin için büyük bir sıkıntı olacaktır... Bir de şöyle bir şey var patlıcanlar için bir yerlerden oturma izni almak gerekir mi gerekmez mi bunu da bir araştırmamız lazım... Birçok çocuk patlıcan ile yapılan yemekleri sevmeyebilir. Ben kendimden biliyorum, bende sevmezdim. Sonra büyüyünce sevmeye başladım İmambayıldısını da başka başka patlıcan yemeklerini de... Patlıcan Oturtma yaparken birde patlıcanlara haşin ve de gaddar davranmamaya dikkat edin, zaten oturtma olacaksınız, itiraz ederseniz bende ’’Kodum mu oturturum.’’ gibi bir cümle kurmaya kalkmayın o güzelim sebzelere... Ayrıca öyle bir cümle kursanız da fark etmez, hiç iplemiyorlar, benden söylemesi... Ayrıca Patlıcan Oturtmayı pişirirken ’’Aman bu patlıcan yedi buçuk liraya hem kaynasın hem oynasın.’’ diye de türkü tutturabilirsiniz... Yok yahu! O şarkı fasulyeye mi söylenmişti tüh! ’’Aman bu fasulye yedi buçuk liraya hem kaynasın hem oynasın.’’ diye, karıştırdık sanırsam... Patlıcan Oturtma yapılırken oturan patlıcanları ayağa kaldırmaya çalışmakta boşa giden bir eylem olarak eylemler silsilesi arasındaki yerini alacaktır. Ayrıca patlıcanları ince ince doğradıktan sonra çiçek yağında mı zeytinyağında mı kızartacağınıza karar verirken kararsız kalmamaya dikkat etmenizde menfaatiniz icabıdır. Patlıcan Oturtma ilk olarak M.Ö dördüncü yüzyılda mı desem, beşinci yüzyılda mı desem, dört ile beşin arası mı desem, Hemertaroslar zamanında ortaya çıkmış olup o zaman ki adı patlıcanus oturtamayusos imiş, sonra dıngırdana dıngırdana patlıcan oturtmaya dönmüş. Bir de patlıcan salatası diye güzel bir yemek var ki o da çok güzel bir yemektir. Ayrıca közlenmiş patlıcanları da közleyip öyle yiyin, yoksa zaten adına niye közlenmiş patlıcan desinler, değil mi? Bende ki de ne akıllar... Çocuklarınıza da bol bol yedirin, benim gibi saflık yapıp yirmi beş yaşından sonra yemeye kalkmasınlar...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |