..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Paranız varsa toprak alın. Artık üretmiyorlar. -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > Nilgün SARIGÜL




13 Haziran 2005
Ben Seni Unutmak İçin Sevmedim  
Aşk İki Kişiliktir.

Nilgün SARIGÜL


Ben sensizliği bile seninle yaşıyordum… Bu yüzden seviyordum seni.


:BDGB:


Sevmek... Dile kolay, kalbe ağır duygu. Hatırlıyor musun ansızın çıkıp gelerek nasıl da yüreğime taht kurduğunu.

Ayrılıklar... Hüzünler... Gözyaşları... Hepsi zalimce birer birer gelip yüreğimin başköşesine oturmuşlardı. Hayat, simsiyah bir tüle sarılmış açılmayı bekleyen bir hediye paketi gibi önümde durmaktaydı.

Hüzün yüklü karabulutların hızla yüreğimi kaplamaya çalıştığı bir zamanda, inatla girdin kararmaya yüz tutmuş dünyama...
Kilometrelerce uzaktan, bambaşka bir şehrin, değişik havasıyla, taşıyla, toprağıyla... Umutlarıyla… Şiirleriyle… Farklı yaşamı ve sevdalarıyla her şeyden önemlisi sevgi yüklü, sıcacık yüreğiyle geldin.

Karanlık bir girdabın içinde sürüklenmekteyken, tüm sevginle ve gücünle çekip çıkardın. Yaşamı yeniden sevmeme, hayata yeniden bağlanmama sebep oldun. Bu yüzden sevdim seni.

Öyle farklıydın ki, yüzyıllardır kapağının aralanmasını, içindeki gizemin keşfedilmesini bekleyen kara kaplı bir defter gibi görmekteydim seni.

Ben bu defterin kapağını ilk açtığımda, dokunmakta olduğum simsiyah ve sert yüzünün aksine, bembeyaz sayfalara yumuşacık bir yazıyla yazılmaya çalışılmış kocaman bir ömür gördüm.

Neler yoktu ki içinde, ayrılıklar, ümitsiz bekleyişler, kederler… Mutluluk getiren sevinçler, gözyaşları… Yarınlara gülümseyerek bakan sevmeler... Daha neler... Neler...

Kara kaplı deftere yazılmış, her bir cümle, yüreğime gemici düğümleri misali açılmamacasına, düğümlüyordu seni.

Günüm seninle başlıyor, gecem seninle bitiyordu... Sesini duyduğum zaman yüzümdeki goncalar gül misali açılıyor, dünyam seninle dönmeye başlıyordu...

Yolda yürürken, otobüse binerken, yemek yerken, insanlarla konuşurken, kısacası nefes aldığım her an, konuştuğumuz her cümle, anlattığın her hikâye, okuduğun her şiir beyimde yankılanıyordu.

Ben sensizliği bile seninle yaşıyordum… Bu yüzden seviyordum seni.

Hatırlar mısın? Gökyüzünden aynı beyazlığın yeryüzünde iki farklı şehre yağdığı bir kış günü, gece yarısına doğru aramıştın beni... Eve gidiyorum, bu soğuk havada sesin içimi ısıtsın istedim demiştin. Biz birbirinden kilometrelerce uzakta, iki candık... Konuşmaya başladık, konuşma uzadıkça, dışarıda olanca hızıyla yağmakta olan kara aldırmadan, sen park ettiğin arabanın içinde, ayaklarını hissetmekte zorlanana dek, bense soba yanmayan buz gibi bir odada soğuktan parmaklarım buz tutana kadar konuşmuştuk. Yaşamın her hali gelip geçmişti telefon tellerinden...



Hiç kimse, yağan kar altında kulağıma senin gibi şiirler okumadı.
Hiç kimse bana senin baktığın gibi bakmadı…
Hiç kimse beni, senin sevdiğin gibi sevmedi…
Ve hiç kimse ama hiç kimse yüreğinin sıcaklığı bana senin kadar hissettiremedi.

İşte, O gecede, ne dışarıda yağan kar, ne de aradaki mesafeler bana şiirler okumana, beni sevdiğini söylemene engel olamamış, o ana kadar hiç kimse beni senin kadar mutlu edememişti.

Sevdan bana yakıştığı için, sevdam sana yaraştığı için seviyordum seni...

Sana kavuşmak, seni sevmek kadar yasak ve imkânsızdı… Ben sadece olabilme ihtimallerini sevdim.

Ben kara kaplı bir defterin, bembeyaz sayfalarını sevdim… Beyaz sayfalarsa kendisine dokunan her eli…

Ben sana âşıktım… Sense aşk’a… Ben seni seviyordum… Sense mevsimleri…
Gelen her mevsimin kendine özgü bir güzelliği vardı, bu yüzden sen, sevemedin sadece beni...

Sen, baharda açan her bir gül tanesini sever gibi sevdin, yeni gelen her sevgiliyi...
Baharla her gelen sevgili için, unutup, sildin beni...
Bil ki! bir ben silemedim yüreğimden seni...
Çünkü ben seni UNUTMAK İÇİN SEVMEDİM Kİ...

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Ufak bir tebessüm
Gönderen: Işıltan Duran / Ankara/Türkiye
26 Haziran 2005
Uzun süredir duygulara bu kadar güzel hitap eden bir yazı okumamıştım..Kendimi gördüm adeta herbir satırda..Birini sevmek için elimizde ne kadar çok neden olduğunu göstermişsiniz yazınızda...Ufacıkta olsa yüzlerde bir tebessüme neden oldunuz emin olun...İçten teşekkürler..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Bugün Unuttum Belki Yarında Unuturum Seni"
"Sevmek Bir Ömür Boyu"
İlk ve Son Mektup
Giderken Yüreğimi Bana Bırak
"Yüreğimde Cam Kırıkları"
"Vuslat"
"Gönül Yarası"
Mavi Boncuk Mor Menekşe
Aşk Kapımı Çalınca
Aşkımın Şahidi Çobanyıldızı

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Her Ağaç Bir Ömürdür"
Sen Canımsın
Gözyaşımda Resmin Var Anne
Bir Tutam Tebessüm
Deniz Gözlü Çocuk ve Elma Şekeri
Hasret
Penceremde Bir Sabah
Yüreğime Yağmurlar Yağar
Suç ve Ceza
Seninle Son Gece

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Gece ve Kadın [Şiir]
"Yol ve Ayrılık" [Şiir]
"Gece" [Şiir]
"Aşk Bitmeseydi" [Şiir]
Bir Damla Sen, Bin Damla Ben [Şiir]
Kırmızı Domatesler [Öykü]
Uçurtmam Bayrak Olsa [Öykü]
"Bir Garip Aşk Hikayesi" [Öykü]
"Üç Kadın Bir Düş" [Öykü]


Nilgün SARIGÜL kimdir?

Hayata gülümseyerek bakmayı seviyorum. Ama arada kapris yapmaktan kaçınmıyorum. Evimde ailemle vakit geçirmeyi seviyorum. İnsanlara onları sevdiğimi söylemeyi ve bunu ifade etmeyi seviyorum. Çocuklarla vakit geçirmeyi, yaşlılarla sohbet etmeyi seviyorum. Zamanın çok değerli bir kavram olduğuna ve her şeyin en iyi ilacı olduğuna,hayat boyu önüme çıkan tüm zorlukları, sevgiyle, sabırla, dürüstlükle ve azimle aştığıma inanıyorum. Sağlıklı bir insan olduğum için ve bana bahşedilen her şey için şükrediyorum. Sorumluluk almayı ve bunu layıkıyla yerine getirmeyi seviyorum ( Ne de olsa Oğlak burcuyum )) Tarihi çok sevdiğim için, arkeolog olmak istemiştim, Spor yapmayı sevdiğim için, tenis oynamak istedim. Yazı yazabilmeyi seviyorum, ve en büyük düşüm bir gün bir kitap yazabilmek. Allah’ ım ne olur en azından bu konuda bir şeyler yapabilmem için, bu istikrarsız kuluna yardım et ))) Sevdiklerinize onları sevdiğinizi söylemek için lütfen asla yarını beklemeyin. Yarın , asla olmayabilir.

Etkilendiği Yazarlar:
Ayşe KULİN, Tuna KİREMİTÇİ, R.Nuri GÜNTEKİN, Ahmet ALTAN,Emıle ZOLA,Dostoyevski, Gorki,Victor HUGO,Puşkin


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Nilgün SARIGÜL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.