..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Anka kuþu gibi yalnýzlýðý adet edin! Öyle hareket et ki, adýn daima dillerde dolaþsýn ama seni görmek olanaksýz olsun." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Günlük Olaylar > Hardal Biber




5 Aðustos 2006
80'ler Okan Bayülgen Hakký Devrim ve Ötekiler  
Nerede o,“Her yoðurdum var,” diyene; “Doðra beni,” deyip koþan, cacýk olmaya meraklý hýyar gençlik.

Hardal Biber


“Bayram deðil seyran deðil. Eniþtemiz, sermaye yandaþý medyamýz durduk yerde bizi niye öptü.” Cevap sorunun içinde gizli…


:FDDJ:
80’leri özleyerek anmak moda oldu. Üstelik yýllarca 12 Eylül dönemini unutturmaya çalýþan medya gruplarý da bu modayý körüklüyor.
     
Oysa 80’lerin baþýnda yaþananlar ne yazýn dünyasýnda ne de siyasi arenada yeterince tartýþýlmamýþtý.
     
O günlerde, rahatý kaçmasýn diye susanlarýn, Darbecilerin her kararýnýn ardýnda iyi bir þeyler arama çabasý içinde olan sözde aydýnlarýmýzýn tavrý anlaþýlmaz deðildi. Doksanýný devirmiþ - o günlerin- gazeteciler cemiyet baþkanýnýn, torunu yaþýndaki Darbeci Generalin TV kameralarý önünde elini öpmekten çekinmeyen aþaðýlýk tavrýndan etkilenmemiþ olsalar bile, asrý devirme eþiðindeki bir faniye elini öptürmekten çekinmeyen, ar damarý çatlamýþ darbeci generalin “vakur” tavýrlarýndan etkilenmemeleri olasý deðildi. Asýl anlaþýlýr-anlaþýlmaz olan dönemin bitiþinin ardýndan sözde aydýnlarýn suskunluklarýný sürdürmüþ olmalýdýr. Susurluk skandalý sýrasýnda 12 Eylül’ün þifresini çözecek ipuçlarý ele geçmiþken hasýraltý edilmesinin ardýnda da ayný teslimiyetçi tavrýn etkisi vardýr.

O günlerde doðan þimdi üretim sürecinde olan gençlere, yýllardýr o yýllarýn farklý fikirden gençlerin birini sokak ortasýnda kesmekten çekinmediði karanlýk yýllar olduðu anlatýlýp duruldu. Ülkesi hakkýnda fikir sahibi olmak, eþittir düþman sahibi olmaktý. Durduk yerde düþman sahibi olmanýn da anlamý yoktu.

Þimdi, genç kuþak ani bir trafik kazasýyla yitirdiði hafýzasýný," Nayýr, nolamaz," zerzeniþleri eþliðinde bulmaya; 'O günleri' yeniden yorumlamaya çalýþýyor. Bu türden çabalarýn en akýlda kalaný Çemberimde Gül Oya TV dizisi ve Babam ve Oðlum filmiydi. Ayný yönetmenin ayný ekibin elinden çýkma toplumu o günleri düþünmeye çaðýran içtenliði ile öne çýkan bu çalýþmalar toplumun geniþ bir kesimi tarafýndan ilgiyle karþýlandý.
     
Medya ve reklâm dünyasý toplum tarafýndan benimsenen her giriþimi yolundan çýkarma iþlevini bu konuda da göstermekte gecikmedi.
     
Bir zamanlarýn tutucu siyaset adamlarýndan birinin: “Bu memlekete komünizm de gelecekse biz getiririz," tavrýnýn takipçisi reklâm dünyasý yeni bir dalganýn baþlangýç atýþýný yaptý.

Bu dalgadan aklýmda kalan kývrýmlar...      

Kýyafeti, masum hesapsýz görünen içtenliði 80’lere göndermeler yapan Axses reklâmýndaki þirin genç kýz.

Oyakbank'ýn iyi 'Manavý', 'Ýþini zamanýnda bitirmeye çalýþan esnafý' eþliðinde " Ýyiler mutlaka kazanýr" temalý reklâmý.
     
Geðirten þekerli su sektörü bu dalgayý zirveye çýkardý.
Baþý çeken rakibinin tersine reklâmlarýnda ve imaj çalýþmalarýnda yenilikçi motiflerle kendine yer edinmeye çalýþan Pepsi eski günlerdeki pazar payýna duyduðu özlemin de etkisiyle reklâmlarýnda o masum günleri iþler oldu.
Bakkal kapýsýnda Pepsi kasalarýnýn üstünde oturan kýz çocuklarýnýn söylediði Sezen Aksu þarkýsý, o güzelim zevksiz kýyafetlerle video kamara önünde o günün popüler figürleriyle dans eden yeniyetmelerin aðzýndan devam ediyor, bakkal önünde oturan þirin kýz çocuklarýnýn diskoda dans eden kývrak bedenli genç kýzlara dönüþmesiyle son buluyordu.

Böylece o günlerden bu günlere saflýðýndan hiçbir þey kaybetmeyen, kimsenin adýný aðzýna almaya cesaret etmediði dönemlerde Kemal Burkay’ýn ‘Hadi Gülümse’ sini seslendiren, Sezen Aksu’nun güzelim þarkýsý “Eller havaya, haydi Laylaya” havasýnda,”it yola bindi” tarzlý “indir-kaldýra” kurban ediliyordu.
     
Taklitçi, yerli geðirten sývýmýz Cola-Turka da bu nostalji dalgasýna katýldý. Onu bu kanala ittiren güç, yerine göz diktiði yakýn rakibinden geri kalmama isteðidir. Bu sektör öðle körcesine rekabetin olduðu bir sektördür ki lider firma: Her gün Sarayburnu’ndan bir kamyon meþrubatý denize dökse. Rakipleri ertesi günü “Onlar yaptýðýna göre bir bildikleri vardýr. Belki de balýklarý Cola içmeye alýþtýracaklar,” der onu taklit eder. Yoksa siyasetin üst kademesindeki iþ ortaklarýndan aldýðý gazla en yakýn rakibinden pay koparýp duran; plastik atýklarý henüz Kýbrýs sahillerini bile dövmeye baþlamayan; daha dün kurulan bir firmanýn geçmiþle ilgili özleyecek neyi olur ki.
     
Amerikan Royal Crown Cola’ dan aldýðý icazetle, Anti-Amerikan postuna bürünmeye çalýþan Cola-Turka’ nýn çabasý anlaþýlmaz deðil. Bürünmeye çalýþtýðý postu “Hababam Sýnýfý” masumiyetiyle daha da bir bizden kýlmaya çalýþýyor.
     
Her þey iyi hoþ da reklâmýnda pervasýzca kullandýðý Adile Naþit, sað olsa “Kuzucuklarýna” obezite aþýlamaya niyetli; ürünlerinde rafine þeker yerine insan saðlýðý açýsýndan zararlý olan mýsýr niþastasýndan elde edilen glükoz kullandýðý mahkeme kararýyla tescil edilen bir firmanýn reklâmýnda oynamak ister miydi?
     
Ya da bu güne dek reklâm metasý olmaktan özenle geri duran Münir Özkul’ dan görüntüleri kullanýlýrken izin alýnmýþ mýydý? Yoksa ortada þark kurnazlýðýyla açýlan çuval aðzýna mýzrak gizleme çabasý mý vardý. Rahmetli Adile Naþit’ den ahi retten icazet alýp almadýðý bilinmez. Ama Münir Baba' dan, bu konuda bir açýklama yapmasýný beklemek, biz filmleriyle yerine göre salya sümük; yerine göre gözü yaþarana dek kahkahalar atarak büyüyen neslin hakkýdýr.
     
Okan Bayülgen’in “Zeki, çevik ve çalýþkan” bir ekibin elinden çýktýðý belli olan “Televizyon Makinesi” programý sezon finalinin temasýný 80’li yýllara ayýrmýþtý.
     
Programda temasýna uygun konuklarda vardý, kim olduðunu bilmediðimiz, ancak neye yaradýðýný bildiðimiz sarýþýn güzellerde. Programý birlikte sunduðu Sayýn Hakký Devrim, program boyunca pek bir suskun duruyordu. Oysa Atatürk’ten miras Türk Dil ve Tarih Kurumunu sýraya çeken 12 Eylülcü generaller ve onlarýn yaðdanlýðý “sözde aydýnlara” söyleyecek birkaç “tatlý” sözü olmalýydý. Sessizliði, o günlerde “uydurukçu” olmakla suçlanan T.D.T.K ya yeterince sahip çýkamadýðýndan duyduðu eziklikten kaynaklanýyorsa diyecek bir þey yok. Dürüst ve tutarlý tavrýný takdir etmek gerekir. Yoksa “müselles” yerine “üçgen” ; ” zaviyeyi dâhiliye tan” yerine “iç açý” sözcüklerini dilimize kazandýran bir kurumu alaþaðý eden zorbalara bir dil üstadýnýn söyleyecek çok sözü olsa gerek. Þöyle bir düþünsenize“Bir üçgenin iç açýlarý toplamý yüz seksen derecedir kuramýný” eski dilde çocuklarýnýza belletmeye kalktýðýnýzý.
     
Sözümüz kývrak zekâlarý dayanýlmaz yaratýcýlýklarýyla çoðu kez gündemi takip etmek yerine gündem dýþý kalmýþ deðerleri gençlere tanýtan Okan Bayülgen ve ekine deðil. Gözü geçen ekip belli ki bir hoþluk yapmýþ, ileriki günlerde daha da bir gündemde olacaðý belli olan 80’li yýllarý sezon finaline tema seçmiþ. Buraya kadar denecek bir þey yok. Yine de insan konu 80’ler olunca “Arzýn merkezi” sandýðý organýnýn aklýyla dünyayý, sanatý yorumlamaya çalýþan Haþarý Ressam Bedri Baykan yerine 80’li yýllara damgasýný vuran 12 Eylül darbesinin maðdurlarýndan birini konuk olarak görmek istiyor. Olimpiyat Pavyon’dan getirdiði konsomatrislere, barýnda çamur güreþi yaptýrarak Haþarý Ressam unvanýný kapan, mahkeme kapýlarýnda Orhan Pamuk’u protesto ederek 'devlet sanatçýsý' unvanýný ucuzuna kapatmaya çalýþan bir zamanlarýn dahi çocuðunun bu programda bulunmasý programa ayrý bir hoþluk yaratmýyor deðil. Malum, muhatabý belirsiz “Cinsel devrim” sürecimizin temelleri 12 Eylül darbesiyle atýldý. TV’lerden radyolardan, gazetelerden yükselen Evren, Evren nidalarýný kimimiz ‘Evlen, Evlen’ kimimiz ‘Eðlen Eðlen’ anladý.
     
Bunlarýn hepsi de iyi hoþta: “Bayram deðil seyran deðil. Eniþtemiz, sermaye yandaþý medyamýz durduk yerde bizi niye öptü.” Cevap sorunun içinde gizli…

Sermayemize ruhunu yitirmiþ, gemisini geçin, sandalýný kurtarmaktan aciz genç kaptanlardan fazlasý lazým. Uyumuþluk da bir yere kadar. Kýçýný toplamaktan aciz gençlerle nereye kadar vara bilirler ki. Unutmayýn. Onlar geliþmeye yönelik en güçlü adýmlarýný, 12 Eylül ateþinde dibi tutmuþ, bir kuþaðýn yönetici kademelerinde yer aldýðý dönemlerde attýlar. At terli, yorgun. Yerini býrakacak gençlere ihtiyaç var. Günümüz genç kuþaðýndan, onlarýn yerini tutacak dibine tutmuþ olmasa da dibi isli tavalar çýkmalý. 8 TV, 8 internet, 8 yatak günü üç eþit parçaya bölen “dengeli gençler” yerine, yeri geldiðinde kendini ateþe atan “devrimci gençlere” ihtiyaç duyuyorlar. Tabii ki sürüdeki çoðunluk, ardýna düþtüðü keçinin peþi sýra uçurumun dibini boylamalý. Bunun içinde uçurumun kenarýna dikilip, ardýna taktýðý koyunlarla birlikte uçurumdan atlayacak lider keçilere ihtiyaçlarý var.
     
Ama yaðma yok. Avuçlarýný yalasýnlar. “Her yoðurdum var”, diyene, “Doðra beni,” deyip koþan, cacýk olmaya meraklý hýyar gençler yok artýk.

2006-KAYSERÝ



.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Leziz
Gönderen: Özgür AMMAS / Ýzmir/Türkiye
23 Þubat 2007
Kelimeler çok iyi yerleþmiþ, çok leziz bir üslup.

:: 80'ler Okan Bayülgen Hakký Devrim ve Ötekiler
Gönderen: Taki Akkuþ / Ýstanbul/Türkiye
21 Aðustos 2006
Sevgili Hardal, yazýný zevkle okudum, türkiyenin haritasýný çak güzel kaleme almýþsýn, yüreðine saðlýk. Gelecek güzel günler adýna seni kutlarým, kendine iyi bak. Kal saðlýcakla.

:: Merhaba
Gönderen: kuzey su atlasý / Muðla / Ýstanbul/Türkiye
12 Aðustos 2006
Yazýnýzý ilgiyle okudum, çok çarpýcý ve detaylarý atlamadan yazmýþsýnýz ve elbette doðrularý... sevgiyle kalýn.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn günlük olaylar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Aziz Nesin Vakfina Yapýlan Saldýrýlar Ýlk Deðil
Güncelliði Güncellenmiþ Bir Yazý

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Güldemdekiler 1
28 Yýl Önce 28 Yýl Sonra
28 Yýl Önce 28 Yýl Sonra
28 Yýl Önce 28 Yýl Sonra
C. C'nin Vatandaþa Hitabesi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Karþýlýksýz Aþk [Öykü]
Þehir, Dað ve Çocuk… [Öykü]
Bankamý Boynuzladýlar [Öykü]
Bu Þehir [Öykü]
Obur Öküzler [Öykü]
Güldemdekiler 2 [Öykü]
Türk Nikahlý Kuvvetleri Yönetime Elkoydu. [Öykü]
Sevme Organý [Deneme]
Savaþýn Gerçek Tadý [Deneme]
Köþeli Karpuz [Deneme]


Hardal Biber kimdir?

Ferrari'si Olmadan Bilge Olmaya Soyunan Taksi Þöförü.

Etkilendiði Yazarlar:
Voltaire, V.Hugo, K.Marks, Netekim Kenan


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Hardal Biber, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.