Bir dost nedir? Öteki ben. -Zenon |
|
||||||||||
|
M.NİHAT MALKOÇ Sene 1967… Trabzon’dan bir güneş doğuyor… Ufuktan doğan bu güneş Trabzonspor’dan başkası değildi. Aslında futbol çok daha evvel bu şehir halkının yüreğinde yer edinmişti. İdmanocağı, İdmangücü, Necmiati, Lise kulüpleri Trabzon’da futbol ateşini yakan öncülerdir. 1923 yılından sonra Trabzon’da İdmanocağı ve İdmangücü arasında büyük bir rekabet başlamıştı. Bu iki güzide kulüp, Trabzon’da futbolu gündeme oturtmuştur. Bu iki takım arasındaki rekabet Galatasaray-Fenerbahçe arasındaki rekabetten farksızdı. Rekabet her zaman kaliteyi ve başarıyı beraberinde getirir. Trabzon’daki rekabet de hırsı ve başarıyı getirmiştir. Tarihi bilgileri yokladığımızda 1923 yılında Trabzon’da ilk resmi lig maçlarının oynanmaya başladığını görüyoruz. Resmi maçlardaki ilk şampiyonluğu İdmanocağı kazanmıştı. Bunu 1923–24, 1924–25 sezonlarında Lise takımının arka arkaya şampiyonlukları izlemiştir. 1925 sezonunda yine İdmanocağı şampiyon olurken, 1929 yılına kadar da önce Lise, arkasından Muallim Mektebi, daha sonra da Ticaret Lisesi takımları şampiyonluk ipini göğüslemişlerdir. 1929-1930’dan sonra beş kez arka arkaya İdmanocağı’nın şampiyon olmasından sonra 1934–35 sezonundan itibaren İdmangücü takımı tam yedi yıl arka arkaya şampiyon olma başarısını göstermişti. 1940’dan sonra Trabzon Lisesi bu şehirdeki futbola ağırlığını koymuştu. Daha sonraları Trabzon’da yeni futbol kulüpleri kurularak çerçeve genişletilmiştir. Halkın futbola olan ilgisi her geçen gün artmıştır. Bahsi geçen kulüpler Trabzon’da sağlam bir futbol altyapısının oluşmasını sağlamıştır. 1960’lı yıllarda Türkiye genelinde her ilin bir kulüp kurması arzulanıyordu. Zaten o yıllarda Trabzon’da da iyi bir futbol ortamı oluşturulmuştu. Futbol oynamaya müsait tesisler olmasa da halkın futbola ilgisi ve desteği bu şehrin bir takımla Türkiye liglerinde temsil edilmesini hem kolaylaştırıyor, hem de zorunlu kılıyordu. Şehirde birçok takımın olması ve aralarındaki rekabet, bir araya gelip ortak bir güç oluşturulmasını zorlaştırıyordu. Olağanüstü gayretler zamanla sonuç veriyor; 20 Temmuz 1966’da İdmangücü, Karadenizgücü, Martıspor ve Yolspor’un katılımıyla Trabzonspor, kırmızı-beyaz renklerle kuruyordu. Fakat ezeli rekabet burada da kendini göstererek İdmanocağı bu kuruluşa karşı çıkıyordu. Uzun ikna gayretlerinden sonra İdmanocağı’da önceki kulüpler arasına katılıyor, böylelikle 02 Ağustos 1967’de Trabzonspor kuruluyordu. Bu sefer de forma renklerinin ne olacağı konusunda çıkmaza giriliyordu. İdmanocağı ve İdmangücü’nün renkleri dışında “Bordo-Mavi” renklerde karar kılınarak büyüyen yapay sorun zor da olsa çözüme kavuşuyordu. Trabzonspor’un kuruluş aşaması zor ve sancılı olsa da neticesi hayırlı olmuştur. Kulübün kurucuları arasında şu yirmi kişinin adını görüyoruz: “Ali Osman Ulusoy, Rıfat Dedeoğlu, Sebahattin Kundupoğlu, Süha Akçay, Salih Erdem, Sabit Sabır, Ruhan Öngür, Nizamettin Algan, Nihat Karanis, İlhan Kazancıoğlu, Zeyyad Nemli, Mahmut Celal Danış, Avni Yurdagül, Refik Karaağaçlı, Ahmet Yıldırım, Hasan Ataç, Bahri Cervatoğlu, E. Sabri Uğurbaş, Nihat Özgür, Osman Tomruk” Bu da gösteriyor ki Trabzonspor kolektif bir çalışma neticesinde kurulmuştur. Kuruluşundan bugüne kadar bu kulüpte pek çok kişi başkanlık yapmıştır. Geçmişten bugüne dek Trabzonspor’da başkanlık koltuğunda oturmuş isimleri şöyle sıralayabiliriz: “Ali Osman Ulusoy, Rıfat Dedeoğlu, Suat Oyman, A. Salih Erdem, M.Şamil Ekinci, A. Celal Ataman, Mustafa Günaydın, Mehmet Ali Yılmaz, Mazhar Afacan, Sadri Şener, Faruk Nafiz Özak, Özkan Sümer, Atay Aktuğ, Nuri Albayrak” Trabzonspor, Türkiye’de Anadolu’dan şampiyon olan ilk ve tek takımdır. Bu durum Trabzon için bir gurur olsa da Türkiye ligleri için büyük bir eksikliktir. Demek ki bugüne kadar ligdeki diğer kulüpler sadece şampiyonluğa araç olmuşlardır. Bu da ligimizin futbol kalitesini düşürmüştür. Trabzonspor altı kez Türkiye ligi şampiyonluğunun yanında; pek çok Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Türkiye kupalarını müzesine götürmüştür. Fakat 25 senedir geçmişteki başarılarla teselli buluyoruz. Artık 40. yılda şampiyon olmak istiyoruz.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |