..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her gün yeniden doğmalı. -Yunus Emre
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Lirik > Samile İlter




6 Nisan 2008
Beyaz Yemeni  
Kazdağları'na ağıt...

Samile İlter



:BBAD:
beyaz yemeni

şimdi sen
aklımda kalan hüzünlü bir öyküsün
göğsümde raks ediyor
geçmişten gelen sızın
yağmurlar öykünü anlatıyor
ıslanan benim yüzüm
içimde gecenin korkusu
üşüyorum ıslanınca gözlerim
ayak izlerini arıyorum
her satırında öykünün
adın yok senin

kim neden nerede kaybetti seni
ve şimdi ben nasıl bulacağım?
isimsizliğin geçiyor aklımdan
sessiz adımlarınla telaşsız
bir selvi boy veriyor içimde
ürkek, sakin, zamansız
ağlıyorum
demir bir levhaya oyulmuş
takma adın
“O” gerçekten “Sen” misin?

hırçın rüzgarlar dolduruyor içimi
gün batımında
kulağımda ılık nefesin
ürperiyorum…
gölgen gölgeme karışıyor
görünmüyorsun
gece körlüğü vurmuş gözlerime
bakıyorum
gözlerim boşlukta
dağılıyorum karanlıkta

bahar sabahlarına uyanıyorum
Kazdağı eteklerinde cümbüş
eteklerin savruluyor
ortalıkta
çiğdem, nergis, sümbül kokusu
adını arıyorum
zeytin dallarında yoksunluğum
sen yoksun

ağlarını örüyor balıkçılar kısmetin
kısmet çok bu gün
etrafta balık hıçkırıkları
ortalıkta kedi, martı çığlıkları
öksüz bir kız ağlıyor meydanda
annesiz
bir elinde bakraç
bir elinde sopası
peşinde üç beş kaz
kimse yok yanlarında
kimsesizlikleri
içimde bıçak yarası

körfezin lacivertine
ismini soruyorum
bilmiyor
yüksündüğünden susuyor biraz da
gece, karanlığını salıyor
umutlarıma
bir ürperti sarıyor bedenimi
sessizliği duyunca
üşüyorum
yoksa “Sen” misin?

kızlar zeytin topluyor
eteklerine
çiçekler çoktan açmış
gökyüzü maviye boyamış bağrını
Kazdağı saçlarına bulanmış
sapsarı
tepelere adın verilmiş
ağustos geliyor artık
başlar neredeyse
bayram
sen nerdesin?

toprak baharı doğurmuş
koynunda
kuşu böceği doyuruyor
seni arıyorum
etekliğin mor
yemenin beyaz mıydı?
gözlerin gök mavisi mi yoksa
zümrüt yeşili miydi?
bilmiyorum
bir hıçkırık
delip geçiyor kulağımı

kaç yıl sürer bu arayış
sana bulanmış çocukluk düşlerim
düğüm düğüm örülmüş
saman sarısı saçların
yüreğinde çobanların tasası
ellerinde çağlayan
Akçay’ın soğuk suları
mor menekşeli şalvarın
başında beyaz yemenin
sonunda buldum
çok derinlerde izlerin
anladım sen Biz(im)sin
en çok Biz(den) oluşunu sevdim.



Samile İlter İzmiR 28.05.2007



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mızıkçılık...
Yalnızlık...
Son Diyerek...
Duvarlarım...
Araftayım...
Yollarda...
Gidiyorum...
Bekleyeceğim...
Ayrılık...
Anladım...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Mor Yüklü Bulutlar... [Öykü]
Teslimiyet [Öykü]
Anneannem ve Elegans'ın Hikayesi [Deneme]
Çıkmaz Sokaklar... [Deneme]
Mutsuz Musunuz... [Deneme]
Mavi Boncuk... [Deneme]
Aslında Yaşam Bir Oyundur. [Deneme]
İzmir'e Yolculuk [Deneme]
Hayat... [Deneme]
Biz Buluttuk... [Deneme]


Samile İlter kimdir?

Samile İlter Küçük yaşlardan bu yana okumayı çok sevdi. Bulundukları semtteki ilkokulun bir kütüphanesi olduğu için, kendini hep çok şanslı görüyordu, bu bir lükstü o semtte okuyan çocuklar için. . . öyle ya 1960'lı yıllarda kaç mahallenin ilkokulunda bir kütüphane vardı?. Kütüphaneye neredeyse her gün gider, raflardan kitapları büyük bir zevkle alır okur okurdu. Dede Korkut, Ömer Seyfettin, Halide Edip sonra yabancı yazarlar, daha biraz büyüyünce de klasiklere başlamıştı. En çok sevdiği şeydi okumak, her şeyi unutur, kendinden geçerdi. Her kitapta başka bir dünya vardı çünkü, her kitap başka bir insan tanımaktı ve her kitapta başka bir yüzüyle tanışırdı insan yaşamın. Kısacası hayatın ta kendisiydi her öykü, ve o da bu öykünün bir parçasıydı. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Cronin,Tolstoy,Dostoyevski,Fakir Baykurt, Yaşar Kemal, Bekir Coşkun,


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Samile İlter, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.