..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Özgürlük sevdasý insanýn baþkalarýna duyduðu sevgidir; güç sevdasý insanýn kendine duyduðu sevgidir. -Hazlitt
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Politika > Orhan TURAN




31 Mayýs 2008
Bir 'Çakma Skandal' Öyküsü  
Orhan TURAN
8 Mayýs 2008'de baþlayan öykü 31 Mayýs 2008'e kadar sürdü. Kamuoyunda yankýlanmasý ise 28 Mayýs ile 31 Mayýs 2008 arasýnda gerçekleþti. Ýþte 2008 yýlýna damga vuran Cumhuriyet Halk Partisi'nin asparagas iddiasýnýn kýsa öyküsü...


:BFFD:




Kim düþünebilirdi ki yanlýþ bir parmak hareketinin az kalsýn 'gelmiþ geçmiþ en büyük telekulak skandalý' gibi algýlanarak, dünya medyasýna yansýyacaðýný...
Ancak Türkiye'de bu da yaþandý. Ana muhalefet Partisi olan CHP Genel Sekreteri, kendisine gelen telefonu kapattýðýný düþünerek, 'ülkenin en büyük skandalýnýn yaþandýðýný' ve 'derin devletin AK Parti içinde yuvalandýðýný' açýklýyordu.

Ama telefonu düþündüðü gibi kapatmak yerine 'açýk' býrakmýþtý. Bu 'ince' hareketin bile farkýnda olmayan genel sekreter, sonra da 'Türkiye Cumhuriyeti Ýktidarý beni dinletmiþtir' açýklamasýyla dýþ basýnýn bile dikkatini çekmiþti. Olay Türk medyasýnda o denli ciddiye alýnmýþtýr ki CNN Türk Televizyonu bu skandalýn atfedildiði ABD'deki WATERGATE skandalýnýn yaþandýðý binadan canlý yayýn bile yapmýþtý.

Eski Bakanlardan Eyüp Aþýk, 'Bu CHP'nin baþýna gelebilecek en kötü þeydir. Bir iktidara 'dinliyorsun' demek büyük cesarettir. CHP iyi bir kumar oynadý ama kaybetti. Þimdi Önder Sav ve Baykal'ýn derhal istifa etmesi gerekiyor' dedi.
Eyüp Aþýk Anap dönemi bakanlarýndandýr. Kendisinin Bakan olduðu dönemde Sedat Peker'le yaptýðý telefon konuþmalarý dinlenmiþtir. Türk halkýnýn hafýzasý pek güçlü olmayabilir ancak Aþýk, bu dinlemeden sonra kendisi istifasýný vererek, konuyla ilgili yargýya baþvurmuþtur.
Aþýk'la yaptýðým telefon görüþmesinde, kendisinin de bir zamanlar dinlindiðini hatýrlatarak, olaya bakýþýný soruyorum. Sedat Peker'le yaptýðý telefon konuþmasý ve içeriðinin ne olduðunun baþka bir konu olduðunu belirterek, dinleme eyleminin devlet ve diðer ilgiler açýsýndan nasýl algýlandýðýný anlatýyor.

''Beni MÝT dinledi. Sadece bunun hukuksal mücadelesi için bakanlýðýmdan istifa ettim. Ancak hiç bir sonuç elde edemedim. Dinlemeyi her kim ne þekilde yapýyorsa yapsýn bu kabul edilemez bir durumdur. Türkiye'deki dinlemeler keyfi yapýlmaktadýr. Bugün emniyet sadece þüpheliyi dinlediðini söylemektedir. Ancak þüpheliyi dinlerken, dinlenen kiþinin konuþtuðu kiþiler de, sadece þüpheliyle ilgili olabileceði düþünülerek dinlenebilmektedir. Böyle olunca hukuksuzluk ve kuralsýzlýk alýp baþýný gitmiþtir. Sonra dinlemek için mahkeme kararý alýnmýþ olmasý gerekir deniyor. Mahkemeden peþin peþin alýnan kararlarla toplu þekilde bu iþi hallediyorlar. Olmadý dinlendikten sonra 'suç unsuru' tespit edildiðinde bile mahkeme karýrý alabiliyorlar. Bu durumda adamý ömür boyu dinle elbette karar aldýracak bir kaç sözünü yakalarsýn''

Evet dinleme Eyüp Aþýk'ýn da dediði gibi bir tarafýndan 'derin devlet' iþidir. Tüm bunlara raðmen o dönemde 'dinleniyoruz' diyerek kýyametin koparýldýðýný hatýrlamýyorum.
Söz bir betondur. Onu iyi dökmek, altýný doldurarak kullanmak gerekir. Slogansal ve hamaset cümleleri ne bir güç ne de bir delil olabilir.

Eminim ki Taner Güneþ ile Hürriyet Güzetesi Genel Yayýn Yönetmeni Ertuðrul Özkök arasýndaki telefon kayýtlarýnýn kamuoyuna yansýyýþýný hatýrlamýyorsunuzdur. Ýkili telefon görüþmesinde, Özkök, Sakarya'da bulunan karton fabrikasýna kredi için dönemin Ekonomi Bakaný Güneþ Taner'den 60 Milyon Dolar'lýk kredi istiyordu. Konuþurken de 'Bakaným' demek yerine 'Þimdi Güneþ, bir de þöyle bir durum var. Bize kredi lazým.'' gibi bir uslup kullanýyordu. ( Ýnternet denizinde hala dolaþan bu konuþma metkinlerine 'Ertuðrul Özkök Güneþ Taner diyaloðu' yazarak google'den aratabilirsiniz)

Bu kayýtlar ortaya çýktýðýnda yine kýyamet kopmamýþtý. Kamuoyu sakindi. Yine bir dinleme, yeni bir 'derin devlet' vardý.

Bitti mi?
Hayýr elbette...
Bu ülkede kimler dinlenmedi ki Gazeteci Güler Kömürcü ve Sedat Peker telefon dinleme skandalý da bunlardan yalnýzca biriydi...
'Zýpkýn Gazeteciler' tarafýndan bulunmuþ bir þeydi. Servis edilmiþti. Milliyet Gazetesi 'Gazetecilik Baþarýsý' diyerek 'bomba haber' edasýyla yayýnlamýþtý bu haberleri. Oysa konuþmanýn içeriðinde ülkeyi derinden ilgilendiren hiç bir þey yoktu. Kendisini 'asena' olarak tanýmlayan ve Milliyetçiliði ile bilenen Akþam Gazetesi köþe yazarý Güler Kömürcü, yine kendisini 'devlete adamýþ' Sedat Pekerle konuþuyordu. Ýkisi birbirini seviyordu. Biri diðerine 'Seni Seviyorum' diyerek hitap ediyordu. Olayý haber yapan da 'Gazeteci-Derin Devlet aþký' baðlamýnda bir baþlýktý. Ama bu yýlýn haberi olmuþtu. Yine hiç kimse, bu haber yayýnlandýðý zaman bu iki kiþinin kimler tarafýndan dinlenmiþ olabileceðini sorgulamýyordu. Hiç bir gazetede böyle bir habere de rastlamýyorduk.
Ve bir sürü kiþinin dinlenmesi daha bu tür benzer olaylarla gerçekleþti. Hiçbirinde de kimin dinlemiþ olabileceði sorusu gazetelerde yer almýyordu. Bütün medya 'ne konuþulduðunu' yasýyordu.

Peki bugün ne deðiþmiþti?

CHP'nin baþýna gelenlerle...

Tamam kabul. Dinleme dünyanýn en alçakça iþiydi. Bir derin devlet emaresiydi. Gizli emellerin oyun sahasýnda iyi bir araçtý. Ülkede dizginleri elinde tutmak isteyen 'egemenlerin' oyuncaðýydý da madem, bugün ne deðiþti de kýyamet koptu!

Daha önce koparýlmayan fýrtýna neden CHP'ye gelince koptu.

Aklýma çok þey geliyor bu sornunun cevabý olarak.

Ýlk olarak diyorum ki, 'Önder Sav gerçekten de çok gizli ve duyulmamasý gereken bir þey konuþtuðu için' bu 'yasa dýþý dinleme' ye bu denli tepki verildi.
Eðer öyle deðilse dinleme eyleminin çirkefliðinden dolayý bu kadar büyük tepki gösterildi.
O zaman yine yukarýda sorduðum soruya yanýt arýyorum. Peki öncekilerde neden fýrtýna kopmadý da þimdi bu fýrtýna kopuyordu...

Çifte standart olabilir miydi?
Acaba 'stotüko' olarak, kendini 'kurucu güç' gören bir siyasi ve toplumsal oluþumun, kendi caný yandýðýnda çýkan sesi mi duymuþtuk. Diðerlerinin caný yanýnca çýkmayan ses CHP'de hayli 'çýðlýklý' çýkýyordu.
Tabi bunun bir dinleme olduðunu farzederek yukarýdaki deðerlendirmeleri yazýyorum...
Olayýn bir de 'gerçek mi', 'deðil mi' boyutu vardý

CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal'ýn sað kolu olarak bilinen ve son kongre ile parti içindeki konumunu daha da güçlendiren CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ýn Hac ve Peygamber ile ilgili sözlerini hatýrlayýn!

Ankara'nýn Elmadað ilçesinde Önder Sav, Hacca niyetlendiðini söyleyen Mustafa Ünal'a çok alaycý bir üslupla 'boþver Araplara para kaptýrma' dedi.
Yaþýnýn 80'e geldiðini, bir ayaðýnýn çukurda olduðunu onun için hacca gitme niyetinde olduðunu Sav'a anlatmaya çalýþan CHP'li Mustafa Ünal, Önder Sav'dan hiç beklemediði bir cevap alýyor. Sav çok alaycý bir ifade ile "Bakarsýn Muhammed seni býrakmaz. Sen yine þey yapma" sözleriyle Ünal'ýn niyetiyle dalga geçti. Sav'ýn sözleri karþýsýnda þaþkýna dönen CHP'li Mustafa Ünal, alaycý üsluba dayanamayarak oradan ayrýldý.

Olayýn kamuoyuna yansýmasý sonrasýnda büyük tepki alan Sav, Genel Baþkan Deniz Baykal'ýn 'Bir süre ortalýk yatýþsýn' talimatýyla bir hafta görünmedi. Önder Sav, kýsa süreli tatili sonrasýnda tam genel merkez binasýna adýmýný attý ki bu defa da 'dinleme' iddiasýyla adý yeniden gündeme geldi.
Cumhuriyet halk Partisi Genel Merkezi, Genel Sekreterlik odasýnda Eski Bolu Valisi ve halen Merkez Valisi olan Ali Serindað ile yaptýðý konuþmalar Vakit Gazetesi'nde yayýnlandý.
Ýkili konuþmalarda bir devlet Valisinin CHP'nin il baþkanýymýþ gibi davranmasý, CHP'nin de devletin Valisinden parti üyesiymiþ gibi bilgi alýp strateji belirlemeleri olaydaki ilk skandal oldu. Kamuoyu olayýn içeriðinden ziyade telefonun nasýl dinlendiðine kilitlendi.

Bu kez tarih tekerrür falan de etmedi. Yani daha önceki ‘dinlemelerde’ her zaman ‘ne konuþulduðunu yazan medya, bu defa ne konuþulduðundan ziyade, konuþalanlarý kimin dinlediðini sorguluyordu.

Bu bana Darbe günlükleri tutan bir üst düzey askerin, Nokta dergisi Genel yayýn Yönetmeni Alper Görmüþ tarafýndan ‘ifþa edilmesi olayýný’ hatýrlatýyordu. Bir asker darbe yapmak için günlük tutuyordu ama yargý ve medya ‘nasýl oluyordu da böyle bir günlüðün yazýlmýþ olabileceðini’ sorgulamak yerine, bunun medyaya kimler tarafýndan sýzdýrýldýðýný sorguluyordu. Hukuk ve izanýn ‘dumur’ olduðu noktaydý bu…

Ve bugün devlete darbe yapmak isteyenler, bunun için günlük tutanlar hala özgürken, Alper Görmüþ ve benzeri fiiller için çalýþmýþ gazeteci düþünürler mahkeme koridorlarýnda sürünüyor.
CHP’nin ‘skandal dinlemesine’ geri dönersek…

CHP, telefonun hükümet eliyle dinlendiðini iddia ederek Baþbakan hakkýnda gensoru vereceðini açýkladý. CHP, hükümetin konuyla ilgili ortak soruþturma komisyonu teklifini de reddetti. Baykal, bu dinleme olayýný ABD'deki WATERGATE skandalýna benzeterek, hükümete 'Derin Ergenekon' yakýþtýrmasýnda bulundu.

Tüm bu iddialar Telekom'un konuþmanýn yapýldýðý telefon numaralarýnýn ayrýntýlý dökümlerini yapmasýyla son buldu.

TELEKOM'dan yapýlan açýklamada söz konusu 44 dakikalýk görüþmenin Vakit Gazetesi'nden yapýlan aramada mevcut olduðunu ve Sav'ýn telefonuyla görüþüldüðü açýklandý. Türk Telekom Ankara Ýl Müdürü Ali Erpençe tarafýndan yapýlan inceleme ve TTÞ. 4.06.00.11.02161-841 sayýlý dosya ile sabitlendi.

Belgelerin ortaya çýkmasýna raðmen Önder Sav hala, ‘Bu bir komplodur. Devlet dinledi daha sonra da Telekom’la düzmece rapor hazýrlandý’ açýklamasýný yaptý. Ancak bu açýklamadan 5 saat sonra bu defa kendisinin inceleme isteði ile baþvurduðu Turkcell’den açýklama geldi. (Turkcell’den açýklama gelmedi diyerek geçiþtirildi. Ancak ayný gün sonuç belliydi)

Turkcell, 0312 310 41 49 numaralý Vakit Ankara bürosundan 0532 371 65 22 numaralý Önder Sav’a ait telefonun 8 Mayýs 2008 tarihinde saat 10:03:21’de arandýðýný doðruladý.

30 Mayýs'ta CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ýn telefonunun dinlenmediði aksine 'no' tuþu yerine 'yes' tuþuna bastýðý ve böylece telefonunu kapatmadýðý ortaya çýkmasý baþta CHP olmak üzere CHP'nin 'skandal' yaklaþýmýna destek verenlere de aðýr darbe oldu.

Son söz...
Dinleme tasvip edilecek bir eylem olmadý, olamaz da...
Ancak bir siyasi partinin, hem de Ana Muhalefet olarak adlandýrýlan büyük bir partinin, sadece 'yaþlý bir yöneticisinin' dikkatsizliði ile bir iktidarý 'WATERGATE' ile itham etmesi ve olayý hamasete dökmesi kabul edilebilir bir davranýþ deðildir. Diðer boyutu ile dinlenmiþ bile olsa, gösterilen tepki önceki olaylara kýyasla 'orantýsýzdýr'. Bu orantýsýzlýk da þunu çaðrýþtýrýr.

Toplumsal tabakalardan biri, ayný davranýþa maðdur kaldýðýnda destek bulamazken, yalnýzlýða tilirken, bu tabakalardan diðer korunmakta eylemleri 'görmezlikten' gelinmektedir.
Tüm bu çifte standart CHP zihniyeti bu ülkenin tek iradesi ve tek sahibi görme yanlýþýnýn bir tezahürüdür.

2008 yýlýna damgasýnýn vuran bu olay 'Skandal' olmasýyla deðil, stotükocu zihniyetin bakýþ açýsýný ortaya koymasý bakýmýndan 'deneysel bir çalýþma alaný' olarak karþýmýzda duracaktýr

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Ýnanýlmasý istenilen þeye inanmaya devam...
Gönderen: Necat Dilaver / , Türkiye
2 Haziran 2008
Siz bu anlattýðýnýz hikayeye inanýyorsanýz derin devlet amacýna ulaþmýþ demektir... Turkcell ne, Telekom ne, belge ne? Ben de size bir sürü belge uydurabilirim...Komik olmayýn. Akp, derin devlete ve ABD'ye daha 5-10 sene lazým. Yoksa kim öldürdü Mumcu'yu, Kýþlalýyý, Hablemitoðlunu, Özbilgin'i. Söyleyin ve düþünün bakalým. Benim beklediðim; en azýndan bu uyutma ve etkisizleþtirme iþine alet olunmamasý. Dinlenildiðimizi herkes biliyor. Amaç bellidir 'Kemalistlerin halk önündeki inandýrýcýlýðýný yitirmesi' ... Buna alet olursunuz ya da olmassýnýz.... Neden yayýndan kalkan Akp karþýtý TV programlarýný, medya tekelleþmesini yazýnýza konu etmiyorsunuz... Nihat Genç nerede? Yalçýn Küçük nerede? .... Bu liste uzar gider... Bu faþizm deðil de nedir?...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn politika kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Korkut Özal'la Özel Söyleþi... Korkut Özal; 'Özal'ý Öldürdüler'
Benim Derin Devletim
Telekulak Skandal mý - Çýkýþ mý
22 Temmuz Sereci ve Statüko
Türkiye'nin Kýrýlma Süreci; "Egemen Zihniyet" ile "Geliþtirici Zihniyet Mücadelesi

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yýl: 2554… Aþkýn Metal Tarihi
1920"den 2007"ye; Türkiye Cumhuriyeti Afyonkarahisar Belediye Baþkanlarý
Biyolojik Silah mý, Doðal Felaket Mi: Kene
Her Yönü ile Afyonkarahisar
Iý. Meþrutiyet'ten Günümüze Afyonkarahisar'da Yerel Basýn
Afyonkarahisar"ýn Ýlk Bankasý Terakki Servet Bankasý
Cumhuriyet Tarihi Afyonkarahisar Valileri
Dünya Gazetesi ile Ýlgili Ýstatistiksel Bir Çalýþma
Türkiye"nin Ýlk Azýnlýk Milletvekili Berç Keresteciyan;
Bir Din Bilgini ve Profesör Kamil Miras

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Özledim [Þiir]
Yanacaðým [Þiir]
Öncesi Yok [Þiir]
Seni Kendime Sakladým, Hepsini Bana Sapladým. [Þiir]
Bana Her Þey Seni Hatýrlatýyor! [Þiir]
Benim Adým Mabure; [Þiir]
Su ve Ateþ [Þiir]
Tüm Ayrýlýklara Dair [Þiir]
Dua… [Þiir]
Utandým Filistin [Þiir]


Orhan TURAN kimdir?

Yazarken çarptýðým kayalar, ruhumun akýþýný kemirince görüntü farklýlaþtý. Her otuzuna geldiðinde mi, muahasebe yapma gereði duyar insan. . . Cevaplanmasý gereken çok soru var þimdi. . . Allah'a af dileyerek, hayata ikinci defa baþlamak. . . Ýkinci þans da bu olsa gerek!

Etkilendiði Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Orhan TURAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.