..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilen sever. -Leonardo da Vinci
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar > derya eğilmez




19 Ağustos 2010
Nerede O Eski Ramazanlar  
derya eğilmez
Ramazanın o büyülü atmosferi ve uhrevi havası çocukluk yıllarımda daha çok etkilerdi beni.


:AIFB:
Ramazanın o büyülü atmosferi ve uhrevi havası çocukluk yıllarımda daha çok etkilerdi beni.İlkokul yıllarımda yarım yamalak tuttuğum orucu ortaokuldan itibaren tam olarak tutmaya başlamıştım.Büyük bir hevesle oruç tutar,iftar hazırlığı yapar yine aynı heyecan ve keyifle orucumuzu açardık.Yıllar geçtikçe o yıllarda duyduğum heyecan ve mutluluk yavaş yavaş yok olmaya başladı ancak büyüklerin “nerede o eski ramazanlar” sözleri kulağımdan hiç gitmedi.Ne vardıki bu eski ramazanlarda,yoksa onlarda benim gibi çocuksu duygularla hissettikleri heyecanı kaybettikleri içinmi acaba hayıflanıp sürekli eski günlere dem vuruyorlardı aslında ne aradıklarını,neyi özlediklerini bilmeden.
Bu mübarek ayın varlığını son yıllarda daha çok hissettiğimizi görüyorum.Bununda en büyük mimarı yerel yönetimler.1985-1987 yıllarında İstanbulda bulunduğum dönemde Ramazanın varlığını çoğu zaman ben bile oruç tutmama rağmen unuturdum.Ancak 1996-2000 yıllarında bu şehirde bazı şeylerin çok değiştiğini gördüm.Otobüs veya metro ile giderken iftar vakti gelmiş ve ezan okunmuşsa hemen şoförün ricası ile gönüllü bir yolcu tarafından dağıtılan hurma ile açılan iftarlar,canlanan sokaklar,yakılan mahyalar,hareketlenen caddeler,durakda bekleyenlere gişeden yapılan ikramlar,bunları görünce trafiğin sıkışıklığına,eve geç gidişime bile kızamıyor bilakis bu sıkıntılı andan tarifsiz bir haz alıyordum.Eğer aktarmalı olarak gitmem gerekiyorsa ikinci otobüse binmek için indiğim durakta beklerken,kurulmuş iftar çadırına uğrar bir hayırsever tarafından hazırlatılmış iftar yemeğini yer daha sonra eve giderdim.Orada bekleyen yüzlerce insanla aynı kaderi paylaşır,yorulur,bitap bir halde iftardan saatler sonra eve dönerdim.Ancak yollarda gördüğüm hareketlilik,akşam ezanı ile ulvi bir güzelliğin çöktüğü İstanbul,o devasa şehir,Ramazanı doya doya yaşattığı içinmidir bilmem,ne trafiğe,ne insanlara,ne de bu güzel şehre kızabilirdim.
Bugün baktığımızda başta İstanbul olmak üzere Türkiyenin pek çok ilinde yerel yönetimlerin çabası ile eski Ramazanlar yaşattırılmaya çalışılıyor.Özellikle Osmanlı döneminin Ramazan eğlenceleri,tuluat tiyatrosu,Karagöz-Hacivat,canlı müzik eşliğinde fasıllar,sohbetler,sandal sefaları,iftar çadırları,geleneksel bazı tatlar insanların iftar ile sahur arasındaki süreci eğlenceli ve hoş bir şekilde geçirmelerine yardımcı olup eski Ramazanlara özlemi en aza indiriyor.Biz yaşadığımız ilde bu atmosferden mahrumuz maalesef ama diğer illerin pek çoğunun bunu doya doya yaşadığını,çocuklarına yaşattığını ve geçmişe özlem duyacak tüm unsurları ortadan kaldırdıklarını görmek güzel.En azında bizler “nerede o eski Ramazanlar”derken, “ne varmış eski Ramazanlarda şimdikiler çok daha güzel”diyebilecek pek çok insan var.
     



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın günlük olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Muadil İstemezuk
Belki Yarın Çok Geç Olabilir
Şaşmışım Bu Muadil İlaçtan
Özgürlüğün Farkına Varabilmek
Terörü Bitirip Akan Şehit Kanını Durdurmak Mümkünmü

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ahmet Haşim ve Yalancı Ay
Gaziantep İzlenimlerim
Prangasını Kıran Kapalı Kadınlar
Bir Kadın Ne İster?
Bizler Gerçekten Çocuk Olmuşuz
Dubai İzlenimleri
Sakın Komşum Görmesin
Başka Türkiye Yok

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sevgili Günlük [Öykü]
Mahkemede Bir Gün [Öykü]
Sağlığımız Nereye Gidiyor? [Eleştiri]
Kendisi Dev Yüreği Küçük Adamlar [Eleştiri]
Erbekan Yeni mi Anlaşıldı? [Eleştiri]
Geçici 15. Madde Tozlu Raflara Kaldırıldı [Eleştiri]
Erbakan Yeni mi Anlaşıldı? [Eleştiri]
Muhaliflere Ders Olsun (!) [Eleştiri]
Bu Bono Başka Bono [Eleştiri]
Eyvah Texastayım [Eleştiri]


derya eğilmez kimdir?

eczacı,ressam,yazar

Etkilendiği Yazarlar:
Cengiz Aytmatov,Reşat Nuri Güntekin,,Yakup Kadri Karaosmanoğlu,


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © derya eğilmez, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.