Bıraktığın Miras Hala Kalemimde
(Fatih Mehmet Mirza) 18 Mayıs 2010 |
İlişkiler |
| |
Buhranları kapılmış bir yazar belki de bir şairin kaleminden dökülen kelimelerim ben kuşkusuz. Hayal ettiklerim ve yaşadıklarım biraz da yaşamak istediklerimi anlatıyorum bugün mektubumda Sana. Okumayacağını bilerek, Sevgiyle, AŞK’la ve Saygı ile aktarıyorum duygularımı, uçları kırışmış bu mahzun kâğıda. |
|
Sensizliktir Canımı Acıtan
(Fatih Mehmet Mirza) 17 Nisan 2010 |
Başkaldırı |
| |
AŞK apoletlerini takmış bir komutan gibi dolanırım gittiğin yerde
Canımı acıtan gidişin değil Sensiz kalışımdır inan
Islık çalarım yalnızlığın yaşadığı mekânlarda
Tabutlar dolaşır bırakıp gittiğin yüreğimde
Anlamsız cümleler kurarım içinde Sen olmayan
Nasıl da gittin Sevgili arkana bakmadan, işte budur asıl içimi acıtan. |
|
Yarım Kalan Aşk "Baba"
(Fatih Mehmet Mirza) 28 Mart 2010 |
İtiraflar |
| |
Her dilde ayrı bir yazılışı olan; fakat evrenin her yerinde tek bir anlam taşıyan, “Baba” adı verilen bir varlıktan bahsedeceğim satırlarımda. |
|
Mağrur Bir Eda
(Fatih Mehmet Mirza) 9 Mart 2010 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Sonsuzluk yolculuğunda dönüşü olmayan bir bilet olmalıyım yüreğine
Eşkıya ruhlu, asi duruşlu, bir Âşık kadar cesur olmalıyım
Ve marşımız olmalı Dulce Pontes’in Cancao do Mar’ı |
|
Aşk"la Karışık Aşk Tarifi
(Fatih Mehmet Mirza) 5 Mart 2010 |
Sevgi ve Aşk |
| |
“…AŞK’ların en güzelini, çılgınca sevenini,
yalnız sende bulmuştum, yalnız senin olmuştum…”
Kelimeler ile anlatılamayacak kadar engin, sevgili ile yaşanılacak kadar coşkulu, ifade edilemeyecek kadar yoğun ve tanımlanamayacak kadar karışık olan, herkesçe bilinen, adına AŞK denilen efsunlu kelimeyi anlatmayacağım. Onu yaşayacağım.
|
|
90"larda Çocuk Olmak
(Fatih Mehmet Mirza) 2 Mart 2010 |
Anı |
| |
Çocuk olmak,
Ailemiz vardı bizim, sabahları bize kızarmış ekmek üzerine yağ süren annemiz, ananemiz vardı. Bize bakan ananelerimiz, babaannelerimiz, bizi kızdıran teyzelerimiz, şair dayılarımız, hayta kardeşlerimiz, akşam gelirken elleri ekmek dolu dedelerimiz vardı bizim. Mutlu bir yuvanın neşesiydik biz, en sevilen, en değerli olan, en kıymetliydik, tek kelime ile her şeydik biz. Küçüktük ama koca yüreğimiz vardı bizim, içine dünyayı sığdırdığımız sevgi dolu yüreklerimiz vardı bizim, sahte olmayan gerçek sözlerimiz vardı, yalandan arınmış. Çocuktuk ve çocukluk yapıyorduk hayata aldırmadan, bazen kırıldı kalbimiz bazen bozuldu büyümüz ama her şeyden öte sevgimiz vardı bizim.
|
|
Utanıyorum Anne"ler Gününden
(Fatih Mehmet Mirza) 26 Şubat 2010 |
Popüler Kültür |
| |
Anne, ana, mother, мама, mutter, madre, mamma, μητέρα… Her dilde farklı bir yazılışı olan; fakat yüreklerde hep aynı yere sahip olan ulvi bir varlıktır ANNE.
Sevginin doruk noktası, AŞK’ın gizemi, utangaçlığın masumiyeti ve özlemin durak noktasıdır ANNE.
|
|
Aliya Sen Olmasaydın
(Fatih Mehmet Mirza) 24 Şubat 2010 |
Özgürlük ve Eşitlik |
| |
“Bizler insan olmaya ve insan kalmaya çalıştık ve başarılı olduk.” Söylemini kazıyacağım zalimlerin yüreğine.
Bilge Kral, namı değer Aliya. Silahsız bir ordunun, yok olmaya mahkûm edilmiş bir milletin, başı dimdik duran bir lideri. İnancıyla bütünleşmiş vatan AŞK’ını taşıyor benliğinde. Sessiz Boşnakların, daha doğrusu sessizliğe mahkûm edilmiş Boşnakların, aşağılanmış bir topluluğun (!) asil ve kutlu lideri Aliya İzzetbegoviç.
|
|
Beni Ben Yapana
(Fatih Mehmet Mirza) 24 Şubat 2010 |
Tasavvuf |
| |
Bir yol çizmeliyim cep haritamda
Bir kalem almalıyım elime, kaderimi çizmeye koyulmalıyım
Bir rehber bulmalıyım doğru hamleyi yaptıracak
Bir es vermeliyim hayata, yükümü taşıyacak
|
|
Tek Bir Sözle Başladı Her Şey
(Fatih Mehmet Mirza) 12 Ekim 2009 |
Dinler, İnançlar ve Ateizm |
| |
“Dünyanın gördüğü her büyük başarı, önce bir hayaldi. En büyük çınar bir tohumda, en büyük kuş bir yumurtada gizliydi.”
James Allen’ın bu sözünü her okuduğumda inancın vazgeçilemeyecek en ulvi duygu olduğunu hatırlarım. Hayaller ve getirdikleri veya götürdükleri…
Hep bir başlangıcı vurgular bu cümle, yaşama atılan ilk adımı, hayata sunulan ilk manayı...
|
|
Yağmuru Beklerken
(Fatih Mehmet Mirza) 18 Eylül 2009 |
Yaşam |
| |
Yağmuru beklerken… ( Yine Umut)
Hayata bağlayan yegâne unsurlardan en önemlisidir Umut. Kanın damarlarda dolaşırken bedene yaşam pompalaması gibidir çoğu zaman. Bütün kayıplara rağmen derinliklerden insanın yüreğine seslenen nidadır, İlahi bir bekleyiştir. Yok olmuşken küllerinin içinden yeniden doğmaktır birazda.
Ve Umut, gök gürültüsüyle gelen sağanak bir yağmurdur. |
|
Özgürlük Müzesi (!)
(Fatih Mehmet Mirza) 26 Ağustos 2009 |
Savaş ve Afetler |
| |
“Bugün AŞK’ın büyülü penceresinden bakmayacağım hayata; ama tamamen duygusal yaklaşacağım duygularıma”
Adı : Özgürlük (!)
Soyadı : Müzesi
Yaşı : Ölümsüz
Uyruğu : Dünyalı
Cinsiyeti : Kurşun Asker
Görevi : Adını tüm Cihana duyurmak |
|
Aşk Tutulması
(Fatih Mehmet Mirza) 28 Temmuz 2009 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Sevgi mührünü taşıyan AŞK’a âşık bir faniydi şimdi. Mührü kime kapatacağını bilemeden dolaşıyordu sokaklarda derbeder. Yaşamı boyunca Onun yanından ayrılmayan bedendeki tinsel gücü, yüreğindeki kalp atışlarını hızlandırıyordu. Soyut sevdaların somut dokunuşlarıydı bunlar Yağız Delikanlının duygularına. Kendisine ne olduğunu bilemeden dolaşmaya devam etti, devam etti… |
|
Selam Esrarlı Şehir
(Fatih Mehmet Mirza) 18 Temmuz 2009 |
Yerler |
| |
"...Maneviyatın esintisi yüzümü okşarken, yüreğimin, kutsallarımızın tebessümüyle serinlediği bir ortamın havasını her şeyimle içime çekmiştim, bırakmamacasına. Kaybettiklerimi tekrar geri bulmanın sevinciyle gözlerimden dökülen yaşlar ruhumu serinletirken, hıçkırıklarım sevincime farklı bir hüzün katıyordu..." |
|
Aşk Hüzünde Saklıdır
(Fatih Mehmet Mirza) 2 Temmuz 2009 |
Aşk ve Romantizm |
| |
…Bu dansı bana lütfeder misiniz sesiyle irkildi kız. Şaşırmıştı, bunu beklemiyordu. Gözlerini oğlanın göz bebeklerinde görüyordu. Heyecanlı bakışlardı bunlar, titrek dokunuşlardı. Elbette dedi kız tereddüt etmenden. Orkestra çalmaya başladı Notre Dame de Paris’in büyülü şarkısı “Belle” kulaklarda çınlıyordu. |
|
Ayn, Şın ve Kaf
(Fatih Mehmet Mirza) 7 Haziran 2009 |
Sevgi ve Aşk |
| |
"...Sadece Sevdiği kişiyle olmak ve hayata bir çelme takmak istiyor. Kuşlar gibi kanat çırpmak istiyor göklere, çocuklar kadar şen olmak istiyor, anla Sevdiğim AŞK’ı yaşamak istiyor bu beden..." |
|
İki Kelimelik Aşk II
(Fatih Mehmet Mirza) 25 Mayıs 2009 |
Aşk ve Romantizm |
| |
“İki Kelimelik Aşk” kulaklarımla birlikte, ruhumda derinden hissetmişti. İlk kez söylemiştin “İki Kelimelik Aşk’ı bana. Yıllar öncede aynı oda idik ve Sen yine karşımda baştan aşağı Ben’din. Gözlerimin içine baktın ve … Tokmak sesi engel olmuştu! O zaman da mı söyleyecektin Sevgilim “İki Kelimelik Aşk’ı ? Hızlı adımlarla odayı tek ettim ve Seni. Seninle birlikte Aşk’ımı da o odada bıraktım, bir gün geri geldiğimde aynı yerde bulayım diye. Aşk’ımı buldum ve her şey kaldığı yerden devam ediyordu. Sanki Aşk’a ara vermiş iki Sevgili misali yaşıyorduk yine her şeyi..." |
|
|
Seni Arayan Sesim
"Sözün Gücüne İnanaın!"
VERA
|
|