..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yalnýzca hava, ýþýk ve arkadaþýn varsa hiç üzülme. -Goethe
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
ÝzEdebiyat - Yazar Portresi - Seval Deniz Karahaliloðlu
Seval Deniz Karahaliloðlu - Kendinden Menkul Yazýlar
Site Ýçi Arama:


Ana Sayfa
  Ermiþler Ya da Günahkarlar, Ýyilik Ya da Kötülüðün Dayanýlmaz Lezzeti… (Seval Deniz Karahaliloðlu) 9 Aralýk 2016 Toplumbilim 

Styler, akýl hastasý bir katilin iç dünyasýný anlamaya çalýþýrken kendisinin karanlýkta kalmýþ yönleriyle yüzleþmek zorunda kalýr. Ayný þekilde izleyici de oturduðu koltuklarda bu yüzleþmeden payýna düþeni alacaktýr. Akýl hastasý bir katilin iç dünyasýný araþtýrmak isterken kendi iç dünyasýnýn karanlýk taraflarýnda kaybolur. Gerçekten bir yazar olarak neden böyle romanlar yazmaktadýr? Özellikle, neden böyle karanlýk karakterler seçer? Neredeyse suçlular, cinayetler, vahþet yazdýðý romanlarýn vazgeçilmezleridir ve bunlarý yazmaktan adeta zevk alýr. Neden bu karanlýk taraf Styler’ý ve seyirci koltuðunda oturan bizleri içine çeker?

  "Tiyatronun Sesi Radyosu" Canlý Yayýnda Sevgili Dinleyiciler… (Seval Deniz Karahaliloðlu) 4 Aralýk 2016 Sanat 

Boynunda sarýlý pembe peluþu, canlý ses tonu, güleç yüzü, samimi tavrýyla Ebru karþýmda duruyor. Aslýnda oturduðum sandalyenin koluna tünemiþ vaziyette. Bir yandan da gülüyor. Mikrofona eðilmiþ gülerek bana bakýyor. “Nereye gitsem hep ona rastlýyorum. Bütün oyunlarda o var. Tiyatroyla ilgili her yerde karþýmýza çýkýyor…” Benden bahsediyor.

  Ýçimden Çýkan Küheylan... (Seval Deniz Karahaliloðlu) 29 Mayýs 2016 Toplum ve Birey 

Onlar, o altý kocaman açýlmýþ, soran altý çift gözün ona dik dik baktýðýný ve bunun Alan’ý nasýl mahvettiðini, nasýl kahrettiðini, nasýl utandýrdýðýný ve bu utancýn ne kadar dayanýlmaz olduðunu nasýl anlayacaklar? Alan mecburdu. Alan çaresizdi. Kendi gözlerini oymak gibi bir þeydi. Ama onlar gördü. Onlar Jill’le ne yaptýklarýný gördüler. Alan çaresizdi.

  Para Aðaçta Yetiþmiyor Pinokyo! (Seval Deniz Karahaliloðlu) 13 Aralýk 2015 Popüler Kültür 

“Paraný bin katýna çýkarmak istemez misin Pinokyo?” Tilki tüm kurnazlýðýyla, baldan tatlý bir ses tonuyla sorar. Amaç Pinokyo’yu ikna etmek. Elindeki 5 altýný almak. Kurnaz Tilki ve sahtekar Kedi. Sevimli görünmeye çalýþan hain bir kedi ve uzun ince kötücül bir tilki. Tencere kapak misali tam da birbirlerini bulmuþlar. Ustalýk alanlarý dolandýrýcýlýk, hýrsýzlýk, yalan, dolan. Hayat tarzlarý saf insanlarý soyup soðana çevirmek

  Romanya Ulusal Tiyatrosundan Bir Baþ Yapýt : Fýrtýna (Seval Deniz Karahaliloðlu) 7 Aralýk 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

Gündelik hayatýn koþuþturmasýnda gerçeklere gözlerimiz kapalý yaþýyoruz. Sürekli birileri iplerimizi çekerek bizi istediði gibi oynatýyor. Çoðu zaman gerçeklere karþý gözümüz bantlý, aðzýmýz, dilimiz, elimiz, kolumuz baðlý kalmýyor muyuz? Hapsolduðumuz kendi adacýklarýmýzda, gözlerimizde bantlarla, gerçeklerden uzakta bir hayal dünyasýnda yaþarken ve birileri sürekli iplerimizi çekerken bir körden ne farkýmýz var? Ýçinde bulunduðumuz durum, Miranda ve Prosperonun hapsolduklarý adadaki durumdan pek de farklý deðildir.

  Dario Fo"dan "Bir Anarþistin Kaza Sonucu Ölümü" (Seval Deniz Karahaliloðlu) 26 Kasým 2015 Politik Olaylar ve Görüþler 

Tanrýya þükür. Ülkemiz sýnýfsal bir ülkedir. Toplum içindeki ajanlar (oyunda rol alan kursiyer öðrenciler) devrim isterlerse reform yaparýz. Bol bol reform yaparýz ya da reform sözü verir, ortalýðý gaza boðarýz. Millet özgür bir ülkede yaþadýðýný zanneder. Skandallarla beslenen bir iktidar sonsuza kadar devam eder. Az geliþmiþ kapitalist bir ülkede “çalýyorlar ama çalýþýyorlar”. Skandallarý ortaya neden çýkarýyorlar. Pislikleri kokmadan temizliyorlar. Önemli olan skandal yaratmak. Baþýmýz dimdik yürüyoruz, çünkü boðazýmýza kadar boka battýk

  Ýçimizdeki "Boþ Þehir"ler... (Seval Deniz Karahaliloðlu) 10 Kasým 2015 Toplum ve Birey 

Anneler babalar ve kahýrdan ölmeler faslýný geçtikten sonra sýra geliyor "beni ne kadar kýrdýn biliyor musun?" durumuna. Aslýnda ben bu iki kardeþi ironik biçimde çok þanslý görüyorum. Çünkü dünyanýn bir çok yerinde kardeþler hayatlarý boyunca bu kýrgýnlýklarýný dile getiremiyorlar bile. Bu kýrgýnlýklar ve içe atmalarla gidiyorlar mezara. Ölüme giderken bile bütün o söylenememiþ sözleri yanlarýna alýp öteki tarafa götürüyorlar. Bence asýl acý olan bu durum.

  Commedia Dell"arte Ýþliði : Michele Guaraldo, Simone Campa ve Korsanlar (Seval Deniz Karahaliloðlu) 4 Nisan 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

“Bulutlarda yürüyormuþçasýna, uçarcasýna, mutlu yürüyün. Vücudunuz hafiflesin. Öylesine mutlusunuz ki, yüzünüzde gülümseme, ayaklarýnýz kanatlanmýþ gidiyor. Güzel…Þimdi Zanni olun. Mutlu bir Zanni gibi yürüyün” Geniþ sahnede yüzlerinde kocaman gülüþlerle, uçarcasýna yürüyen bir grup genç insan. Kollar havada, hoplaya zýplaya koþturuyorlar. Bir sanat merkezine dönüþtürülmüþ olan tarihi Ýzmir Havagazý Fabrikasýndayýz.

  Avustralya"dan Çanakkale"ye Bir Anzak Öyküsü ve Korkut Uluð"un Resimleri (Seval Deniz Karahaliloðlu) 3 Nisan 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

Korkut Uluð tarafýndan hazýrlanan Çanakkale Belgeselinin gösterileceði etkinlikte, Korkut Uluð’un tablolarýndan ilham alan Robyn’in þiirlerinden oluþan “Ýçli Dýþlý Bir Savaþ” kitabýndan þiirler okunacak. Þiirleri dilimize kazandýran Pamukkale Üniversitesi Ýngiliz Edebiyatý hocalarýndan Mehmet Ali Çelikel þiirlerin Türkçelerini seslendirecek. Akademisyenlerin, þairlerin ve ressamlarýn yüreklerini ortaya koyduðu bu sýra dýþý etkinlik uzun yýllar anýmsanacak.

  "Ýþi Kapmak" Ýçin Ne Kadar "Ýleri" Gidebilirsiniz? Metot Oyunu Sýnýrlarý Zorluyor! (Seval Deniz Karahaliloðlu) 29 Mart 2015 Toplum ve Birey 

Ýspanya’da, çok uluslu bir plazanýn toplantý salonunda olduðunuzu farz edin. Ýþi kapmaya çalýþan dört aday var. Diðer üçünü eleyip o çok istediðiniz iþi almanýz lazým. Ama bu sýradan bir iþ görüþmesi deðil. Olay bir iþ görüþmesinden çýkýp bir “yarýþmaya” dönüþüyor. Ýki seçeneðiniz var. “Ben, bu zýrvalýða tahammül etmek zorunda deðilim, canýnýz cehenneme!” deyip orayý terk edersiniz. Ya da baþýnýza neler geleceðini bizzat yaþayarak görürsünüz. Burada adaylar arasýnda “hangimiz daha vahþiyiz?” kývamýnda bir yarýþma söz konusu.

  Genco Erkal'dan "Yaþamaya Dair "" … (Seval Deniz Karahaliloðlu) 23 Mart 2015 Türkiye 

Bütün o boðucu acýya raðmen, “yaþamak lazým”. Çünkü Nazým öyle diyor. Yoksa Genco Erkal mý? Yarýn öleceðini bilsen bile bir aðaç dikecek kadar “ciddiye alacaksýn” yaþamý. Öyle torunlarýna filan kalýr diye deðil. Yaþamý “ciddiye” aldýðýn için. Çünkü yaþamak çok “ciddi” bir iþ. Bu hayattaki en önemli meselen. Her anýn hakkýný vererek yaþayacaksýn. Yaþadýðýna deðecek. Mesela, içerde 10 yýlýn geçmiþ. Sen içeri girdiðinde ana rahmine düþen bebekler bugün 10 yaþýnda çocuklar olsa da sorun eðer vatansa “benim içerde geçirdiðim 10 yýl laf-ý güzaftýr” diyebilecek kadar cesur olacaksýn.

  Sumru Yavrucuk ve Bütün Umudunu Tüketmiþ "Umutlara"... (Seval Deniz Karahaliloðlu) 18 Mart 2015 Toplum ve Birey 

Ailenin, bir yere ait olabilmenin, aidiyet duygusunun ne kadar önemli olduðunu içimiz acýrken fark ediyoruz. Umut ya da Gülseren fark etmez, orada bir kol mesafesindeki kadýný hiç tanýmýyoruz ama karþýmýzdaki insanýn acýsý bizim acýnýz oluyor, o acýyla haykýrdýkça bizim içimiz sýzlýyor.

  Ýzedebiyatta Neler Oluyor? (Seval Deniz Karahaliloðlu) 13 Mart 2015 Yazarlar ve Yapýtlar 

Ýki defa eklediðim yazý, kaydedilmiþ gibi görünmesine raðmen sayfada yer almýyor.

  That Face : Aynada Gördüðün "O Yüz" Kim? (Seval Deniz Karahaliloðlu) 9 Mart 2015 Toplum ve Birey 

Oyunun adý “O YÜZ”. Oyun bir ayna. Kirli hayatlarýmýza tutulan insafsýz bir ayna. Bu aynadan kaçýþ yok. Orada, çokça þiddet, bolca küfür, akýl hastalýklarý, kaybedilen hayatlar, ensest iliþkiler, baðýmlýlýða dönüþen tutku yüklü sevgiler, sevgi yoksunluðunun içini seksle, uyuþturucuyla, alkolle doldurmaya çalýþmalar var. Bu hayatýn ta kendisi. Bin bir tane yüz var bu aynaya yansýyanlarda. O yüzlerden herhangi biri pekala siz olabilirsiniz. Ýnsanlar kendilerine biçilen yüzlerden birini bu oyunda görüyorlar. Peki, sizin yüzünüz hangisi ?

  Franca Rame ve Dario Fo"dan "Kadýn Oyunlarý" ve Zeynep Nutku (Seval Deniz Karahaliloðlu) 7 Mart 2015 Toplum ve Birey 

“Uyanýþ”, fabrikada çalýþan iþçi bir kadýnýn sabahýn erken bir saatinde kalkmasý ve uyku sersemi bebeðini kreþe götürmek için hazýrlanmasýyla baþlar. Ama evden bir türlü çýkamaz. Çünkü evin anahtarýný bulamaz. O evin anahtarýný nereye koyduðunu hatýrlamaya çalýþýrken anlattýðý kýsa anlýk öykülerle bize hayatý hakkýnda ipuçlarý verir. Nasýl deli gibi çalýþtýðýný, kocasýnýn ilgisizliðini hep bu anlýk tepkilerden öðreniriz. O hazýrlanmýþ, evden çýkmaya çalýþýrken yatakta uyuduðunu farz ettiðimiz kocasýna dönerek, “ ben de senin gibi çalýþýyorum. Tek istediðim benim sorunlarým olabileceðini anlaman” der. Anahtarýný ararken biz de onunla birlikte her gün sabahýn kör karanlýðýnda yollara dökülen binlerce kadýnýn traji komik hikayesini dinleriz. Ýþçi kadýn anahtarý bulabilecek mi? Ýþe ve kreþe zamanýnda yetiþebilecek mi?

  Altýný Oyduklarý Ýrfan Þahinbaþ Sahnesinden Büyüklere "At" Masallarý (Seval Deniz Karahaliloðlu) 5 Mart 2015 Türkiye 

Korku filmi gibi ama maalesef bu gerçek hayat. Bu bir gecekondu yýkýmý deðil. Kaçak inþaat yýkýmý hiç deðil. Neden? Tiyatroya kastýnýz mý var? Tiyatroyu mu sevmiyorsunuz? Derdiniz ne? Tiyatroya karþý, sanata karþý yürütülen bu sistematik yýkým ve þiddet kampanyasý akla Gyula Hay’ýn “At” oyununu getiriyor. Ýronik bir þekilde bundan tam 10 yýl önce, yine bu sahnede sergilenen “At” oyunu sanki günümüzü anlatýyordu. Yaþanan olaylarýn ciddiyeti bize bir kez daha eskimeyen “At” oyununu anýmsattý.

  "Ben, Feuerbach" ve Tiyatro 4 (Seval Deniz Karahaliloðlu) 28 Þubat 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

“Mevsimler deðiþiyor, asýrlar dönüþüyor ve durmadan öðütüyor zaman. Ben sonra oyuncu oldum ve buna hayatýmý feda ettim. Ben, Feuerbach.” Bu onun hayatýnýn kýsa bir özeti. Tiyatro onun için yaþamak demek. Çünkü tiyatrodan baþka elinde hiçbir þeyi yok. Hiçbir þey.

  Alevden Gömlek Giymiþ Türkiye"ye, Bir "Alevli Günler" Hikayesi… (Seval Deniz Karahaliloðlu) 21 Þubat 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

Küçümseme, baþtan savma, deðersizleþtirme ve dinlememe taktiklerinin ezdiði sýradan vatandaþlar. Yaþarken ya da ölürken kendi hayatlarý üzerinde söz sahibi olamayan ülkenin gerçek sahipleri. Bu saçma dayatmalara neden katlanmak zorundayýz? Kanun adý altýndaki dogmalarýn hayatýmýzý yönetmesine neden izin verelim?

  Þiþman Kadýn Ölse de Gitsek…. (Seval Deniz Karahaliloðlu) 15 Þubat 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

Ýzmir Sanat büyük salondayýz. Prof Dr. Özdemir Nutku ve Prof. Dr Murat Tuncay’ýn Opus Yayýnlarýndan çýkan iki kitabýnýn tanýtýmý için hazýrlanan özel gecede sanatçýlar, akademisyenler, tiyatroyu ve operayý sevenler bir araya gelmiþler. Özdemir Hoca ve Murat Hocayý uzun yýllardýr tanýyanlar sýrayla sahneye çýkýyor ve kitaplar hakkýnda izlenimlerini paylaþýyorlar.

  Artýk Her Yer "Selamün Kavlen Karakolu" (Seval Deniz Karahaliloðlu) 11 Þubat 2015 Sanat ve Sanatçýlar 

“Niye sen bu zamanda 5 tane çocuk yapýyon?” Cevap hazýr “Vataným, milletim için”. Kahkahalar arasýnda itirazlar yükselir. “Hadi yaaa, o çocuklarý yaparken vataný mý düþündün?” Beþ çocuk sahibi vatandaþ gevrek gevrek güler kasaba aðzýyla “Allah eksikliðini göstermesin ben de rüþvetimi alýyorum” der. Kahkahalar arasýnda bir baþkasý destekler “Alýyor ama adam çalýþýyor yani”. Onaylayan bir baþkasý “Benim memurum iþini bilir”. Bu arada matah bir þey yapýyormuþçasýna akýl verir. “Alýrsan da ayakkabý kutusuna koyma rezil oluyoruz”. Rüþvetçi memur hemen kendini savunur “Ben ihtiyacýma göre alýyorum”. Bir diðeri “Ne demek lan ihtiyacýma göre? Komünist misin sen?” Bu, doyumsuz sohbette gelinen son nokta olur. Gerçekten de benim memurum iþini bilir !

 

 



‘Farkýndalýðýn’ bilinciyle sorgulayarak, düþünenler ile cahil cesaretiyle dolu dizgin yaþayanlarýn oluþturduðu ironiyi ele alýrsak, günlük ekmeðinin kaygýsýna düþmüþ sýradan insanýn daha mutlu olduðunu düþünerek ‘farkýndalýðýn’ iki defa daha acýtan sancýlý bir süreç olduðunu kabul etmek gerekiyor.

Bu durumda, basit insanýn mutlu dünyasýnda, ‘Alice Harikalar Diyarýnda’ misali yaþamak varken, Dante'nin Cehennemi'nde dolanan biz 'farkýndalar', bilincimiz ve aklýmýzla onlarýn günahlarýný da yüklenmiþ neredeyse 'kendinden menkul azizler' misali yaþayýp gidiyoruz.

Korkarým bu gidiþle, ya onlarý ‘Dante'nin Cehennemine’ çekeceðiz yada bizler ‘Alice Harikalar Diyarýna’ terfi edeceðiz?

Yani her þey toz pembeymiþ gibi yapacaðýz.



 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.

 

Bu dosyanýn son güncelleme tarihi: 06.10.2024 10:27:24